Fotoğraf: Esra Ece Kutlu
Öldürülen, intihara zorlanan trans kadınları unutmayan isimlerden biri de sanatçı Esmeray.
Trans bir kadın olarak yaşadıklarını anlattığı tiyatro gösterisiyle tanınan Esmeray bu kez, trans kadınlar için resim çizdi.
Şişli Belediyesi Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde 5 gün (20-25 Kasım) boyunca açık olacak sergi, trans kadınların anısına saygı niteliğinde.
Esmeray, yeni başladığı resim sanatını ve çok daha fazlasını bianet’e anlattı.
“Bütün dostlarımı beklerim"
Esmeray’ı anlatır mısınız?
Şimdilerde P24 yazarı. Tek kişilik deneyim aktarımı oyunlar sergilemiş oyuncu ve yazar; aktivist, trans kadın. Öncesinde; senin de konuk olduğun AçıkRadyo’da programcı ve eski Taraf Gazetesi yazarı. Kendime dair, verilebilecek en kısa cevabım.
20 Kasım’a dair olan projenizi ve anlamanı sorsam?
20 Kasım; Nefret Kurbanı Trans Kadınları Anma Günü.
Geçen sene, ciddi bir kalp rahatsızlığı sonrası; doktorumun tavsiyesiyle resme başlamıştım.
Çoğunluğunu bire bir tanıdığım, kimilerinin defninde de bulunduğum nefrete kurban giden, intihara sürüklenen trans kadınlar temalı resim sergisi açıyorum. İlk sergim de.
25 Kasım tarihi de Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü. Trans, natrans kadınlara uygulanan her türlü şiddete; Esmeray’ca bir tepki.
20-25 Kasım’da, (Şişli) Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde; Şişli Belediye’sinin ev sahipliğinde, beş gün açık. Bütün sanatseverleri ve dostlarımızı beklerim.
Peki, yeni oyun var mı? İzleyiciler, Esmeray’ı tekrar sahnelerde görebilecek mi?
Şu an bir oyun üzerinde çalışıyorum. Bunda, öz deneyim aktarımından öte; role bürünmek, bir karakteri canlandırma var. Dramatürjiden sahne ışığına, kostümünden senaryo yazımına; ekip çalışması ürünü de olacak.
Yaşanmasına anlam da veremediğim bir soruya geçmek isterim. Esmeray, transfobi yaşıyor mu, önü kesildiği olur mu?
Günlükhayatta, halk arasında, neredeyse hiç yaşamıyorum. Arada, her kadına atıldığı gibi laf atılması, belki sözlü taciz; ama o da trans kadınlığımla alakalı değil. Güçlendikçe; sanki alışmış veya umursamaz da oluyorsun/oluyoruz...
Beklemediğiniz yerden gelebiliyor, şaşırtıcı da olanı. Misal, kadın bir doktorla yaşamıştım. Hangi ilaçtı anımsamıyorum, içeriğini, dozunu anlatırken; ”Erkek bedeni için” gibi bir söylemde; “Anlamadım! Benden mi bahsediyorsunuz? Şayet öyleyse, benim vücudumdaki östrojen (kadınlık hormonu); sizinkinden fazla bile olabilir”, “aramızdaki tek fark; belki, sizin doğurganlığa sahip olmanız” demiştim...
Transların görünürlüğünden bahsedebilir konumda mıyız artık?
Transların görünürlük sorunu olduğunu düşünmüyorum. Trans, translık; başlı başına bir görünürlük hali, bence.
Transların görünür olmaktan öte; nefrete maruz kalma, şiddete uğrama sorunsalı, gerçeği var. Çoğunun katili ya yakalan(a)mıyor ya da failler caydırıcı ve etkili ceza almıyorlar.
Şimdiye kadar, sadece birisi, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. İzmir’de genç trans kadını öldüren, polis memuru.
Son aylarda, birçok ile de yayılan anti Lgbti+ karşıtı yürüyüşleri nasıl yorumlarsınız? Tedirgin olmalı mıyız?
Açıkçası, ilk duyduğumda infiale kapılmıştım, kaygılıydım, bayağı da huzursuz olmuştum.
Kaldı ki, ben 90’larda Hortum Süleyman’ı yaşamış, şahitte olmuştum...
Evet, tedirginim, olmalıyız da. Öte yandan; büyük bir kitlesel harekete dönüşmediğini görüyorum; bu da sevindirici.
Bir de şöyle diyebiliriz; “Reklamın iyisi, kötüsü olmaz!” Bilmeden LGBTİ+ görünürlüğünü de sağlıyorlar aslında.
Esmeray gözüyle, ülkenin en önemli sorunları neler?
Yoksulluk, yoksullaşma. Artık ya zengin ya da fakir var. Artan enflasyon, takip edemediğimiz zamlar...
Sonra insan hakları, adalet, gün geçtikçe de artan kadınlara karşı suçlar. Toplumun genelinin gördüğü de böyle sanıyorum.
Son sorum da partilerin Lgbti+’lar politikası var mı?
HDP (Halkların Demokrat Partisi) ve TİP (Türkiye İşçi Partisi) bu anlamda iyiler. Sık sık soru önergesi veriyor, basın toplantıları yapıyor veya da gündemlerine alıyorlar.
CHP’nin (Cumhuriyet Halk Partisi) tutumu varla yok arası. Ne şiş yansın ne de kebap... Suya sabuna dokunmadan... (EEK/EMK)