bianet, 17 Ağustos 1999 depreminin yıldönümünde, İstanbullulara depreme karşı kendilerini güvende hissedip hissetmediklerini, hazırlıklarını, beklentilerini sordu.
Ziya Er (33, güvenlik görevlisi)): Hazırlığım yok, faydası olacağını düşünmüyorum. Çocuklarımızı eğitiyoruz. Mobilyalarımızı sabitliyoruz. El feneri bulunduruyoruz çantalarımızda. Ama bunların hepsi ufak bireysel çabalar. Oturduğumuz ev sağlam değil, eski bina. Çocuklarım yeni binalarda eğitim alıyorlar bu nedenle güvende olduklarını düşünüyorum. Belediyeler eğitim veriyor ama halk çok ilgisiz davranıyor.
Ebru Maltepe (48): Herhangi bir hazırlığım yok. Evimin sağlam olup olmadığını da bilmiyorum. Yeterli önlemin alındığını düşünmüyorum. Neler yapılması gerektiği konusunda bir öneri sunamam, bundan anlayan kişiler yapmalı bunu.
Kemal Erdem (25): Özel bir önlemim yok. Evimin ve tanıdıklarımın güvende olduğunu düşünüyorum, hepimiz yeni binalarda yaşıyoruz. Türkiye'de yeterli önlem alınmıyor. Binalarda güçlendirmeler yapılmalı. Suç belediyelerin. Çarpık yapılaşma var, altyapı yok. Rant için, çıkar için insanlar kurban oluyor. İnsanların ilgisizliği de cabası.
Sabriye Dilek (35, mutfak çalışanı): Deprem allahtan gelir, hazırlığa gerek yok. Deprem olunca kaçacağız. Evler güvenli değil, hemen yıkılır. Önlem alınmıyor, ama insanlar ilgisiz, tepkisiz. Devletten beklentim yok, insanlar birbirlerine yardım etmeli.
Ali Özdağ, 56 (sinema işletmecisi): Deprem doğanın kanunu. Hiçbirimiz güvende değiliz. Oturduğumuz binalar çok eski, ama daha sağlamlar. Önlemlerle ilgili bilgim yok. Belediyeden talebim de yok. Hükümet zaten sadece cebini doldurmakla meşgul. İstanbul deprem olursa biter. Sıfır önlem çünkü. Rant için evler yumuşak zeminlere yapılıyor. Avcılar örneği duruyor önümüzde. Binaları yapanlar bilgili değil. Eskiden daha sağlam yapılar vardı. Şimdikiler her şeyden çalıyor. Kum falan kullanıyorlar.
Sibel Kılıç (45): Hazırlıklı değilim. Çocuklarımın da güvende olmadıklarını düşünüyorum. Eski bir binada yaşıyoruz zaten. Hazırlıklar bireysel. Devletten beklentim en kısa zamanda binaların güçlendirilmesi. Belediye ne yapabilir ki? Kişilerin çabaları önemli. Mesela yıkım zorunluluğu getirilebilir.
Sema Ok (50, sahaf): Hazırlıklı değilim. Evim güvenli. Türkiye'de yapılan hazırlık varsa halka duyurulmalı. Deprem anında gideceğimiz yerler belirlenmeli, örneğin her sokağın başına o sokaktakilerin deprem esnasında nereye gideceğinin bilgisi tabela halinde asılabilir. Gerisi zaten bireysel önlemler.
Serkan (soyadının yayınlanmasını istemiyor, 35, esnaf): Çok hazırlıksız değilim. Ne yapmam konusunda bilgi sahibiyim. Şu anda altı senelik yeni bir binada yaşıyorum. Yeterince önlem alınmıyor. Basında bilgilendirme gerekiyor. Okulda, kamu kuruluşlarında, özel şirketlerde eğitimler verilmesi şart. Her yere tabelalar asılmalı.
Kevser Yavuz (35, seyahat acentesi çalışanı): Hazırlığım yok ama evimin deprem yönetmeliğine uygun olduğunu biliyorum. Çalıştığım yer de öyle. Eğitimliyiz bu konuda. Bana göre devlet her şeyi yapıyor, yeterli bilgilendirme yapılıyor ama insanlar çok tembel. Her şeyi allaha bağlıyorlar. Televizyonda yeterli bilgilendirme var, deprem sigortaları yapılıyor. Devlete topu atmak kolaycılığa kaçmak. Bence bu deprem konusu referandumdan çok daha önemli.
Derya Salgar (40, seyahat acentesi çalışanı): Hazırlığım yok. Eskiden çanta hazırlıyorduk. Zamanla vazgeçtik. Evimin sağlam olup olmadığından emin değilim. Önlem alındığını düşünmüyorum. Okullar, hastaneler hızlı bir şekilde güçlendirilmeli. Belediye özel mülkleri güçlendirmeli.
Serdar Dursun (56, inşaat ustası): 17 Ağustos daha tazeyken hazırlık yapıyorduk ama zamanla vazgeçtik. Evimiz eski yapı, temeli sağlam. Belediyeyle görüşülmedi. Apartman sakinlerimiz ilgisiz. Daire olarak tek başına bir şey yapılamıyor. Türkiye'de önlemler yetersiz. Belediyelerin yapacağı en önemli şey kontrol, destekleme. Kolonların güçlendirilmesi gerekiyor. Bunlar biraz da ekonomiye bağlı.
Selim Mumcu (49, sahaf): Binamızı sağlamlaştırmak için birtakım yerlere başvurduk ama hiçbir yerden yanıt alamadık. Biz bilinçliyiz ama elimiz kolumuz bağlı kalıyor. Devlet yetkilileri çok ilgisiz. Evimizde hazırlığımız yok. Kendi binamızın yıkılmasından korkmuyoruz ama çevre binaların üstümüze yıkılmasından korkuyoruz. Bana göre, daha inşaat esnasında denetimler yapılmalı. Depremden daha önemli olan şey, binaların yapısı. (EK-SA/TK)