Haberin İngilizcesi için tıklayın
*İktidar sermayeden taraf hakkını kullanıyor, sermayeden muaf tuttuğu vergileri alsa, emekçiler bu kadar ekonomik sorun yaşamayacak.
*Bütçedeki açığın yükünü yine emekçiler kaldırmış oluyor. Oysa iktidar bu durumu tersine çevirebilir.
Ekonomist Prof. Dr. Aziz Konukman, bugün Resmi Gazete’de yer alan yeni KDV oranlarını böyle yorumladı.
Karara göre, katma değer vergisi (KDV) yüzde 18 olan ürünlerde yüzde 20’ye, yüzde 8 olan ürünlerde ise yüzde 10’a çıkarıldı.
Karar kapsamında; Yargı, Noter, Vergi Yargısı, Tapu ve Kadastro, Konsolosluk, Pasaport, İkamet Tezkeresi, Çalışma İzni, Çalışma İzni Muafiyeti, Vize, Dışişleri Bakanlığı Tasdik, Gemi ve liman, İmtiyazname, Ruhsatname, Diploma ve Trafik harçlarını kapsayan 492 Sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı tariflerde yer alan maktu harçlara yüzde 50 oranında artış yapıldı.
Bu da yurttaşlar için yeni zamlar anlamına geliyor. Ekonominin daha da kötüye gideceği, yoksul kesimlerin bu artış oranlarından çok daha fazla etkileneceği ortada.
“İktidar harcama yetkisi almadan ilave harcama yapıyor”
Ekonomi gidişatının direkt olarak Cumhurbaşkanlığı sistemi ile “tek adam” rejimi ile ilgili olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Konukman, ekonomiyi politik güncel perspektifle yorumluyor.
“Ben başka bir konuya dikkat çekeceğim” diyerek konuşmasına başlayan Konukman, şunları söylüyor:
"Meclis, verdiği onay dışında bir harcama yapıyor şu anda. Cumhurbaşkanı Meclis’ten bir kanun teklifi sunup bir yetki almadan, harcama yetkisi almadan ilave harcama yapıyor.
"İlave bir harcama yetkisi almadan vergi topluyor ve bunları harcıyor.
"Bu detay 'bütçenin, ek bütçenin yükünü emekçiler taşıyacak' gerçeğini değiştirmiyor elbette. Ben ek bütçeyi savunalım anlamında söylemiyorum. Ama işin usulü bu.
"Bir de 5128 No’lu yasa var. Dünya Bankası'nın telkinleriyle bize geldi. Hep bütçemiz açıkla bağlanmıyor mu bizim? E niye ek bütçe denk olsun? Yani hani deve misali ya. Neren doğru? Benim zaten bütçelerim açık vermiyor mu? Bu ne demek biliyor musun? Ek ödenek artışına gidebilirsin ama gelir karşılığını göstermek şartıyla.
"Doğru olan ek bütçe yapılması"Torba yasanın 15.maddesiyle Anayasaya da aykırı bir şekilde cumhurbaşkanına ödenek ekleme yetkisi veriliyor. Deprem sırasında zaten bu yola, yayımlanan cumhurbaşkanlığı kararlarıyla başvurulmuştu. Stratejik bütçe başkanlığı deprem raporunda da bu ifade edilmişti. Oysa bunun yeri ek bütçedir. Meclis bu kararlarla baypas edilmiştir. Şimdi torba yasayla 5018'e aykırı bir şekilde bu yola yine devam edilmek isteniyor. İki yöntem de yanlış, doğru olan ek bütçe yapılması. | |
"Erdoğan iyi polisi oynuyor"
"Şimdi AKP yine ek bütçeye gitsin. Ama ek bütçenin vergilerini daha çok servetlerden alsın. Emekçilerden değil. Bu yükleri azaltsın. Sermaye kesiminin yükünü arttırsın.
"İkinci seçenek. Bütçenin açık vermesini kabul ederek Meclis’ten çıkarsın ek bütçeyi, o zaman aradaki fark ne olacak? Borçlanma, bazı zamlar yapılabilir o zaman. Yani kamunun ürettiği ürünlere zamlar yapılabilir.
İyi Polis – Kötü Polis yorumunu yapan Konukman şöyle devam etti:
"Bu torba yasayı hazırlayanlar kötü polis, bir anda emekliye ek zam yapacak olan Cumhurbaşkanı iyi polis olacak. Manşetler şöyle çıkacak. Son anda Cumhurbaşkanı müdahale etti ve emeklileri de rahata erdirdi. Senaryo bu. Emeklilere mutlaka bir düzenleme gelecek. Ve bunun da mimarı Tayyip Erdoğan olacak. Sanki öbür kanunu mecliste milletvekilleri hazırlıyormuş gibi. Hiç ilgisi yok."
Teklifleri noktasına, virgülüne kadar Tayyip Erdoğan hükümetinin hazırladığını belirten Konukman, "Tayyip Tayyip Erdoğan'ın tek adam rejiminin bürokratları hazırlıyor. Milletvekilleri değil" dedi.
Deprem sonrasıyla ilgili de yorum yapan Aziz Konukman şunları söyledi:
"Deprem oldu. Şimdi deprem olduysa, başka nedenlerden dolayı olağanüstü giderler ne oldu? Arttı. Yani senin Meclis’in o yasayı çıkartırken süreçte olmayan faktörler nedeniyle harcamaların artmak zorunda kaldı. Evet. Ne yapman lazım? Meclisten izin alman lazım. O ilave harcama için. İzin nasıl oluyor? Ödenek almakla oluyor. Ödenek nasıl alınıyor? Ek bütçeyle alınıyor. Peki ödenek alınırken gelirler de artırılıyor mu? Evet. Çünkü denk olmak zorunda bizim 518 No’lu yasaya göre. Gelirlerin arttırılmasının biricik kanalı da vergi artışları."
"Sanal refah"
Konukman sözlerini şöyle noktaladı:
"Aslında iktidar sermayeden muaf tuttuğu vergiyi alsa sorun çözülür. O zaman bu vergilere gerek kalmıyor.
"İktidar yine aslında tercihini sermaye lehine yapıyor. Emekçilerin aleyhine yapıyor. Bir tek motorlu taşıtlar vergisindeki servet vergisi hariç.
"O bir servet vergisi gerçekten ama artık o da tartışmalı. Niye? Herkesin arabası var. Aynı torba yasayla emekçilere kaşıkla verirken kepçeyle bu vergilerle geri alınmış oluyor. Bu bir tam algı yönetimi. Sanal refah yaratıp ondan sonra ilerliyor. Buna şey diyorum, bağırtmadan kaz yolma sanatı.
"Ek bütçe düzenlemesi olmadan bu vergilerin alınması meşru değil."
(EMK)