Hatay Antakya’da 10 Eylül’de hayatını kaybeden Ahmet Atakan’la ilgili bianet’e konuşan Hatay Tabip Odası Başkanı Dr. Selim Matkap, “Görüntü çıktıktan sonra ailenin de benim de yüksekten düştüğüne dair pek bir şüphemiz kalmadı. Niye düştüğü, savcılığın yürüteceği soruşturma sonucu açığa çıkacaktır” diyor.
Atakan’ın ölümünün ardından Hatay Devlet Hastanesi’nde yapılan ön otopsiye giren ve olay yerinde de incelemelerde bulunan Dr. Matkap, Hatay Valiliği’nden 10 Eylül sabahı yapılan “Elde edilen ilk verilere ve bilgilere yüksek bir yerden düşmüş olabileceği değerlendirilmektedir” açıklamasına, bianet'e yaptığı açıklamada tepki göstermişti:
“Atakan’ın vücudunda yüksek bir binanın üzerinden düştüğünü ispatlayan bir bulguya rastlamadık. En önemli iki bulgu var: Birisi akciğerlerde kanama, diğer kafa travması. Kafasında künt travma olarak tabir edilen çökme kırığı ve morarma vardı. Ölüm sebebi bunlardan biri. Bunlarla ‘yüksekten düştü’ diye açıklama yapılamaz.”
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan Savcı İbrahim Savaş, Dr. Ali Eren ve Dr. Ayşegül Bilen imzalı otopsi tutanağında da "ölümün, künt genel beden travmasına bağlı etraf ve kafa kemiği kırıklarıyla birlikte omurilik kopması, beyin kanaması ve iç organ yaralanmasına bağlı iç kanama sonucu meydana geldiği" ifade edildi.
"Valiliğin açıklama yetkisi yoktu"
Matkap bugünkü açıklamasında da şunları söyledi:
“Raporda batın içi kanama, omurilik kopması deniyor. Bu bulgular yüksekten düşmede de görülebilir ama araç çarpmasında da olabilir. Biber gazı sıkılmış, akrep gelip çarptı denseydi de benzer bulgular çıkacaktı. Yerel televizyonun görüntüleri ortaya çıktığında, daha somut ve inandırıcı bir delil ortaya çıkmış oldu.”
“Valiliğin, ‘yüksekten düştü’ açıklamasının ise bu rapora dayandırılarak yapılamayacağını söylemiştim. Yüksekten düşmeyi ortaya koyan bir bulgu yoktu. Ön raporda ise yüksekten düşmede de görülebilecek bulgular var ama sadece yüksekten düşmeyi tanımlayacak bir lezyon görmedik. Ta ki görüntüyü izleyen dek.”
“Ancak ben ilk itirazımı devam ettiriyorum, onda bir değişiklik yok. Valiliğin bu konularda açıklama yapma hakkı ve yetkisinin olmadığını düşünüyorum.”
“Ne zaman savcılık gerekli soruşturmayı yürütüp, Adli Tıp’tan aldıkları kanıtları toplar ve görgü tanıklarının ifadelerini alıp bir iddianame koyar ortaya, mahkeme sürecinin ardından bir karar varılır. Valiliğin kendini mahkemenin yerine koyup ‘yüksekten düşmüştür’ diye açıklama yapması, bilginin doğru olmasına rağmen yönlendirme izlenimi veriyor.”
“Görüntü çıktıktan sonra ailenin de benim de yüksekten düştüğüne dair pek bir şüphemiz kalmadı. Niye düştüğü, savcılığın yürüteceği soruşturma sonucu açığa çıkacaktır.”
Kendisiyle ilgili bazı basın organlarında çıkan “provakatör doktor” haberlerine de tepki gösteren Dr. Matkap, “İnsanlar birinin neyi anlatmaya çalıştığını, meramını değil de kendi bulunduğu kampın hissiyatını yansıtmak peşinde” diye konuştu.
Matkap, “Ben kendimce doğruları söylemeye ve olayın aydınlatılması için iyiniyetle çaba göstermeye devam edeceğim” diyor.
“Çok fazla gaz bombası atıldı”
Polis müdahalesi sırasında mahallede bulunan Sendika.org Hatay Muhabiri Özge Sapmaz da şunları anlattı:
“Mahalleye akreplerle girilmişti, çok fazla gaz vardı, göz gözü görmüyordu. O sırada başka biri yaralandı, onu araca bindirdikten sonra Ahmet’in yaralandığı haberi geldi. Düştüğü yerde aşırı derecede gaz bulutu vardı.”
Düşme iddialarıyla ilgili de şunları söyledi:
“Bulunduğu yerde aşırı derecede gaz bulutu vardı, bununla ilgili çelişkili iddialar var. Örneğin düşme görüntüsü olduğu iddia edilen kamera görüntülerinde çok fazla gaz yok ama biz oradayken gazdan göz gözü görmüyordu.”
“Olaydan hemen önce yanında olanlar Ahmet’in sokakta, pastanenin önünde olduğunu söylüyor, o kadar kısa sürede dama çıkmasının imkansız olduğunu ifade ediyorlar. Başka bir arkadaşı ise apartmanın çatısından girdiğini gördüğünü söylüyor.”
“Ahmet’in düştüğü söylenen beş katlı bir apartman. Hemen yanında Ahmet’in son görüldüğü pastane var, arkadaşları onu en son bir katlı olan pastanenin önünde görmüş.” (AS/HK)