1938 Dersim harekatında ailesini yitiren Ali Akgün'e sürgün sonrası Tunceli Valiliği'nce verilen "Aile üyelerinin imha edildiği..." yazılı zabıt, bugün ilk Dersim davasının resmi dayanağı oldu.
"...Hüseyin Altıntaş'ın nüfus hane kayıtlarında adı yazan Hüseyin karısı Humar ve Hüseyin evlatları Humar'dan doğma Elif, Mehmet, Hadice, Ahmedi, Suzan, Alicemal, Hetip, Emine'nin 1938 harekâtında imha edildiği ve aile reisi Hüseyin Altıntaş'ın da 952 yılında öldüğü, haneden yalnız Ali Akgün'ün sağ kaldığı anlaşılmak gereği düşünüldü."
72 yıl sonra mahkemeye taşındı
Tunceli Valiliği, 27 Ağustos 1955'te toplandığında, 'haneden sağ kalan' Ali Akgün'ün, sürgün olduğu Kütahya'dan Tunceli'ye dönüşünü bu zabıtla karara bağlamıştı. Ancak o gün geri dönüş için yazılan bu ifadeler, bugün 'Dersim Katliamı'nın ilk resmi itiraflarından biri oldu.
Radikal gazetesinden İsmail Saymaz'ın haberine göre Ali Akgün, bu zaptı kanıt gösterip 10 yakınını yitirdiği kıyımı 72 yıl sonra yargıya taşıdı. Dönemin jandarma erleri ve yetkilileri hakkında 'insanlık karşı suç işlendiği' iddiasıyla suç duyurusu yaptı.
Tunceli'de yaşayan emekli memur Hüseyin Akgün, 22 Nisan'da avukatı Hüseyin Aygün aracılığıyla Nazimiye Savcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Bu dilekçenin şüpheliler hanesinde, "Dersim Harekâtı'na katılan jandarma birlikleri ve yetkilileri" yazıyor.
"Suç" hanesinde ise 'Plan dahilinde siyasi, felsefi veya dini saiklerle bir toplumsal grubun tamamen veya kısmen yok edilmesi amacıyla 10 kadın ve çocuğun öldürülmesi' ifadesi bulunuyor. Hüseyin Akgün, kendi iddiasıyla, "Dersim 38"de yitirdiği 10 akrabasının hesabını tam 72 yıl sonra soruyor.
Aygün: Yaşananlar insanlığa karşı suç
Ali Akgün'ün oğlu Hüseyin Akgün, şimdi bu zabıt tutanağını suç duyurusuna ekleyip geçen 22 Nisan'da Nazımiye Savcılığı'nda şikâyetçi oldu. Bu aynı zamanda "Dersim 38" ile ilgili açılan ilk dava anlamına geliyor. Avukatı Hüseyin Aygün, yaşananların "insanlığa karşı işlenen suçlar" kategorisine girdiğini, dolayısıyla zamanaşımının bu davada işlemeyeceğini söylüyor.
Avukat Hüseyin Aygün, davanın 'Dersim 38' ile yüzleşebilmek için iyi bir fırsat olduğunu da düşünüyor:
"Dersim dosyası hukukçularca yürütülebilir. Buna uluslararası hukuk ve soykırımla ilgili sözleşme fırsat veriyor. Türkiye'de geçmişteki acı olayları hatırlama dalgası var. Dilerim, bu dosya bu yüzleşmeye hizmet eder."
Ölüm tarihi: 0/0/1938
Hukukçu Aygün iki şikayetini de, 86 yaşındaki müvekkili Efo Bozkurt adına bugün Hozat Cumhuriyet Savcılığı'na yapıyor.
İddiaya göre Bozkurt Ailesi, Hozat'ın Çaytaşı köyünde yaşanan Efo Bozkurt'un Kurtuluş Savaşı gazisi olan 43 yaşındaki babası Keko, annesi Kuhari, ablaları 16 yaşındaki Havi, 12 yaşındaki Eyti, altı yaşındaki Besi, erkek kardeşleri dört yaşındaki Mehmet, iki yaşındaki Niyazi jandarmalarca kurşuna dizildi. Efo Bozkurt, kıyımdan kaçarak ve yaralı halde kurtuldu.
Bozkurt'un üç kardeşinin ve Altıntaş Ailesi'nin altı çocuğunun ölüm tarihi olarak, nüfus kütüklerinde, '0/0/1938' yazıyor. (EÖ)