Eğitim Reformu Girişimi (ERG) geçtiğimiz eğitim-öğretim yılında yaşanan başlıca gelişmeleri ele aldığı Eğitim İzleme Raporu 2015-16’yı açıkladı.
Raporun sunulduğu toplantıda ERG Gözlemevi Direktörü Işık Tüzün, Milli Eğitim Bakanlığı 2015-2019 Stratejik Planı’na ilişkin, “Performans göstergelerinin arttırılması ve iyileştirilmesi gerekiyor. Örneğin, stratejilerde dezavantajlı gruplara öncelik verildiğini görüyoruz ama bunlara karşılık gelen, bunlara ilişkin gelişmeyi izlemeyi sağlayacak göstergeler eksik” dedi.
Tüzün belli konularda bakanlığın verileri açıklamadığına dikkat çekti ve bazı verileri de her kuruma vermediğini ifade etti.
“MEB’in tarafsız bir konumu olmalı ve devamsızlık, ikili eğitim vb. konulardaki verileri benzer çalışmalar yapan tüm kurumlarla paylaşmalı.”
Raporun bulguları
ERG Politika Analisti Yeliz Düşkün de rapora dair bilgi verdi.
Raporda öne çıkan noktalar şöyle...
* Özellikle okulöncesi eğitimde ve ortaöğretimde bölgeler ve iller arasında eşitsizlikler sürüyor. Ortaöğretimde cinsiyet temelli farklar da belirgindir.
* Orta Vadeli Program 2017-2019’da okulöncesi eğitimin kademeli olarak zorunlu hale getirilmesinin öngörülmesi, iller ve bölgeler arasındaki eşitsizlikleri azaltmak adına olumlu bir gelişmedir.
Eğitime erişim
* Yürütülen çalışmalara karşın özel gereksinimli öğrencilerin eğitime erişimi istenen düzeyde sağlanamıyor; özellikle de okulöncesi eğitime ve ortaöğretime erişimleri sınırlı kalıyor.
* 2016-17 eğitim-öğretim yılında okula kayıtlı Suriyeli öğrenci sayısının 450 bine ulaştığı tahmin ediliyor. Bu artış ve erişim odaklı çabalar çok önemli olmakla birlikte, okulların ve eğitimcilerin bu çocuklara daha iyi hizmet vermek için daha donanımlı hale gelmesi ve okula devamın izlenmesi ile okulu terkin önlenmesine yönelik müdahaleler geliştirilmesi gerekiyor.
TIKLAYIN - EĞİTİMDE EŞİTSİZLİK GİDERİLEMEDİ
Özel okullar
* Tüm kademelerde özel okullara devam eden öğrencilerin payı artmaya devam ediyor. Öğrenci sayısı bakımından özel öğretimin payı okulöncesinde yüzde 15,9’a, ilkokulda yüzde 4,3’e, ortaokulda yüzde 5,7’ye, genel ortaöğretimde yüzde 20,4’e ulaştı.
* Genel ortaöğretim okullarının sayısı son bir yılda 3954’ten 5310’e yükseldi. Bu artış büyük ölçüde dershanelerin dönüşümüyle kurulan temel liselerden kaynaklanıyor.
* Ortaöğretim öğrencilerinin farklı program türlerine göre dağılımında özel okulların payının sadece bir yılda yüzde 3,9’dan yüzde 8,7’ye çıktığı; imam-hatip liselerinin yüzde 13’lük payını koruduğu ve genel eğitim veren Anadolu liselerinin payının artmaya devam ettiği görülüyor.
Sınıf mevcutları
* Derslik başına düşen öğrenci sayılarındaki genel iyileşmeye rağmen, resmi ve özel ayrımında, okul türleri temelinde ve bölgeler düzeyinde önemli farklılıklar söz konusu. Resmi ve özel okullar arasında azımsanamayacak farklar mevcuttur. Ayrıca, diğer resmi ortaöğretim kurumlarıyla karşılaştırıldığında, imam-hatip liseleri daha avantajlı bir konumdadır. Geçmiş yıllarda olduğu gibi Güneydoğu Anadolu ve İstanbul ilk ve ortaöğretimde en kalabalık sınıflara sahiptir.
TIKLAYIN - OKULLARDA ÇOCUK DOSTU BİR KATILIM MODELİ
İkili öğretim
* 2019 itibarıyla ikili öğretimin sona erdirilmesi hedefi, okullardaki beslenme, dinlenme ve sosyal etkinlik olanaklarını iyileştirmek için önemli bir fırsat. Tam gün eğitime geçişte derslik yapımının yanı sıra bu alanlardaki ihtiyaçları da dikkate alan yatırımlar gerekiyor.
Öğrenci sayıları
* MEB’in ilk atamalarda Güneydoğu Anadolu ve Ortadoğu Anadolu bölgelerine öncelik vermesi öğretmen başına düşen öğrenci sayılarında bölgesel farkların kapanması için önemli ancak yetersiz kalıyor.
* İlk atamaların alanlara göre dağılımında sınıf öğretmenliği, İngilizce ve din kültürü ve ahlak bilgisi ilk sıralarda yer alıyor; önleyici çalışmalar ve risk altındaki çocuklar açısından fark yaratma potansiyeli olan rehberlik alanına yapılan atamaların sınırlı kaldığı görülüyor.
TIKLAYIN - ERG RAPORU: DEZAVANTAJLI GRUPLAR EĞİTİME ERİŞEMİYOR
Toplumsal cinsiyet
* Eğitim hizmetlerinin toplumsal cinsiyete duyarlı biçimde sunulmasını amaçlayan Eğitimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Geliştirilmesi Projesi, eğitimin niteliği için önemli bir adımdır. Yapılan çalışmaların pilot iller ve okullarla sınırlı kalmaması için projede mevzuata, politikalara ve ders kitaplarına ilişkin geliştirilen önerilerin yaşama geçmesi büyük önem taşıyor.
İnsan hakları dersi
* 2015-16’da ilk defa uygulanan İnsan Hakları, Yurttaşlık ve Demokrasi dersi içeriklerinde masallar aracılığıyla değer öğretimine odaklanılması, “bireyden başlayan bir anlatım” yerine “biz olma düşüncesi”nin egemen olması ve güncel sorunların ele alınmaması dersin potansiyelini zayıflatıyor.
TIKLAYIN - EĞİTİM SEN: 2017'DE VELİLERİN YAPACAĞI EĞİTİM HARCAMALARI ARTACAK
Din dersi
* Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin din kültürü ve ahlak bilgisi dersleriyle ilgili Mansur Yalçın vd./Türkiye kararı sonrasında Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne sunulan eylem planı kısa vadede çözüme katkı yapmıyor. Farklı inançlara sahip bireylerin birlikte karşılıklı anlayış ve saygı temelinde yaşamasına katkıda bulunacak bir modele ihtiyaç sürüyor.
TIKLAYIN - UNICEF'TEN EĞİTİM HARCAMALARININ ARTTIRILMASI ÇAĞRISI
Eğitim harcamaları
* Kamu kaynaklarıyla yapılan eğitim harcamaları artıyor, ancak yatırım harcamaları hala istenen düzeyde değil ve öğrenci başına eğitim harcamasında Türkiye OECD ortalamasının çok altında. (YY)