Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin (TGC) bugün (4 Nisan), basın müzesinde "Öldürülen Gazeteciler ve Gazetecilerin Can Güvenliği" başlıklı paneline Milliyet Yazarı Nail Güreli, Vatan Gazetesi Yazarı Mustafa Mutlu, Yeditepe Üniversitesi Öğretim Görevlisi Altınay Kışlalı Enginbilgiç ile Nükhet İzet katıldı. Panelin kolaylaştırıcılığını TGC Başkanı Orhan Erinç yaptı.
Galata Köprüsü üzerinde 6 Nisan 1909 günü kurşunlanarak öldürülen gazeteci Hasan Fehmi'nin ölüm tarihini Öldürülen Gazeteciler günü olarak belirleyen TGC o tarihten bu yana 62 gazeteciyi her yıl anıyor.
1979'da öldürülen gazeteci Abdi İpekçi'nin kızı İzet "Dirençli olup karşı durduğumuzu da göstermeliyiz. Bütün bu cinayetlere, acılara katlanmışsak görünür kılmamız gerek" dedi.
"Kapsamlı araştırmalar yapılmalı"
"Bazı cinayetlerde derin bağlantılara dair tanıklıklar var. İlhami Soysal'dan İlhan Selçuk'a kadar şiddete uğrayan gazetecilere dair kapsamlı, ansiklopedik titizlikle hazırlanmış bir araştırma yapılmalı."
İzet'e göre sırayla öldürülen gazetecilerin medyada görünmeleri toplumda bir süre sonra kanıksanma etkisine yol açıyor.
"Cinayetlerin hukuk devletine karşı işlendiği söyleniyor ama hukuk bir türlü işletilemiyor. Dava dosyaları kapatılıyor. Davalar zaman aşımına takılıyor. Değişim için sokakları katil ve azmettiricilerin isimleriyle mi bezemek gerekiyor? Katiller mazlum kurbanlar suçlu gibi gösteriliyor. Gazetecilerin cinayetten bahsederken ceset yarıştırmalarına ne demeli? Aslolan egemen ölüm kültürünü birlikte yaşama kültürüne dönüştürmekti. Keşke düşman yaratma kültüründen vazgeçirtecek kitle iletişim araçlarımız olsaydı. Herkesin bir ucundan tuttuğu gerçeği teşhir edebilme imkanı olsaydı."
"Demirel zamanında 22 gazeteci öldürüldü"
Vatan gazetesi yazarı Mustafa Mutlu, gazeteci öldürenlerin cezayı göze alarak değil cezalandırılmayacaklarını göz önünde bulundurarak hareket ettiklerini söyledi.
Mutlu, 1978'e kadar yaklaşık 50 yılda 12 cinayetin, 1978'den bugüne kadarsa 50 cinayetin gerçekleştiğine dikkat çekti.
50 gazetecinin 22'sininse Süleyman Demirel zamanında öldürüldüğünü söyleyen Mutlu "Her seferinde hesap sorulacağını söyledi, gerçekleştirmedi ama yine de demokrasi kahramanı oldu" dedi.
Son beş yıldır neredeyse her hafta ölüm tehdidi aldığını söyleyen Mutlu susturmanın, sindirmenin de tek yöntemi olmadığını vurguladı:
"Eğer sizden rahatsız iseler önce satın almaya çalışıyorlar. İktidarın yöntemi de bu; para ile beslemek. O nedenle bazı meslektaşlarımız patronlarına göre fikir değiştiriyor. Bazen de sizi değil çalıştığınız kurumu satın alıyorlar."
1999'da öldürülen Ahmet Taner Kışlalı'nın kızı Enginbilgiç gazeteci Uğur Mumcu'nun öldürüldüğü zaman babasının kendisine söylediklerini aktardı:
"Televizyonu kapattık. Babam 'negatif havanın ortadan kalkması gerek' dedi. Gurur ya da nefret fark etmiyor bütün duygular bulaşıcıdır. Babama göre hukukçusundan gazetecisine kadar herkes işini iyi yapmalıydı. Ayrıca insanların ayakta kalmalarını sağlayacak yapıyı sağladıktan sonra örgütlenmeleri gerektiğini söylerdi."(EZÖ/GG)
Çalıştıkları kuruluş ve ölüm tarihleriyle bugüne kadar öldürülen gazeteciler şöyle:
Hasan Fehmi Bey/Serbesti-İstanbul 6 Nisan 1909, Ahmet Samim/Sada-yı Millet-İstanbul 19 Temmuz 1910, Zeki Bey/Şehrah-İstanbul 10 Temmuz 1911, Şair Hüseyin Kami/Alemdar-Konya 1912 veya 1914, Hasan Tahsin/Hukuk-u Beşer-İzmir 27 Temmuz 1919, Silahçı Tahsin/Silah ve Bomba-İstanbul 27 temmuz 1914, İştirakçi Hilmi/iştirak,Medeniyet-İstanbul 1922, Ali Kemal/Peyam-ı Sabah-İzmit 1922, Hikmet Şevket-1930, Sabahattin Ali/Marko Paşa-Edirne 1948, Adem Yavuz/Anka Ajansı-Kıbrıs 27 Ağustos 1974, Ali İhsan Özgür/Politika-İstanbul 21 Kasım 1978, Cengiz Polatkan/ Hafta Sonu-Ankara 1 Aralık 1978, Abdi İpekçi/Milliyet-İstanbul 1 Şubat 1979, İlhan Darendelioğlu/Ortadoğu-İstanbul 19 Kasım 1979, İsmail Gerçeksöz/Ortadoğu-İstanbul 4 Nisan 1980, Ümit Kaftancıoğlu/TRT-İstanbul 11 Nisan 1980, Muzaffer Fevzioğlu/Hizmet-Trabzon 15 Nisan 1980, Recai Ünal/Demokrat-İstanbul 22 Temmuz 1980, Mevlüt Işıt/Türkiye-Ankara 1 Haziran 1988, Seracettin Müftüoğlu/Hürriyet-Nusaybin 29 Haziran 1989, Sami Başaran/Gazete-İstanbul 7 Kasım 1989, Kamil Başaran/Gazete-İstanbul 7 Kasım 1989, Çetin Emeç/Hürriyet-İstanbul 7 Mart 1990, Turan Dursun/İkibine Doğru ve Yüzyıl Dergileri-İstanbul 4 Eylül 1990, Gündüz Etil-1991, Mehmet Sait Erten/Azadi-Denk Diyarbakır 1992, Halit Güngen/İkibine Doğru-Diyarbakır 18 Şubat 1992, Cengiz Altun/Yeni Ülke-Batman 25 Şubat 1992, İzzet Kezer/Sabah-Cizre 23 Mart 1992, Bülent Ülkü/Körfeze Bakış-Bursa 1 Nisan 1992, Mecit Akgün/Yeni Ülke-Nusaybin 2 Haziran 1992, Hafız Akdemir/Özgür Gündem-Diyarbakır 8 haziran 1992, Çetin Ababay/ Özgür Halk-Batman 29 Temmuz 1992, Yahya Orhan/Özgür Gündem-Ceylanpınar 9 Ağustos 1992, Hüseyin Deniz/Özgür Gündem-Ceylanpınar 9 Ağustos 1992, Musa Anter/Özgür Gündem-Diyarbakır 20 Eylül 1992, Yaşar Aktay/Serbest-Hani 9 Kasım 1992, Hatip Kapçak/Serbest-Mazıdağı 18 Kasım 1992, Namık Tarancı/Gerçek-Diyarbakır 20 Kasım 1992, Uğur Mumcu/Cumhuriyet-Ankara 24 Ocak 1993, Kemal Kılıç/Yeni Ülke-Şanlıurfa 18 şubat 1993, Mehmet İhsan Karakuş-Silvan 13 Mart 1993, Ercan Güre/ HHA-20 Mayıs 1993, İhsan Uygur/Sabah-İstanbul 6 Temmuz 1993, Rıza Güneşer/Halkın Gücü-14 Temmuz 1993, Ferhat Tepe/Özgür Gündem-Bitlis 28 Temmuz 1993, Muzaffer Akkuş/Milliyet-20 Eylül 1993, Nazım Babaoğlu/Gündem-12 Mart 1994, Erol Akgün/Devrimci Çözüm-1994, Seyfettin Tepe/Yeni politika-28 Ağustos 1995, Metin Göktepe/Evrensel-İstanbul 8 Ocak 1996, Kutlu Adalı /Yeni Düzen Kıbrıs-8 Temmuz 1996, Selahattin Turgay Daloğlu-İstanbul 9 Eylül 1996, Reşat Aydın/AA, TRT-20 Haziran 1997, Ayşe Sağlam-Derince 3 Eylül 1997, Abdullah Doğan Candan Fm-Konya 13 Temmuz 1997, Ünal Mesutoğlu/TRT Manisa-8 Kasım 1997, Mehmet Topaloğlu Kurtuluş-Adana 1998, Ahmet Taner Kışlalı/Cumhuriyet-Ankara 21 Ekim 1999, Hrant Dink/Agos-İstanbul 19 Ocak 2007.