Başbakan Ahmet Davutoğlu, son başkanlık sistemi tartışmalarını doğru bulmadığını ancak başkanlık sisteminin halkı temel alan yeni bir anayasaya dayanması durumunda hiçbir zaman otoriterliğe yol açmayacağını iddia etti.
Dün akşam Kanal 7’de İskele Sancak programına katılan Davutoğlu, başkanlık tartışmalarının yanı sıra Bank Asya, Gülen Cemaati ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın milletvekilliği adaylığı hakkında da konuştu.
Başkanlık
“Seçilmiş cumhurbaşkanı gerçeğinden sonra öncelikli olarak başkanlık sistemini konuşmak gerek.
“Yeni anayasada mekanizmalardan önce değer ve ilkeler önemli. Yeni bir anayasa, kısa, öz, millete güvenen, insanı öne çıkaran, hiçbir kısıtlayıcı hüküm taşımayan, insan haklarını önceleyen maddeler olmalı. Şu anki anayasamız insanı değil devleti hedef alıyor.
“Kampanyamızda ana unsur yeni anayasa olacak. Son tartışma ortamını psikolojisini doğru bulmuyorum.
“Öyle bir Anayasa olmalı ki halka güveni yansıtmalı bu anayasa bunu yansıtmıyor. Başkanlık sistemi buna dayalı olursa hiçbir zaman otoriter olmaz. Biz başkanlık sistemi derken bir kişinin bütün yetkiyi kullandığı sistemi söylemiyoruz.
“Sistemi tartışırken önce bir kaç şey sormamız lazım, bu kişisel bir mevzu değildir. Sistemi bir kere kurduğunuzda 50 yıl 100 yıl sürmesi gerekir. Mesele, öyle bir sistem kuralım ki hem ülkenin ihtiyaçlarına cevap versin hem de temel siyaseti kültürü yansıtsın.
Bank Asya
“Bank Asya hukuki bir karardır, talimatla yönlendirilen siyasi hiçbir boyutu yoktur. Hukuki kriterler herkes için her marka için geçerli olan kriterlerdir.
“BDDK herkesten istediği imtiyazlı ortakların bilgilerini istiyor, süre veriyor, 185 ortaktan 63’ünün ismi veriliyor, onlar da eksik, yani karanlık, gölge altında bir hisse var. 63 hisse yüzde 37’ye tekabül ediyor.
“185 ortağın ismi verilse de BDDK bu kararı aldıysa tartışılır, ama verilmedi, hem bir şeyler saklanıyor hem tasarruf sahiplerinin hakları ihlal ediliyor.
Cemaat
“Niye dini cemaat mahiyeti taşıyan bir grubun bankası var, savcısı, hukuku, medya ayağı var. Bu faaliyetleri herkes yapabilir ama koordineli bir şekilde toplum hayatına kendi istediği düzeni getirmeye yönelik bir hedef doğrultusunda yapılıyorsa bu kabul edilemez.
“Dini faaliyeti bürokratik, ekonomik faaliyete dönüştürüp siyasi bir gündem dayatmak çizgi dışına çıkmaktır, bu da diğer kesimleri rahatsız eder, buna izin verilmez.
“Fethullah Gülen’in pasaportunun iptali hukuk içinde yapıldı. Ceketinin bile olmadığını söyleyen, orada inzivada olduğunu söyleyen bir kişi niye New York Times’a yazı yazar, niye ülkesini şikayet eder, bu ülkeden, bu hükümetten iyilik dışında ne gördü?
Hakan Fidan
“Hakan Fidan benim akademik hayatımdan beri tanıdığım bir arkadaşımızdır. Ve nihayet MİT müsteşarı olarak da çok yakın çalıştığımız bir insan.
“Hakan Bey hepimizin takdirini kazanmıştır. Yiğittir. Hangi görevi alırsa hakkını verir ve bu memlekette de her görevde çalışabilir. Ne olursa olsun bulunduğu yerin hakkını verir.” (EKN)