Fotoğraf: Saliha Yayla
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun (KCDP) kapatılmasına yönelik 13. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan davanın 3'üncü duruşması bugün Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi 13. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görüldü. Duruşma, büyük salon olduğu için 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nin salonunda görüldü.
Davada katılma taleplerinin tamamı reddedilirken bir sonraki duruşma 13 Eylül'de görülecek.
Duruşmayı, Hollanda, Fransa başkonsoloslukları ve İrlanda büyükelçiliklerinden gelen görevliler ve erkek şiddeti ile öldürülen kadınların aileleri de takip etti.
Aileler: Platformumuzu kapatmayın
Duruşmada konuşan Avukat Burcu Uçuran şöyle dedi:
“Geçen celse müdahillik talebimiz geçen sefer kabul edilmedi. Bu celse kabul edilmesini istiyoruz. Eğer kabul edilmezse de bunun
Ne olmuştu ? Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği’nin “kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet yürüttüğü” gerekçesiyle feshi isteniyor. 2010'dan bu yana kadına yönelik şiddete karşı durmak, kadın cinayetlerini durdurmak için mücadele eden, şiddet verisi tutan ve LGBTİQ+’ların haklarını arayan derneğe 13 Nisan 2022’de kapatma davası açıldı. |
nedenini bildiren bir gerekçe sunulmasını istiyoruz. Davanın reddini istiyoruz.”
Teyzesi erkek şiddeti sonucu öldürülen Saadet İrem Karlıdağ şöyle dedi:
“Teyzem benim gözümün önünde öldürüldü. Teyzem öldürülmeden önce uzaklaştırma kararımız vardı faydasını görmedik, sesimiz duyulmadı. Sonrasında platformla tanıştık ve sesimiz duyuldu. Her zaman yanımızdaydılar, biz de onların yanındayız. Platformumuzu kapatmayın. Davaya katılma telebimiz var.”
Nevabahar Sayın’ın annesi Sırma Hande Midilli Sayın da şöyle dedi:
“Benim kızım doğduğu hastanede -sakat bırakıldı. On yıldır davası devam ediyor. Sahte raporlar ortada olduğu halde davamız sonuçlanmıyor. Kızımın yaşam hakkı ve eğitim hakkı gasp edilmiş durumda. Platform yıllardır benim yanımda. Biz bu davayı kabul etmiyoruz.”
Damar: Biz de onların yanındayız
Ankara’da erkek öğrencisinin öldürdüğü akademisyen Ceren Damar’ın babası Mustafa Damar tanık olarak konuştu. “Onlar bize destek oldu. Ben de vatandaş olarak onlara destek vermem gerektiğini düşündüm” dedi.
Mahkeme başkanı “Dernek yöneticilerini tanıtır mısınız?” diye sordu.
Damar, “Evet var” dedi.
"Öldürülen kadınlar platform yüzünden öldürülmedi"
Daha sonra tanık olarak Figen Yetişkin konuştu, “Kızım polis kapıdayken öldürüldü. Ben çok kötü bir şekildeydim, platform bana ulaştı. Ben onlardan 16 mahkeme boyunca destek gördüm. Bana avukat sağladılar. Ben onların hukuksuzluğun görmedim. Hep benimleydiler. Benimle beraber mahkemeye geldiler. Ben derneğin kapatılmasını değil güçlendirilmesini istiyorum. Ben onlardan çok şey öğrendim. Onlar benimle beraber yürüdüler ben de onlarla birlikte yürürüm. Öldürülen hiçbir kadın bu platform yüzünden öldürülmedi. Onara ahlaksız demek bize hukuksuz demektir” dedi.
Ara karar
Davada katılma taleplerinin tamamı reddedildi. Davanın bir sonraki duruşması 13 Eylül’de.
Çok sayıda avukat gözlemci olarak davadaCinsel Şiddetle Mücadele Derneği, İstanbul Barosu, SPoD, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Ankara Barosu, Ankara Barosu LGBTİ+ Komisyonu, Ankara Barosu Kadın Hakları Merkezi İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği, İfade Özgürlüğü Derneği'nden avukatlar da müdahillik taleplerini iletti. Ayrıca erkek şiddeti ile öldürülen kadınların ailelerinden Saadet İrem Karlıdağ ve Sırma Hande Midilli Sayın da katılma talebini iletti. Gözlemci olarak da İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi'nden Birsel Topaloğlu, İstanbul Barosu'ndan Bahar Ünlüer Öztürk, İzmir Barosu, Kırklareli Barosu adına Nida Kılıç, Pen Norveç'ten Caroline Stockford, Finlandiye Konsolosluğu, Hollanda Konsolosluğu. Ayrıca avukatlar Işık İlayda Önal, Derya Deniz Kütük, Elmas Arman yer aldı. *Müdahillik talebi: Davaya müdahale, açılmış olan bir davaya, dava sonucunda hukuki durumu veya bir hakkı etkilenecek olan üçüncü kişinin katılmasıdır. | |
TIKLAYIN -KCDP İddianamesinde "Sebahat Tuncel ve Gültan Kışnak detayı"
"Kim haksızlığa uğrarsa onun yanındayız"
Duruşma öncesi Derneğin Genel Sekreteri Fidan Ataselim, adliye önünde yaptığı konuşmada, "Kadınlar eşit, özgür yaşasın diye mücadele ediyoruz. LGBTİ+'lar ayrımcılığa uğramasın, nefret cinayetlerine kurban gitmesin diye mücadele ediyoruz. Bizler kim eşitsizliğe uğrarsa, kim haksızlığa uğrarsa onun yanında yer alıyoruz. Bütün eşitsizliklere karşı çıkıyoruz. Halkımız ile birlikte mücadele ediyoruz.
"Enkazlar, ölümler olmayabilir. Biz bunu durdurabiliriz. Kadın cinayetlerini durdurmak isteyen derneği hangi anlayış kapatmak isteyebilir? Kadınları ayakta tutan ve şiddetten kuruyan 6284 kanunu hangi anlayış kaldırmak isteyebilir? İstanbul Sözleşmesi'nde hangi anlayış imzayı geri çekti? Bu anlayış Taliban anlayışıdır. İran'daki Molla rejimi anlayışıdır. Biz bu anlayışı tarihin çöplüğüne göndereceğiz" dedi.
“Kadınları değil, şiddeti durdurun”
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platform temsilcisi Gülsüm Kav da şöyle dedi:
“Biz her hava şartında, her türlü zorlukta kadın cinayetlerini durdurmaya ve bunun için mücadeleye kararlıyız. Bir yıldır bizi uğraştırdıkları şeye bakın. Bu memlekette uğraşılacak şey bu mudur? Kadınlar öldürülmesin diye mücadele eden kadınları durdurmaya çalışmak mıdır? Bu davadan hangi sonuç çıkarsa çıksın hayatı çalınan her kadının hesabını soracağız.”
(EMK/AÖ)