Azadiya Welat gazetesi yayın yönetmeni Tayip Temel'in avukatı Servet Özen, Özgür Gündem gazetesi muhabiri Kemal Kılıç'ın öldürülmesinin yıldönümünde yaptığı konuşmadan mahkum edilen müvekkiline ilişkin karara itiraz etti.
21 Temmuz'da Şanlıurfa 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Kürtçe yaptığı anma konuşmasında, "Kemal Kılınç arkadaşımız görevi başında şehit oldu. Onu katleden güçlerden mutlaka hesap sorulmalı, sorulacak da. Kürdistan'da yüzlerce insan bu karanlık güçler tarafından katledildi veya kaybedildi" diyen Temel'i bir yıl hapse mahkum etmişti.
Temel için "şehit" ve "Kürdistan" demek yasak
Hükümetin "Kürt açılımı" kapsamında toplumun çeşitli kesimleriyle çalıştay düzenlediği, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın muhatap alınması ve düşünce özgürlüğünün tam anlamıyla sağlaması yönünde tavsiye aldığı günlerde, faili meçhul cinayetlerin cezalandırılmasını isteyen Temel'in kendisi mahkum oldu.
Konuşmada "şehit" ve "Kürdistan"dan söz edilmesi ve "hesap sorulacak" sözlerine yer verilmesi nedeniyle verilen ceza, Ceza Yasası'nın (TCK) "kin ve düşmanlığa tehlikeli tahrik" suçlamasını düzenleyen 216/1 maddesine dayandırıldı.
Temel: Tüm masum insanların durumuna dikkat çektim
Mahkeme, Türkiye'de yayın yapan ilk Kürtçe günlük gazetenin yönetmeni Temel'i önce bir yıl hapse mahkum etti; daha sonra cezayı beş yıl süreyle erteledi ve gazetecinin bir yıl boyunca kamu hizmeti haklarından mahrum bırakılmasına karar verdi.
Dicle Haber Ajansı'na (DİHA) tepkisini dile getiren Temel, "Ben orda görevi başındayken katledilen ve failleri bulunmayan bir gazeteci arkadaşımızın yıldönümünde, devletin gizli odaklarınca kaybedilen tüm masum insanların durumuna dikkat çekmiştim. Zaten bu günlerde yapılan kazılarda kaybedilen bu insanların hangi güçlerce öldürüldüğü ortaya çıkıyor. Bundan daha net bir savunma olur mu? Savunmamda da bunları söyledim. Çıkan kemikler ve cesetler, deşifre olan karanlık ilişkilerin sorumluları cezalandırılmalı. Kemal Kılınç'ı katledenler değil, onun katillerinin bulunmasını isteyenler cezalandırılıyor" dedi.
"Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama"
TCK'nın 216. maddesinin birinci bendine göre, "Halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." (EÖ)