Aysel Öğüt, yeniden görülen Vartinis katliamı davası için yine uzun bir yol katederek Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya katıldı.
Ancak duruşmada yine sanık yoktu.
Katliamda aileden sağ kurtulan tek kişi olan Aysel Öğüt, her duruşma için Muş’tan kalkıp geldiğini ancak bugüne hiçbir gelişme olmadığını söyledi.
“Çok üzülüyoruz, elimizden bir şey gelmiyor”
Sanığın tutuklanmasına karar verilmesine rağmen bir türlü yakalanamadığını kaydeden Öğüt, bianet’e şu açıklamayı yaptı:
“Davayı uzatarak zaman aşımı süresinin dolmasını istiyorlar. Çok üzülüyoruz, elimizden hiçbir şey gelmiyor. Acaba bu duruşmada tutuklanır mı, yakalandı mı düşüncesiyle, hep bu üzüntüyle yaşıyoruz.
“Her duruşmada ısrarla Kırmızı Bülten çıkarılmasını istedik. Son duruşmada çıkartılmasına karar verildi ancak çok geç kalınmış bir karar, çok geç kalındı. Artık bulunacağına ve tutuklanacağına dair umudumuz yok. Eğer tutuklamak isteselerdi bulurlardı ve tutuklanırdı."
“İki küçük kardeşim bana ‘anne’ diyordu”
“Yeniden depresyon ilaçları kullanmaya başladım. İçimde bir umudum yok, her duruşmadan çok üzgün dönüyorum. Bu da beni çok yıpratıyor. İstemeden çocuklarıma da yansıtıyorum.
“Benim tek isteğim, ailemi katleden kişi, hatta bir kişi de değil, dört kişilerdi, o dört kişinin de tutuklanmasını istiyorum. En son bir sanık kaldı, o emretmiş. Biz de biliyoruz, köy halkı biliyor, herkes biliyor, Bülent Karaoğlu’nun emriyle bizim evimiz yakıldı.
“İçimden bir parça, ciğerimden bir parça gitti. Biz küçükken annemiz vefat etmişti. İki küçük kardeşim bana ‘anne’ diyordu. Onlara baktım, benim kardeşim değil, evladım gibilerdi.
“Sanığın ceza aldığını, tutuklandığını gözlerimle görüp kulaklarımla duymak için ayakta durmaya çalışıyorum. Bu dünyada en çok istediğim şey budur, ben sadece adalet istiyorum.”
Zamanaşımına 11 ay kaldı, Kırmızı Bülten çıkmadı
Vartinis davasının son duruşmasında sanık Bülent Karaoğlu hakkında Kırmızı Bülten çıkartılması için gerekli işlemlerin icrasına karar verildi.
Aysel Öğüt’ün avukatı, Muş Barosu Başkanı Kadir Karaçelik, Kırmızı Bülten’in hala çıkmadığını belirterek, “Dava zamanaşımına uğrayacak gibi görünüyor ama istenilirse tabi ki 48 saat içerisinde de bulunabilir” dedi.
Bir sonraki duruşma 8 Aralık’ta görülecek. Dava 3 Ekim 2023’te zamanaşımına uğrama tehlikesi ile karşı karşıya.
Kadir Karaçelik, bianet’e yaptığı değerlendirmede, Kırmızı Bülten’in, soruşturma ya da kovuşturma aşamasında veya kesinleşen bir mahkumiyet karşısında firari sanıkların yakalanması için etkili bir arama yöntemi olduğunu söyledi.
“Türkiye, firarileri 10 günde bulup getirebiliyor”
İnterpol’ün 194 ülkede örgütlenmesi olan uluslararası polis teşkilatı olduğunu ve Türkiye’nin de buna taraf olduğunu anımsatan Karaçelik, şu bilgileir verdi:
“Türkiye taraf olduğu için de bu ağ üzerinden aradığı şahısların bulunmasını talep edebilir, hiçbir yasal engel yok. Türkiye uluslararası operasyon yaparak, 10 gün içerisinde uzun süredir aranan sanıkları, şüphelileri, failleri yakalayıp getirebiliyor. Yakalanabilir yani.
“Zaten bizim Kırmızı Bülten talep etme amacımız da firari olan sanığın hareket alanını kısıtlamaya çalışmak ve yakalanmasını sağlamak. Biz defalarca bunu talep ettik ancak maalesef talebimiz karşılık bulmadı.
“Son mahkeme heyeti talebimizi haklı gördü, derhal o işlemlere başlanacağını söyledi. Kırmızı bülten için mahkeme Adalet Bakanlığı’na yazı yazar, Adalet Bakanlığı da Emniyet Genel Müdürlüğü’ndeki İnterpol Dairesi’ne yazar.
“Orada işlemler yerine getirildikten sonra söz konusu ülkelere difüzyon mesajı ya da kırmızı bülten çıkartılıp o ülkelerin bilgi ağına ulaştırılır ve şahıs oralarda da aranmaya başlar. Ancak gerekli işlemler henüz tamamlanmadı, Kırmızı Bülten kararının bu duruşmaya yetişeceğini sanmıyorum.”
“Dosya, cezasızlık kültürüyle karşı karşıya”
Dosyanın zaman aşımı süresinin dolmasına 11 ay kaldığını anımsatan Karaçelik, “Dava Yargıtay’da bozuldu ancak sanığın mahkemede dinlenmesi gerekiyor. Dinlenmeden hüküm kurulamaz. Davanın zaman aşımı tarihi 3 Ekim 2023. O zamana kadar bu şahsın yakalanması, beyanının alınması, hakkında karar verilmesi ve bu kararın kesinleştirilmesi gerekiyor. Bu olmadığı takdirde davanın zamanaşımından düşmesine karar verilecek” dedi.
Dosyadaki aşamaların istedikleri seviyede olmadığını, etkin bir kovuşturma yürütülmediğini vurgulayan Karaçelik, şöyle devam etti:
“Dolayısıyla bunun devamı niteliğinde olan aranma hali de maalesef bizim istediğimiz şekilde, etkin bir şekilde gerçekleştirilmedi. Şimdiye kadar cezasızlık kültürüne ilişkin bütün ipuçları bu dosyada önümüze çıktı, çıkmaya da devam ediyor.
“Yargıtay’ın bozması sonrası bizim ısrarla ‘Bu şahsı tutuklayın’ dememize rağmen taleplerimiz karşılık bulmadı, reddedildi, şahıs kaçıp gitti. Dava zaman aşımına uğrayacak gibi görünüyor ama istenilirse tabii ki sanık 48 saat içerisinde de bulunabilir.”
Yargıtay: Emri Yüzbaşı Karaoğlu verdi |
TIKLAYIN - Yargıtay Savcılığı: Dokuz Kişinin Yakıldığı “Vartinis” Etkili Soruşturulsun TIKLAYIN - Vartinis'te Dokuz Kişiyi Yakmakla Yargılanan Devlet Görevlilerine Beraat Muş, Vartinis’te 3 Ekim 1993’te aynı aileden yedisi çocuk dokuz kişinin evlerinde yakılarak öldürülmesiyle ilgili davada Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı etkili bir soruşturma ve kovuşturma yapılmadığını belirterek yargılanmanın yenilenmesi gerektiğini ifade etti. Yargıtay 1. Ceza Dairesi de katliamının sorumlusunun dönemin Hasköy İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Bülent Karaoğlu olduğunu tespit etti. Yargıtay, mahkemenin Karaoğlu hakkında verdiği beraat kararını “köyün yakılması emrini Yüzbaşı Karaoğlu vermiştir” diyerek bozdu. Bu kararın ardından davanın görülmesine, 21 Eylül’de Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinde başlandı ve Karaoğlu hakkında yakalama kararı çıkarıldı ancak karar halen infaz edilmedi. TIKLAYIN - “Vartinis Yakıldığından Beri, 23 Yıldır Bu Günü Bekliyordum” |
Vartinis'teki ev müze yapıldı |
2 Ekim 1993’te Muş’un Korkut ilçesine bağlı Vartinis köyünde yaşayan Mehmet Nasir Öğüt, Eşref Oran, Sevda Öğüt, Sevim Öğüt, Mehmet Şakir Öğüt, Mehmet Şirin Öğüt, Aycan Öğüt, Cihan Öğüt ve Cinal Öğüt askerlerce öldürüldü. Olay, Vartinis’in kuzeyindeki dağlık alanda gündüz meydana gelen çatışmada bir astsubayın yaşamını yitirmesinden sonra gerçekleşti. Hasköy İlçe Jandarma Komutanı, astsubayın cenazesini alıp Vartinis’in içinden geçerken aracı durdurup “Bu gece bu köyü yakacağım, başınıza yıkacağım” dedikten sonra birkaç el havaya ateş açıp ayrıldı. Gece saat 2-3 sıralarında beldeye özel harekatçı, komando ve yüzlerce askerle operasyon yapıldı. Nasır Öğüt’ün evi köyün merkezi yerindeki belediye binasına çok yakın mesafedeydi. M. Sıddık Öğüt’e ait evin önünde bir kişinin zafer işareti yaptığı iddiasıyla ev ateşe verildi. Görgü tanıklarının anlattıklarına göre o sırada evlerden sokaklara çıkanlar elleri yukarı kaldırılıp belediye binasının önünde toplatıldı. Yanan evin içinden çığlıklar gelmesi karşısında köy halkı kurtarmak için hareketlense de güvenlik güçleri izin vermedi. Evin içindeki anne, baba ve yedi çocuk diri diri yandı. Görgü tanıkları ifadelerinde, küçük çocukların pencere korkuluklarına tırmanmalarına rağmen evden dışarı çıkmalarına izin verilmediğine tanık olduklarını anlattılar. Nasır Öğüt’ün ağabey Eşref Öğüt’ün hak arama girişimleri, “aynı şeyi kendisinin de yaşayacağı” tehdidiyle karşılaştı. Aileden sağ kurtulan tek kişi olan Mehmet Nasır Öğüt’ün kızı Aysel Öğüt suç duyurusunda bulundu. Muş Cumhuriyet Başsavcılığı, evin PKK tarafından yakıldığını söyleyerek dosyayı kapattı. Aysel Öğüt’ün gücünü toplayıp 2003’te yaptığı ikinci suç duyurusu üzerine dosya yeniden incelendi, dava açıldı. Ancak dava “güvenlik gerekçesiyle” Muş’tan Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi’ne alındı, ilk duruşma 4 Aralık 2013’te görüldü. Sanıklar ilk ifadelerinde “olayı hatırlamadıklarını” ya da “yangını PKK’nin çıkardığını” söylediler. Olay tarihinde Hasköy İlçe Jandarma Bölük Komutanı olarak görev yapan Jandarma Yüzbaşı Bülent Karaoğlu, Hasköy İlçe Jandarma Komando Bölük Komutanı Piyede Kıdemli Üstteğmen Hanefi Akyıldız, Muş Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube Müdürü Şerafettin Uz ve Jandarma Başçavuş rütbesiyle Gökyazı Jandarma Karakol Komutanlığı görevini yapan Turhan Nurdoğan sanık olarak yargılandı. Tüm taleplere rağmen dava süresince tutuklanmadılar. “Kasten ev yakmak suretiyle birden çok kişinin ölümüne sebebiyet vermekten” yargılanan tüm sanıklar beraat etti. Vartinis’teki evin enkazı, 2012-2013 yıllarında Nusaybin Belediyesi’nin katkılarıyla müze yaptırıldı. |
(AO/AS)