Seçilere iki hafta kala gazetecilere yönelik baskı artarak devam ediyor. Diyarbakır'da 25 Nisan sabahı yapılan baskında 10 gazeteciden 4'ü 27 Nisan'da tutuklandı, 6 gazeteci ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
25 Nisan operasyonundan 4 gün sonra bu sabah da Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu, Mezopotamya Ajansı editörü aynı zamanda bia çocuk kitaplığı editör ve yazarı Sedat Yılmaz le eşi Selma Yılmaz bu sabah evlerine yapılan polis baskınıyla gözaltına alındı.
TIKLAYIN-Gazeteciler Yılmaz ve Müftüoğlu gözaltında | 24 saat görüş yasağı getirildi
"Tüm baskılar 14 Mayıs'a işaret ediyor"
DFG Genel Sekreteri Cuma Daş, baskınları bianet'e değerlendirdi. Gazetecilere yönelik baskının seçimden bağımsız düşünülemeyeceğini vurgulayan Daş, kamuoyunun tepkisizliğine dikkat çekti:
"25 Nisan’dan beridir adliye koridorlarında sabahlarken bu sabah da Dicle ve Sedat gözaltına alındı. Sedat ve Dicle'nin gözaltına alınma nedenine dair henüz bir bilgi edinemedik, dosyaya kısıtlılık kararı getirildi. Sadece Ankara'ya götüleceklerini biliyoruz.
"Bugün ve 25 Nisan’da yapılan operasyona bakıldığında tüm oklar 14 Mayıs’ı gösteriyor. Buradan geçecek haberleri engellemeye çalışıyorlar. Seçim günü yaşanacaklar haberleştirilmesin istiyorlar, aslında bu seçim güvenliği açısından da büyük bir tehdit barındırıyor. Gazetecilerin gözaltına alınmasının ne kadar ciddi sonuçları olacağını kamuoyu görmek istemiyor. Seçim günü bu gözaltı ve tutuklamaların yansımasını hep birlikte göreceğiz."
TIKLAYIN-"Kürt gazeteciler, devletin 'yok' dediği bir halka 'var' dediği için hedef"
"Dün gösterilmeyen dayanışma bugün gösterilsin"
16 Haziran 2022'de tutuklanan 16 Kürt gazeteciyi hatırlatan Daş, şöyle devam etti: "2022 Haziran ayında 16 arkadaşımız tutuklandığında da biz yine bu baskıların seçime yönelik olduğunu söylemiştik fakat gazeteci örgütlerinden, sendikalardan ve kamuoyundan yeteri kadar destek görmedik.
"'Susma susarsan sıra sana gelecek' demiştik, ama kimse bu sesimiz duymak istemedi. Dün örülmeyen dayanışmanın bugün örülmesi gerekirken bugün de o desteği ve dayanışmayı görmüyoruz.
"Gazetecilerin gözaltına alınması ve tutuklanmasına sayısal olarak bakmamak gerekiyor bir gazeteci bile gözaltına alındığında ses çıkmadığında ertesi gün sayı 5'e çıkıyor, bir sonraki gün 10 oluyor. Görünen o ki, çeperi genişletecekler. Artık ses çıkarma zamanı, saldırıların en büyük panzehiri dayanışmadır, dayanışma büyütülmeli. Aksi halde bu sessizlik baskıların önünü açıyor."
(RT)