Erdoğan, yeni yılın ilk kabine toplantısı sonrasında düzenlediği basın açıklamasında toplantı sonuçlarını bir vaatler ve tehditler dizisiyle özetledi.
Beştepe'de 3 saat süren toplantının gündeminde AA'nın haberindeki sıralamaya göre, Filistin'deki İsrail saldırısı, enflasyon verilerinin değerlendirilmesi, deprem bölgesindeki imar çalışmaları, silahlanma ve savaş yatırımları, Suriye'deki gelişmeler, Kürt Sorunu, muhafazakar aile modeli dayatması, ve 5G altyapısının "millileştirilmesi" konuları yer aldı.
Toplumsal tartışma gündeminin merkezine yerleşmiş olan "Kürt Sorunu" ve "barış"a ilişkin hükümet yaklaşımı, Erdoğan'ın politik belirlemelerinin vaatler değil, tehditler kümesinde ve bir "dehşet senaryosu" üslubunda dile geldi.
AA'nın özetine göre, Erdoğan, bu konulara ilişkin hükümet poltikalarını yeni yasama dönemi açılışında Devlet Bahçeli'nin dile getirdiği ve Kürt sorununun çözümüne ilişkin yaygın beklentilere kapı açan "barış" bağlamına değil "savaş" ve "terörle mücadele" bağlamına yerleştirdi.
TBMM AÇILIŞINDA KARIŞIK MESAJLAR
Erdoğan: "İsrail Türkiye'ye saldıracak", Bahçeli: "Dünyada barış isterken, ülkemizde de barışı sağlamak lazım"
Erdoğan "Gazze'de barış umutlarını yeşertmek"le başladığı konuşmasının Türkiye ve Suriye'deki çatışma süreçlerinin sonlandırılmasıyla ilgili bölümünde Suriye'deki Ahmed eş-Şara hükümetinin vasisi üslubuyla şunları söyledi:
"Bir gece ansızın..."
"Yeni Suriye yönetiminin ülkenin toprak bütünlüğü ve birliği temelinde bir Suriye inşa etmeye çalıştığını, bunda da kararlı olduğunu görüyoruz [...] Suriye’nin parçalanmasına, hangi kisveyle olursa olsun üniter yapısının bozulmasına rıza göstermeyiz. Bu konuda bir risk görürsek gerekli adımları süratle atarız." dedi.
Erdoğan, 2014'te Esad yönetiminin savunma ve güvenlik güçlerini çekerek boşalttığı bölgeye yönelik IŞİD saldırısını binlerce hayat kaybı pahasına püskürterek kendilerini Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi altında örgütleyen çok uluslu özgürlük ittifakını "DEAŞ tehdidini fırsata çevirip farklı hülyalar görenler" olarak tanımladı. "Tercihini terörden ve şiddetten yana kullananları bekleyen tek akıbet silahlarıyla birlikte toprağa gömülmektir. Açık söylüyorum, bunun önüne hiçbir güç geçemez." dedi. Erdoğan "olumlu görüşmeler" sürdürdüklerini teyit eden HTŞ ve SDG sözcülerini de karşısına aldı.
GÖRÜŞME "OLUMLU" GEÇTİ
SDG Şam'da Ahmet eş-Şara ile görüştü
SDK WASHINGTON TEMSİLCİSİ İSHAK:
SDG Özerk Yönetim alanlarında yeni Suriye bayrağını göndere çekecek
"Türkiye, bekasını ve güvenliğini koruma noktasında nasıl tavizsiz bir iradeye sahip olduğunu pek çok kez göstermiştir. İş o raddeye varırsa yine bir gece ansızın gelebiliriz [...] Herkes hesabını buna göre yapmalıdır." dedi.
Erdoğan'ın tehditleri, ima yollu DEM Parti yöneticilerini de hedef aldı: "Bilhassa sorumluluk mevkiinde olanlar, ne provokasyonlara gelmeli ne de milleti provoke edecek cümleler kurmalıdır. Terör baronları adına milleti tehdit edenlere pabuç bırakmayacağımızı burada özellikle ifade etmek istiyorum. Kimi il ve ilçelerimizde açtıkları hendeklerle kantonculuk peşinde koşanları nasıl o çukurlara gömdüysek, bugün de aynı niyeti taşıyanlar çıkarsa bunun bedelini onlara misliyle ödetiriz."
Erdoğan Kuzey ve Doğu Suriye'ye askeri harekat hazırlıkları içinde olduklarını da ima edecek şekilde, "Bölücü örgüt ve Suriye’deki uzantıları için çember daralıyor. Dün ve önceki gün de söyledim, biz iktidar ve ittifak olarak terörsüz Türkiye hedefimizi, öyle veya böyle, ama mutlaka gerçekleştireceğiz. Bu konudaki hüsnüniyetimizi ve güçlü irademizi kamuoyumuzla paylaştık. Elbette bunun suhulet ve sükûnetle olmasını temenni ederiz. Ama bu yol tıkanır veya dinamitlenirse işte o zaman devletimizin kadife eldivene sarılı demir yumruğunu kullanmaktan da çekinmeyiz." dedi.
Savaş ekonomisine devam
Erdoğan, konuşmasının en uzun bölümünü ayırdığı savaş ve silahlanma harcamalarına ilişkin gelişmeleri, var olduğunu iddia ettiği beka sorununu "bir daha asla yaşamama" iddiasıyla ilişkilendirdi. İddiasını Ahmet Cevdet Paşa'nın "hikmet dolu" olduğunu söylediği "Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-ü salâh" deyişine dayandırdı.
Doğruluk denetimi
Osmanlı Nazırlarından Ahmet Cevdet Paşa'ya atfedilen ve "eğer barış ve esenlik istiyorsan savaşa hazır ol" anlamına gelen "Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-ü salâh" deyişi, esasen Roma İmparatorluğu askeri söylemindeki, Latince “Si vis pacem, para bellum” (Barış istiyorsan, savaşa hazırlan) düsturunun Osmanlıca'ya tercümesinden ibaret.
Büyük Roma İmparatorluğu'nun Doğu ve Batı olarak parçalanmasından sonra sonra, Doğu Roma İmparatorluğu 4 Eylül 476'da, Batı Roma İmparatorluğu 29 Mayıs 1453'te çökmüş ve ortadan kalkmıştı.
Birinci Dünya Savaşı'ndan yenik çıkan Osmanlı İmparatorluğu 1918'de Müttefik Kuvvetlere teslim olmuş, "İstiklal harbi"yle kurtarılan topraklarda 1 Kasım 1922'de "Saltanatın ilgası"yla bilfiil son bulmuş, 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet'in kuruluşuyla ortadan kalkmıştı.
Silaha yatırıma devam
Erdoğan, "bu anlayışla savunma sanayi hamlelerimizi sürekli ileriye taşıyoruz." diyerek, silah ve silah sistemleri alanında yükselen yeni sermaye gruplarını övdü.
"2002’de sadece 56 firma varken, bugün bu sayı 3 bin 500’ü geçti. Savunma projelerinin sayısı son 22 yılda 62’den, yüzde 80 yerlilik oranıyla, bin 132’ye yükseldi. Büyüklüğü de 100 milyar doları aştı. Sektörün cirosu 1,1 milyar dolardan, 2023’te 15,5 milyar dolara çıktı." dedi
Erdoğan damadının hakim tekel konumunda olduğu "İHA-SİHA, elektronik harp ve savaş gemisi üretiminde dünyanın sayılı ülkeleri arasında" olduklarını iddia etti.
"2002 yılında 248 milyon dolar olan ihracatımız 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 29’luk artışla 7 milyar 154 milyon dolara ulaştı. 2024 hedefimiz olan 64,5 milyar doları yüzde 11 oranında aşarak yeni bir rekor kırdık. Geçen yıl uzay, hava, kara, deniz, elektronik harp ve ar-ge alanlarında birçok önemli projeyi hayata geçirdik." dedi ve Milli Savunma Bakanlığı Bütçesi kapsamında geçtiğimiz yıl TBMM'de tartışılarak muhalefetin ağır eleştirileriye karşılaşan yatırım planlarını tekrar etti.
AKP, silaha bütçe arayışında
DEM Parti'den 2025 bütçesine muhalefet şerhi: Bu bütçe ne emeği ne çevreyi koruyor
Enflasyon: Seneye inşallah
Erdoğan "TÜİK tarafından açıklanan son enflasyon verileri[nin] enflasyonla mücadelede doğru yolda oldu[klarını] teyit et[ttiğini], [...] enflasyon[un] aralıkta aylık bazda yüzde 1,03 olurken, yıllık bazda yüzde 44,38’e gerile[diğini], [...] senelik enflasyon[un] 2023 sonuna kıyasla 20 puan, 2024 Mayıs ayındaki zirve seviyesine göre 31 puan düş[tüğünü], enflasyonda düşüş trendi[nin] inşallah, 2025 senesinde daha da hızlanaca[ğını]" iddia etti.
Doğruluk denetimi
Bağımsız araştırma grubu ENAGrup Aralık 2024'te Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE) yüzde 2,34 arttığını 12 aylık artış oranının yüzde 83.40 olarak gerçekleştiğinin açıkladı.
ENAG Enflasyon hesaplamasında kullandığı madde sepetini açıklarken TÜİK madde sepetini açıklamıyor. TÜİK, sonuncusunu 4 Nisan 2022’de yayımladığı madde sepeti fiyat listesini bu ay da kamuoyuyla paylaşmadı.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), TÜİK’i bu konuda dava etmiş, Ankara 6. İdare Mahkemesi de 31 Mart 2023 tarihli kararında bilgi edinme hakkı çerçevesinde DİSK’in TÜİK'ten istediği bilgilerin işçi konfederasyonunun görevi gereği elinde bulunması gereken bilgilerden olduğuna hükmetmişti. TÜİK temyiz davasını da kaybetmişti.
(AEK)
