Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 1915 Ermeni Soykırımı hakkında yaptığı açıklamayı Ermenistan’ın hak örgütleri değerlendirdi. Civilitas direktörü Salpi Ghazarian, International War and Peace Reporting örgütü Ermenistan şubesi direktörü gazeteci Seda Muradyan ile Ermenistan Ulusal Bilim Akademisi Şark Çalışmaları Enstitüsü Araştırmacısı siyaset bilimci Vahram Ter-Matevosyan bianet’e değerlendirdi.
“Eğer bu mesaj geçmişte gerçekten ne yaşandığını anlamaya yönelik uzun bir sürece dairse hoş karşılayabileceğimiz bir ilk adım" diyen Ghazarian mesajın pek çok soru sordurduğunu vurguladı.
Ter-Matevosyan de Erdoğan’ın bu açıklamayla politik bir risk aldığını belirterek, mesajın iki ülke arasındaki diyalogu geliştirmesi gerektiğini ifade etti.
Muradyan ise Başbakan’ın açıklamasının olumlu bir adım olduğunu ancak Ermenilerin Türkiye’den tarihle yüzleşme beklentileri olduğunu söyledi.
Ghazarian: Açıklama önemli sorular sorduruyor
“Eğer Başbakan Erdoğan’ın mesajı, geçmişte gerçekten ne olduğu, nasıl olduğunu, neden olduğu, bunlardan kimin sorumlu olduğu ve nasıl üstesinden geleceğimize ilişkin çok uzun bir sürece dairse o zaman hoş karşılayabileceğimiz bir ilk adım.
"Ama sadece ‘tek, yaptık, bitti’ bir açıklama ise o zaman bir durumu düzeltebilecek bir adım değil. Bence, tam tersine acıları ve sorumluluğu eşitlemeye çalışan, yanıtlar vermektense yeni ve önemli sorular sorduran bir açıklama. ’Kim bu acılara sebep oldu, neden bu acılar yaşandı. Yaşananları kabul etmemenin anlamı ne? Türkiye’nin kendi Ermeni azınlığı ile halihazırdaki ilişkisi nasıl?’. Bu sorular sorulmalı.
“Uluslararası medya Erdoğan’ın açıklamalarını olumlu olarak değerlendirdi ama bu Ermenistan medyası için geçerli değil. Bu ne kadar paradoksal gözükse de anlaşılması gereken bir durum.
“99 yıl boyunca bu acıyla yaşamaya çalışırken bir taraftan da soykırımın tanınması bekliyorsunuz. Ve bu acınız tanınmadan yaşamaya çalışıyorsunuz. Ayrıca ciddi bir inkar politikasıyla, size yapılandan dolayı sizin sorumlu olduğunuz bir durum ile karşılaşıyorsunuz. Ufacık bir şey verip, kocaman pozitif bir tepki bekliyorsunuz, bu gerçekçi değil. Uzun yıllardır artan ve derinleşen beklentilerin ardından Ermenilerin tepkisi şu oldu: ‘Bunca yıl sonra bana söyleyebileceğin tek şey bu mu?’
“Eğer bu açıklama 34 yıl önce gelseydi, tepkiler farklı olurdu. 99 yıl kabul etmemek dışında 67 yıllık aktif inkar süreci var. Bu yüzden Ermeni basını bu açıklamayı coşkuyla karşılamıyor.”
Ter-Matevosyan: Mesaj diyalogla devam etmeli
“Erdoğan için çok önemli bir adımdı. Mesajın nasıl bir cesaret gerektiğini, siyasi riskleri ve omuzlarına nasıl bir yük aldığını anlayabiliyorum.
“Diğer yandan, çok fazla belirsizlik içeren bir mesaj. Bir özür değil, taziye mesajı. Türkiye toplumu açısından olumlu bir hareket olarak görülebilir ama Ermeniler için, soykırım kurbanlarının torunları için kabul edilebilir değil. Ancak bur durum Türkiye toplumu ile Ermenistan – Türkiye ilişkileri için momentum olarak kullanılabilir.
“Üçüncü bir nokta da, Erdoğan bu açıklamasıyla dünyaya isterse bir şeyler yapabileceği mesajını verdi.2015’ten önceki bu açıklamayla Erdoğan hem iç ilişkilerinde hem de uluslararası alanda bir momentumla karşılaşacak.
“Erdoğan çok güçlü bir lider, bugün herkes onun ne diyeceğine bakıyor, eğer sınırlar açacaksa Erdoğan dediği için açılacak, soykırım tanınacaksa bu yüzden tanınacak. Bu nedenle bu momentum diyalog ve Türkiye-Ermenistan protokollerinin geliştirilmesi için bir fırsat olmalı.”
Muradyan: Türkiye tarihle yüzleşmeli
"İlk defa bir Türkiye başbakanının taziye dilekleri, bu aşamada bir adımdır ve olumlu karşılanmalıdır. Ancak açıklama tek başına belirsiz ve biz Ermenilerin tarihle yüzleşme talebin karşılamıyor.
"Benim Türkiye’den beklentim, Aynı Almanların yaptığı ve ülke profilini yükselttiği gibi tarihle birebir yüzleşmesi. Gerçek olduğu bilinen tarihin kabul edilmesi yerine ayrıca tarihsel gerçekleri araştırmak için bir komite oluşturulmasının gerekli olmadığını düşünüyorum. Açıklamaların ötesinde kurbanlara ve dünyanın her bir yerindeki Ermenilere saygı için harekete geçilmesi, gerçek adımlar atılması gerekiyor.”
Erdoğan 23 Nisan’da yaptığı açıklamada büyük acılar yaşandığı, bunu anlamanın ve paylaşmanın insanlık vazifesi olduğu belirtilerek 1915'te yaşananların araştırılması gerektiği ifade etmişti. (EA)
* Bu seyahat, Hrant Dink Vakfı tarafından Civilitas Foundation işbirliği ile yürütülen Türkiye-Ermenistan Seyahat Fonu tarafından desteklenmiştir. Türkiye-Ermenistan Seyahat Fonu, Ermenistan-Türkiye Normalleşme Süreci Destek Programı kapsamında Avrupa Birliği tarafından finanse edilmektedir.''