Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Başkanı Engin Akçakoca'nın Sabah grubunun satışıyla ilgili DMG Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, başkan yardımcıları Ertuğrul Özkök, Soner Gedik ve Barbaros Çağa ile yaptığı görüşmeyi gazeteci yazar Şahin Alpay böyle değerlendirdi.
"Rekabet kurulu devreye girmeli"
"DMG zaten yeterince büyüdü ve bu kadar medya grubunda böylesine bir temerküz oluşmasına kesinlikle izin verilmemeli" diyen Alpay, DMG'nin Sabah grubunu satın alma girişimine karşı Rekabet Kurulu'nun ve Rekabet Kanunu'nun devreye girmesi gerektiğini savundu.
Şahin Alpay, medyada tekelleşmeye karşı Radyo Televizyon Kanunu'nun da en kısa zamanda değiştirilmesinin önemine değindi:
"Sayın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in gösterdiği yolda; çoğulculuğu medyada güvence altına alacak, medya patronlarının kamu ihalelerine girmelerini, borsada işlem yapmalarını engelleyecek kuralların getirilmesi çok önemli bir gereklilik..."
Güç dengesinin eşit dağılımı için...
Türkiye'de güç dengesinin eşit dağılımı ve gazetecilik etiğinin gelişmesi için, gazete sahiplerinin radyo ve televizyon sahibi olmalarına izin vermeyecek yeni bir yasamaya ihtiyaç olduğunu belirten Alpay, bunun gerekçelerini şöyle açıkladı:
"Özellikle DMG Türkiye'de fazlasıyla büyümüş vaziyette. Kamuoyunun serbestçe oluşabilmesi için bütün fikirlerin serbestçe ifade edilebileceği bir ortam sağlanmalı. Bunun için de medya mülkiyetinde mümkün olduğu kadar çoğulcu bir yapıya ihtiyaç vardır ve devlet bunun için önlem almalıdır."
"Şeffaflık önemli ama..."
Doğan grubunun Sabah grubunu satın almak için BDDK'ya 500 milyon dolarlık teklif verdiği iddialarını hatırlatan Alpay, Özkök'ün açıklamalarına da değindi:
"Şeffaflığa tabii ki ihtiyaç vardır. Kimin neye sahip olduğunu kamuoyunun bilmsi gerekir. Oysa, Aydın Doğan Grubu, Sabah ve atv'yi satın alacak konsorsiyumun kimlerden oluşacağına dair kamuoyuna en ufak bir bilgi vermedi..."
Ertuğrul Özkök, teklif veren konsorsiyum içinde Doğan Yayın Holding'in yüzde 20'lik paya sahip bulunduğunu belirtmiş, teklifle ilgili ayrıntıları vermek için BDDK Başkanı Engin Akçakoca ile görüştüklerini söylemişti.
Bu tür tekliflerin dünyanın her yerinde yapıldığını söyleyen Özkök, "Önemli olan bir borcun tahsilatının şeffaf biçimde yapılması ve bir medya kuruluşunun yaşamasıdır" demişti. Özkök teklif veren konsorsiyumda kimler olduğuna ilişkin soruya ise net bir yanıt vermekten kaçınmıştı.
Mehmet Karamehmet'in Cumhuriyet gazetesinin yüzde 40'ını satın aldığını hatırlatan Alpay, "devlete 2.5 milyon dolar borcu olan Karamehmet'in gazete almayı sürdürmesini yadırgadığını" söyledi, "Bunu anlamakta güçlük çekiyorum" dedi.
Eski günahları gizlemek
Medya patronları arasındaki "güç dengelerinin" hızla değiştiği günlerde, Hürriyet, Milliyet ve Sabah gazetelerinin genel yayın yönetmenlerinin "temiz medya" tartışmalarının da hızlandığını vurgulayan Alpay, bu durumu, "gazetelerin eski günahlarını örtme çabası" olarak değerlendirdi.
"Türkiye'de son yıllarda gazetecilik mesleğinin ahlak ve ilkeleri ayaklar altına alındı" diyen Alpay, basın ahlak ilkelerine gazetecilerden önce medya patronlarının uyması gerektiğini savundu:
"Kamuoyu gazetecilik mesleğine inancını yitirince, gazete yöneticileri de eski günahlarını affettirmek için çalışmaya başladı. Sabah gazetesi medya ilkelerine uyacakmış, DMG uymayanları bir şeyler yapacakmış... Ancak yöneticilerin unuttuğu bir şey var: Gazetecilerden önce, medya patronlarının basın meslek ahlak ve ilkelerine uymaları gerekir... Patronlar, gazetecilerin işlerine karışmamalı; genel yayın yönetmenini tayin etmekten öte, gazetenin işlerinden uzak durmalı. Oysa karışıyorlar, yöneticilerle birlikte gazetelerin politikalarını tayin ediyorlar..."
Gazetecilik yapmak ya da buzdolabı satmak
"Patronlar gazetecilik yapmanın buzdolabı satmaktan farklı bir iş olduğunu öğrenmeliler" diyen Alpay, işveren-gazeteci kimliğinin karıştığı gazetelere somut bir örnek olarak da Hürriyet gazetesini gösterdi:
"Hürriyet gazetesi, gazeteci-patron kimliğinin karıştığı gazetelere çok güzel bir örnek. Ertuğrul Özkök, DMG Başkan Yardımcısı; hem holding başkan yardımcısı hem Hürriyet gazetesi genel yayın yönetmeni hem de aynı gazetede köşe yazarı... Oysa, sağlıklı habercilik için bütün bu şapkaların birbirlerinden ayrılması gerekir..." (BB/NK)