2008'de Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nden (ODTÜ) mezun olan ve Almanya'da okumaya hazırlanan Hüseyin Edemir'in hayatı bir günde değişti. 31 Ocak 2010'da gözaltına alınan Edemir, şimdi tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Cezaevi'nde adaletin tecelli etmesini bekliyor.
Edemir, 8 Şubat Salı günü Beşiktaş Adliyesi'nde saat 10.00'da üçüncü kez mahkeme önüne çıkacak. Serbest bırakılması için imza kampanyası başlatıldı.
Hüseyin Edemir, ODTÜ Tarih bölümünden mezun olduktan sonra Türk-Alman Sosyal Bilimler Yüksek Lisans Programı'na tam burslu kabul edildi. Programın Ankara'daki birinci yılına devam ederken 31 Ocak 2010'da Genel Bilgi Tarama (GBT) kontrolünde gözaltına alındı. 1 Şubat 2010'da da "örgüt üyeliğinden" tutuklandı.
2001'de yapılan bir polis operasyonunda bulunan belgelerde adı geçtiği gerekçesiyle hakkında 2005'te soruşturma başlatılan Edemir hakkında 2009'da yakalama kararı çıkarılmıştı. Edemir, Devrimci Halk Kurtuluş Partisi/Cephesi (DHKP-C) üyeliğiyle suçlanıyor.
Eğitimine devam edemedi
Edemir, hakkındaki suçlamalar nedeniyle tüm burslarının iptal edildiğini söylüyor. Edemir, bu yıl yüksek lisans programının gereği olarak eğitimine Almanya'nın Berlin kentindeki Humboldt Üniversitesi'nde devam edecekti. Eğitimini tamamlayınca da Türkiye'ye dönüp Sevgi Göğülter ile nişanlanacaktı.
Nişanlanmasına saatler kala gözaltına alınan Hüseyin Edemir'in tutuklanmasına gerekçe olarak üniversite yıllarında katıldığı eylemler ve biri 11 diğeri 12 yıl önce Hollanda ve Belçika'da ele geçirildiği iddia edilen belgeler gösterildi.
11 yıl önceki belge, Gençlik adlı yasal derginin bürosuna yapılan baskında ele geçirildi. Edemir, bilgisayar kaydı olan bu belgelerin tahrifatlarla dolu olduğunu söylüyor. Edemir'e göre bu belgelerin sahte olduğu birçok uzman görüşüyle belirlendi. Edemir, hakkında şimdiye dek katıldığı demokratik eylemlerden dolayı açılan davalardan da beraat etmişti.
Hüseyin Edemir, tutuklandıktan sonra yüksek lisans programı sınavlarına girme talebinde bulundu. Ancak ODTÜ'ye gidip bu sınavlara girebilmesi için istenen ulaşım bedelleri ve personel giderlerini karşılayamadığı için eğitimine de devam edemedi.
"Adaleti gören oldu mu?"
Edemir, tutuklu bulunduğu zaman içerisinde üç ayrı cezaevinde kaldı. Önce Metris Cezaevi'ne götürülen Edemir, sonra Tekirdağ F Tipi Cezaevi'ne yollandı. 2011'in başında da Edirne F Tipi Cezaevi'ne götürüldü. Edemir, Meclis İnsan Hakları Komisyonu'na, savcılığa ve diğer bütün muhatap makam ve kurumlara yazdığı dilekçe ve mektuplara cevap alamadı.
Edemir, son mektubunda da "Yargılama sonunda beraat edersem kaybettiklerimin telafisini kim nasıl sağlayacak? Bu cevabı bekleyen benim gibi pek çok insanın olduğunu biliyorum. Hem kendim, hem de onlar için soruyorum. Adaleti gören oldu mu?" diye soruyor. (AS/EÖ)
* İmza kampanyasına katılmak için tıklayınız
