TCK, son kez Adalet Alt Komisyonu'nda
Kadın erkek eşitliğinin hayata geçirilmesinin Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik koşulları arasında yer aldığını hatırlatan Erbatur, "AKP, kadınların toplumsal hayata katılımını ve Türkiye'nin AB üyeliğini gerçekten istiyorsa, gereğini yapmalıdır" dedi.
Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) da bu hafta Adalet Alt Komisyonu'nda son kez gözden geçirildiğini de hatırlatan Erbatur, kadın örgütlerinin namus cinayetlerine ve bekaret kontrollerine ilişkin taleplerine dikkat çekti.
Namus cinayetleri ile ilgili Meclis Araştırması açılması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) önerge veren milletvekilleri arasında yer alan Erbatur, nitelikli insan öldürme maddesine namus saikiyle işlenen cinayetlerin de eklenmesini; bekaret kontrolü ve müstehcenlikle ilgili düzenlemelerin yeniden gözden geçirilmesini talep etti.
"Fiili eşitliği başaramadık"
"Anayasanın 10. maddesine ilişkin düzenleme, kadınların sorunlarını çözmekte yetersiz kalacak. Yine de, bu maddeye ve gerekçesine dayanılarak bazı değişiklikler yapılabilir" diyen Erbatur, Anayasa değişikliğine ilişkin taleplerini şöyle özetledi:
* Anayasa'nın 10. maddesinde, "Herkes kanun önünde eşittir" deniyordu. Hükümetin değişiklik önergesiyle, "kadın ve erkek eşit haklara sahiptir" fıkrası eklendi. Biz de buna, "Devlet, kadın ve erkek eşitliğini hayata geçirmeyi sağlamakla yükümlüdür" ibaresini ekledik.
* İkinci değişiklik önergemizle "devletin alacağı önlemlerin imtiyaz sayılmayacağı" eklenseydi, eksik temsil edilenler lehine olumlu ayrımcılık gerçekleşebilecekti. Kişi ve kuruluşların yorumuna fırsat bırakmadan, "fiili eşitlik" sağlanabilecekti. Cuma günü önergeyi tekrar edip yeni bir girişimde bulunacağız.
"Siyasi Partiler Yasası'nda 'kota' için çalışıyoruz"
"AKP, düzenlemenin kota için yeterli olacağını savunuyor" diyen Erbatur, Siyasi Partiler Kanunu'na yüzde 30 kota uygulaması getirilmesini isteyen bir Yasa önerisini, Anayasa çalışmaları tamamlandıktan sonra Meclis'e sunacaklarını söyledi.
Erbatur, "AKP'nin kuruluş programında, 'kadın-erkek eşitliğinin sağlanması için her türlü önlemin alınacağı yazıyor. AKP, programında samimiyse, bu yasa teklifini destekler" diye konuştu.
AKP, AB'ye üyelik isteminde samimiyse...
"AKP kadınların karar mekanizmalarına ve toplumsal yaşama katılmasını; Türkiye'nin AB'ye üyeliğini gerçekten istiyorsa, AB için temel şart olan düzenlemeleri en kısa zamanda gerçekleştirmeli" diyen Erbatur, AB müktesebatı uyarınca gerçekleştirilmesi gereken düzenlemelerden bazılarını şöyle sıraladı:
* Hamilelik süresince kullanılacak izinler, doğacak çocuğun bakımı, kadınları doğrudan ilgilendiriyor. İş Kanunu'nda yaptığımız değişiklikle, doğum iznini 14 haftaya çıkarttık. Aynı şeyi memurlar için yapamıyoruz. Yasa teklifimiz halen gündeme alınmıyor. Oysa AB normlarına göre, memur ve işçi kadınların hamilelik öncesi ve doğum izinlerini eşitlemek gerekiyor.
* KSSGM, 1990'da Türkiye'nin uluslar arası taahhütleri çerçevesinde, kadın politikaları geliştirmek amacıyla bir ulusal mekanizma olarak kuruldu. Ancak, KSSGM'nin yasal dayanağını oluşturacak Teşkilat Yasası, 14 yıldır çıkartılamadı. Bu, AB müktesebatına göre tamamlanması gereken, çok büyük bir eksiklik.
* Geçtiğimiz yıl Haziran'da çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla bir Teşkilat Yasası hazırladık, Plan ve Bütçe Alt Komisyonu'na aktardık. Komisyon olaya, "Erkek haklarını koruyan bir genel müdürlük var mı da kadınlar için kurulsun?" diye yaklaştı. Tasarı, geçtiğimiz Temmuz ayından bu yana, Plan ve Bütçe Alt Komisyonu'nda hasır altı edildi. (BB/EÜ)