Baro bakanlığa verdiği dilekçede söz konusu görüşmeye ilişkin şu noktalara açıklık getirilmesini istedi:
* Odada bulunan iki kişinin görevi ne?
* Dink'ten bir takım belgeler istenmesine rağmen neden bu belgelerin incelenmedi?
* Vali yardımcısının neden iki kişiyi kendisinin yakını olarak tanıttığı ve hangi görev ve yetkilerle bu kişiler önünde Dink'le görüştü?
"Sayın 2. Mesrob'a yönelik baskı ve tehdit konusunda merhum Dink ile bilgi alışverişinde bulunulması tarafımızdan anlaşılamamıştır" diyen Ankaro Barosu neden Hrant Dink'in bilgilendirildiği sorusunun da yanıtlanmasını istedi.
Hrant Dink 12 Ocak'ta Agos gazetesinde yayınlanan "Neden Hedef Seçildim" başlıklı yazısında, "Sabiha-Hatun'un sırrı" yazısı nedeniyle İstanbul Valiliği'ne çağırılarak vali yardımcısı ile odada bulunan iki kişi tarafından "Sizin yazdığınız bazı yazılardan, her ne kadar üslubunuza katılmasak da, niyetinizin kötü olmadığını anlayabiliyoruz, ancak herkes bunu böyle anlamayabilir ve toplumun tepkisini üzerinize çekebilirsiniz" diyerek tehdit edildiğini anlatmıştı.
Baro dilekçesinde, konuya ilişkin olarak açıklama yapan İstanbul Valisi Muammer Güler'in, 24 Şubat 2004 tarihinde gerçekleşen görüşmeyi doğruladığı, ancak bu görüşmede bir tehdit değil, uyarının söz konusu olduğunu; Ermeni Patriği 2. Mesrob'a yapılabilecek olası baskı ve tehdit konusunda bilgi alışverişinde bulunulduğunu aktardığını da hatırlattı.
İHD'den İstanbul Emniyet Müdürü Cerrah'a suç duyurusu
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi de, 30 Ocak Salı günü Dink cinayetindeki ihmali ve sonra sergilediği tutum ve sarf ettiği sözler nedeniyle İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah hakkında suç duyurusunda bulunacağını açıkladı.
İHD yaptığı yazılı açıklamada, gazeteci Hrant Dink'in, güpegündüz İstanbul'un göbeği olan Şişli'de Genel Yayın Yönetmeni olduğu Agos gazetesinin önünde silahlı saldırıda öldürüldüğünü hatırlattı; "Defalarca ölümle tehdit edilmesine, mahkemeler ve gazetenin önünde nefret dolu gösteriler yapılmasına rağmen hiçbir güvenlik önlemi alınmayarak adeta cinayete davetiye çıkarıldı" dedi.
Cinayetten sonra da İstanbul Emniyet Müdürünün sergilediği tutum ve sarf ettiği sözlerin, adeta bu cinayeti meşrulaştırmaya çabalar nitelikte olduğunu ifade eden İHD, bu cinayette aylar hatta yıllardır süren ölüm tehditlerine rağmen gerekli önlemleri almayan ve "örgüt yok, bu cinayet milliyetçi duygularla yapılmış" gibi ifadelerle cinayeti meşru göstermeye çalışan Cerrah hakkında İstanbul Adliyesi'nde suç duyurusunda bulunacağını bildirdi.
İHD, 30 Ocak Salı günü saat 13.30'da yapılacak suç duyurusu başvurusuna duyarlı tüm kurum kuruluş ve kişileri davet etti.(KÖ)
