Fotoğraf: Sosyal medya
Karadeniz Bölgesi’nde çevre sorunlarına çizdiği tablolarla dikkat çeken ressam Gökçe Erhan’ın, Trabzon Çamburnu'ndaki Gökçesu Mahallesi’ndeki 2 katlı ve yöresel mimarili evinde, cumartesi akşamı belirlenemeyen nedenle yangın çıktı.
Alevlerin kısa sürede sardığı evden son anda çıkan Erhan’ın ihbarıyla adrese itfaiye ekipleri sevk edildi. İtfaiyecilerin müdahalesiyle yangın söndürüldü. Yangında ev, kullanılamaz hale geldi, Erhan’ın tabloları da küle döndü.
Evrensel’de yer alan habere göre, Ressam Gökçe Erhan, deniz ekosistemine zarar verdiği iddiasıyla kültür balıkçılığı tesislerine karşı basın açıklaması için çağrıda bulundu.
Erhan’ın basın açıklamasına saatler kala evinin yanması üzerine jandarma ekipleri, çıkış nedeni henüz belirlenemeyen yangınla ilgili ‘kundaklama’ şüphesiyle inceleme başlattı. Erhan, yangın öncesi evinin arka tarafında ses duyduğunu belirtti.
"Bu projelere karşıyız"
Erhan, evi yanmasına rağmen deniz ekosistemine zarar verdiği iddiasıyla kültür balıkçılığı tesislerinin kurulmasına karşı düzenlenen basın açıklamasına katıldı.
Çamburnu Doğa Kültür Sanat Derneği, Sürmene Yeniçam Balıkçı Kooperatifi üyeleri ve bölge halkının katıldığı açıklamada konuşan Erhan şöyle dedi:
“Bu projeler, geçimini balıkçılıkla sağlayan aileleri son derece olumsuz etkileyecektir. Kültür balığı tesisi için düşünülen bölge, görüntü kirliği yaratacak ve genel estetiği bozarak yerel turizmi etkileyecektir. Kafeslerde kullanılacak yemler, doğal ortamdaki deniz balıklarının besin zincirinin bozulmasına neden olacaktır.
"Denizlerde yakalanan küçük balıklar, çiftliklerde yem olarak kullanılacağı için küçük deniz balıkları soyları tükenmekte olacak ve hamsi kültürü tehdit altına girecek. Bu projeye kesinlikle karşıyız. Çamburnu’na kimse kafes saplayamaz” diye konuştu.
“Evimi yaparım denizi kaybedersek geri dönüşü yok"
Evinin yandığını hatırlatan Erhan, “Biz atalarımızdan kalan aile evimizi kaybetmiş olsak da bu geri getirilebilir bir şey. Ben bir ressam olarak oradaki her ayrıntıyı aynı şekilde resmedebilirim. Yanan evimi tekrar ayağa kaldırabilirim ama denizi kaybettiğimizde bu geri döndürülemez” dedi.
Erhan: Yıkılmadım
Sosyal medya hesabından şu mesajı paylaşan Erhan, “Yıkılmadım” dedi:
“Eylem akşamı yapacağım konuşma metnini tamamlamaya çalışırken dışarıdan bazı sesler duydum. Fakat tanımlayamadım. Bir süre sonra bir çıtırtı ve hafif bir duman. Dışarı çıkıp baktım evin arka tarafında ateş yükseliyordu. Hemen itfaiyeye haber verdim.
“Konuşma metnini hazırladığım bilgisayarı ve telefonumu aldım. İtfaiye gelecek hemen söndürecek sandım. Ama bir türlü gelmedi. Geldiğinde ev tamamen yanmıştı. Üzerimde yalnızca bu eşofmanlar kalmıştı.
“Sonra fark ettim üzerimde ne yazdığını: DOBARLA bıragma gendini. Akdlıma geldikçe gülümsedim. Zaten kendimi bildim bilelim böyleydim. Bir gözümde acı bir gözümde mutluluk. O yüzden yıkılmadım. Çünkü bu görüntüyü ezbere biliyorum. İçimde bir yerlerde hep böyle bir manzara var.”
Sosyal medyadan destek
Gökçe'nin gözünden düşen her damla yaşın hesabını vereceksiniz!
— Kuzey Ormanları Savunması (@kuzeyormanlari) October 25, 2021
Doğa düşmanı şirketlere karşı Karadeniz'in her ağacını tek tek savunan dostumuz Gökçe Erhan'ın evini yakanların peşini bırakmayacağız!#GökçeninYanındayız #ÇamburnuEvimizdir pic.twitter.com/g1TSCOloXX
Gökçe Erhan,Sürmene’de evini yakmışlar. Sizler temiz kalpli birer birey olmadığınız sürece,istediğiniz kadar namaz kılın,istediğiniz kadar oruç tutun. Sizce Allah sizi affeder mi? Bu kardeşimizden @ekrem_imamoglu başkanımızın haberinin olmasını istiyorum. Gerekeni yapacaktır. pic.twitter.com/pzJ2hADcnp
— Sezer Özkan (@Sezerozkan6161) October 25, 2021
Ressam Gökçe Erhan'ın yakılan evi 150 yıllık bir köy eviydi. Çöp üretmeyen ekolojik bir ev. Bir ev değil, bir hayat yakıldı, bir tarih yakıldı. Yakılsa da en çabuk inşa edilen şey hayaldir. Doğa odaklı bir dünya tahayyülünden vazgeçmeyeceğiz. Dayanışma kazanacak! pic.twitter.com/CNeRF4a7q1
— Pınar Doğu (@NarDogu) October 25, 2021
Gökçe Erhan hakkında
Mimar Sinan Üniversitesi resim bölümünden 2011 yılında birincilikle mezun oldu ve Sakıp Sabancı Sanat Ödülü’ne layık görüldü. Trabzon’da yaşıyor ve çalışıyor. Sergileri arasında “İçimde Evler Yıkılıyor”, TRAB-Rİ-KAB Çöp Tesisi, 2017; “Ar’Nağme”, Pilot, İstanbul, 2013 yer alır. 2014 yılında Gülçin Aksoy ile “Beraber ve Solo Şarkılar” (DEPO, İstanbul); 2011 yılında Atıl Kunst ile “Garip Bir Pandik-1”, (MSGSÜ, İstanbul) ve Hazavuzu ile “Garip Bir Pandik-2”, (Rumeli Han, İstanbul) başlıklı performansları gerçekleştirdi.
(EMK)