12 Eylül davasının iki sanığı Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'yla ilgili karar bugün açıkladı. Dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Evren ile eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Şahinkaya'ya 765 sayılı TCK'nın "Devlet kuvvetleri aleyhine cürümler" başlıklı 146. maddesi uyarınca ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, indirim uygulayarak bunu müebbet cezasına çevirdi.
Bugünkü duruşmada yeni savcı Erdinç Hakan Özdabakoğlu mütalaasını açıklamış, iddianamedeki ceza talebini tekrarlamıştı.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın bugünkü 19. duruşmasına müdahil aileler ve avukatları ile sanık avukatları katıldı.
Ankara GATA'da bulunan Evren ile İstanbul GATA'da bulunan Şahinkaya'ya sesli ve görüntülü sistemle salona bağlandı. İki sanık da yataklarında yastık desteğiyle, yarı yatar vaziyette duruşmayı takip etti.
Duruşma salonunda çevik kuvvet polislerinin bulunmasına müdahiller ve avukatları tepki gösterdi. Mahkeme Başkanı Oktay Saday tepkiler üzerine çevik kuvvet polislerini dışarı çıkarttı. Savcı Özdabakoğlu'nun esas hakkındaki görüşünü açıklamasının ardından mahkeme kararını açıkladı.
Rütbeleri de söküldü
Mahkeme Başkanı Saday’ın açıkladığı hükme göre, Evren ve Şahinkaya 21 Aralık 1979'da dönemin Başbakanı'na verdikleri muhtırayla Anayasa'yı ve TBMM'yi ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs suçundan, 12 Eylül 1980'de de cebren Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nı tağyir, tebdil veya ilgaya ve bu kanun ile teşekkül eden TBMM'yi ıskat ve cebren men suçundan eylemlerine uyan 765 sayılı TCK'nın 146/1. maddesi gereğince "ağırlaştırılmış müebbet" hapis cezasına çarptırıldı.
Sanıklar hakkında, zincirleme suç maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilirken, sanıkların duruşmadaki tavır ve hareketleri ile dosya kapsamı ele alınarak, takdiri indirimle cezaları müebbet hapse çevrildi.
Evren ve Şahinkaya hakkında, Askeri Ceza Kanunu'nun "askeri rütbelerin sökülmesine" ilişkin 30. maddesinin uygulanmasına da karar verildi.
İddianamede ne vardı?
12 Eylül darbesiyle ilgili iddianameyi hazırlayan Savcı Kemal Çetin, darbe öncesindeki olayları ve katliamları sıralayarak, "terör olaylarının, ülkeyi kaosa sürükleyerek, askeri darbeye zemin hazırlamak isteyen güçler tarafından çıkarıldığı anlaşılıyor" yorumunu yapmıştı.
Kürt kelimesinin geçmediği ve Maraş katliamının "Kahramanmaraş olayları" olarak nitelendirildiği iddianamede, "darbeye zemin hazırlandı" denilen olaylar şöyle sıralandı:
34 kişinin öldüğü 1 Mayıs 1977, 6 Nisan 1978'de Malatya Belediye Başkanı Hamit Fendoğlu'nun evine gönderilen bombayla öldürülmesi, 16 Mart 1978'te İstanbul Üniversitesi'nde atılan ve yedi öğrencinin hayatını kaybetmesine sebep olan bombalama, 1978 Sivas olayları, 19-26 Aralık 1978 Kahramanmaraş olayları, 1 Şubat 1979'da Milliyet Gazetesi başyazarı Abdi İpekçi'nin öldürülmesi, Çorum olayları, Cumhurbaşkanlığı seçimleri, Milli Selamet Partisi'nin (MSP) Konya mitingi.
Savcı Çetin, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede tüm bu olaylarla ilgili şu yorumu yapıyor:
"Olayların, toplumda kaos oluşturarak askeri darbeye zemin hazırlamak ve yönetimi ele geçirmek isteyen güçler tarafından çıkarıldığı anlaşılmaktadır."
"Güvenlik güçlerinin bazı olaylarda kullanıldığı, bu kadar organize ve geniş çaplı olayların devlet içinde örgütlenmiş illegal güçlerin planlaması ve iştiraki olmadan yapılamayacağı..."
İkinci mütalaa verildi
Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesinde açılan dava özel yetkili mahkemelerin kapatılmasıyla Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesine devredilmişti. Bu sebeple 27 Aralık 2013’te görülmesi gereken duruşma 28 Mayıs 2014’te görüldü. 5 Ekim 2013’te görülen son duruşmada Savcı Selçuk Kocaman mütalaasını vermişti.
Savcı, dönemin Genelkurmay Başkanı, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya'nın 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ''Devlet Kuvvetleri Aleyhinde Cürümler''e ilişkin 146. maddesi uyarınca ''ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına'' çarptırılmalarını talep etti.
Kanunda, "Teşkilatı Esasiye Kanunu'nun tamamını veya bir kısmını tağyir ve tebdil veya ilgaya ve bu kanun ile teşekkül etmiş olan Büyük Millet Meclisini iskata veya vazifesini yapmaktan men'e cebren teşebbüs edenler, ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasına çarptırılır" ifadesi yer alıyor.
İddianamede de aynı ceza isteniyordu.
Son duruşmada savcının izinli olması sebebiyle yeni savcı da mütalaa için süre istedi. Mütalaa zaten verilmiş olmasına rağmen hakim duruşmayı 20 gün sonraya, bugüne erteledi. (AS)