Haberin İngilizcesi için tıklayın
UNESCO'nun Dünya Mirası Geçici Listesi´ndeki varlıkları arasında bulunan ve 12 bin yıl öncesine ait tarihi eserleri bünyesinde barındıran Göbeklitepe´ye beton döküldüğü ortaya çıktı.
Dünyanın en eski tapınağında önemli bulgular edinilen kazıların başkanlığını yapan Klaus Schmidt'in eşi Çiğdem Köksal Schmidt Instagram hesabından tarihi alana beton dökülen görüntüleri paylaştı.
Göbeklitepe'nin yok edildiğini söyleyen Çiğdem Köksal Schmidt, fotoğrafların altına şunları yazdı:
"Benden başka kimsenin canı acımıyor mu? Burası Göbekli Tepe. Taze beton dökülen alanın yanıbaşında görülen F yapısı (Kaya tapınağı) adını verdiğimiz alan, üzerinde iş makinalarının eze eze bitiremediği alan da hemen bu neolitik döneme ait mimari kalıntıların üç metre ilerisinde, orada yüzeyde bir şey görmeyince altında da bir şey yok sanıyorlar ama orada da 15 cm. derinlikte anakaya üzerinde neolitik döneme ait izler var.
"SİT alanına beton dökmeyiz demişlerdi"
"2013 yılında başlayan ahşap yürüme yolu projesinin bir kısmını sökmüşler, neden , başka bir güzergah saptamışlarmış. Yeni saptanan güzergah tam da Klaus 'un ziyaretçi yoğunluğu yönelmesin diye ferah tuttuğu bir alanda. Eski tren yollarından kalma ahşaplarla yürüme yolunu aşağıdaki ziyaretçi merkezinin oraya kadar kesintisiz yapacağız, SİT alanına kesinlikle beton dökmeyiz, asfalt yapmayız demişlerdi Klaus hayatta iken.
"Ben 'tahribat' diyorum, onlar 'yol' diyor"
"Onun yapılmasını istemediği, Göbekli Tepe' yi tahrip edeceğini bildiği her şeyi koştura koştura yapıyorlar. Bu sabah Göbekli Tepe'yi ziyaret ettiğimde nasıl hızlı bir tahribat vardı anlatamıyorum.
"Ben 'tahribat' diyorum, onlar 'Doğuş yol yapıyor, proje böyle' diyorlar. Bir tane arkeolog, Bakanlık Temsilcisi, Müze görevlisi yok alanda. Bir arkeolog neredeyse çevre gezisi yaparken bile ancak Bakanlık Temsilcisi ile hareket edebilirken, ihale alan inşaat şirketlerine SİT alanlarında süresiz dolaşım ve ne istersen onu yap izni mi veriliyor?"
12 bin yıllık tarihi varUrfa'ya 15 km. uzaklıkta olan bu arkeolojik site üzerinde yapılan çalışmalar sonucu ortaya çıkan sonuçlara göre, Göbeklitepe günümüzden tam 12 bin yıl önce inşa edilmiş. Göbeklitepe'de bulunan henüz sadece altı tanesi gün ışığına çıkarılmış, toplam 20 adet olduğu belirlenen bu üzeri açık yapıların dini amaçlı yapılmış olduğu biliniyor, yani bu yapılar dünyanın ilk tapınakları. Taş devrinden kalma bu tapınakların yapılış biçiminde ortak bir özellik göze çarpıyor, T biçiminde sütunlar ile çevrilmiş bu tapınakların merkezinde iki T biçiminde sütun karşılıklı olarak yer alıyorlar. Arkeologlar boyları 3 ila 6 metre arasında değişen bu T biçimindeki sütunların stilize edilmiş insan tasvirleri olduğunu düşünüyorlar. Bunun sebebi T biçimindeki sütunlarda görülen kol ve el tasvirleri. Ayrıca bu sütunlar üzerine işlenmiş hayvan tasvirleri ve soyut semboller var. Boğa, yaban domuzu, tilki, yılan, turna ve yaban ördekleri en sık görülen hayvan tasvirleri. Taşlar üzerine kazılan bu hayvan tasvirlerinin yanında üç boyutlu kabartma şeklinde yapılan başka betimlemeler de bulundu. Bunlardan en önemlisi T biçimindeki sütunun yan tarafından aşağı doğru iner biçimde tasvir edilen aslan kabartması. Göbeklitepe'nin günümüze bu denli mükemmel olarak korunmuş şekilde kalması da arkeologları şaşırtan bir diğer konu. Yapılış yılından yaklaşık bin yıl sonra onlarca ton toprak ve çakmaktaşları ile tamamıyla gömüldüğü bilinen Göbeklitepe'nin niye gömüldüğü de cevabı bilinmeyen sorular listesinde yer alıyor. Stilize edilmiş insanları tasvir eden T biçimindeki sütunların ağırlıkları 40 ila 60 ton arasında değişiyor. İlkel el aletlerinden başka bir aletin olmadığı bu dönemde sütunların nasıl taşındığı ve dikildiği arkeologlar tarafından henüz çözülemedi. İnsanlığın avcı toplayıcı döneminde yerleşim ve tarım kavramlarından çok uzak olduğu 12 bin yıl öncesinde bu yapıların nasıl tasarlandığı sorusu da henüz cevaplanmadı. Belki tüm bu sorular cevap bulduğunda insanlık tarihi yeniden yazılacak. *Kaynak: www.gobeklitepe.com |
(PT)