Narlı, "Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) geleneksel tabanının ötesine geçip çözüm isteyenler için umut olduğu"nu söylüyor, ancak ekliyor:
"10 milyon küskün seçmen varken, hiçbir parti seçim zaferi ilan etmesin. Bazı siyasi partiler de oy oranlarındaki düşüşü oy kullanmayanlarla gerekçelendirmesin..."
Ülkücüler sandığa gitti
Narlı'nın bianet'e açıkladığı görüşleri şöyle:
* Oy kullanmayanların bir kısmı ikinci-üçüncü nesil kentli, orta sınıf veya üst orta sınıf mensubu; doktor, avukat gibi beyaz yakalı çalışanlar. Merkez sağ veya solda kendilerini temsil edecek bir parti bulamıyorlar; Türkiye'nin sorunlarına çözüm getirecek, değişim yaratacak bir parti arayışındalar.
* Bundan yola çıkarak, sandığa gitmeyenlerin bir kısmının Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) seçmeni olduğunu söyleyebiliriz. CHP'yi kendisini, programını ve söylemeni yenileyemediği için kendilerine yakın bulmuyorlar.
* Oy oranlarında baktığımızda, merkez sağda sadece Doğru Yol Partisi'nin (DYP) toparlanabildiğini görüyoruz. DYP de, genel başkanı Mehmet Ağar'ın kimliğini göz önüne alırsak, Türk milliyetçisi bir çizgiye kaydı.
* DYP ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) oylarındaki artışı, geçtiğimiz seçimde sandığa gitmeyen ülkücülerin bu kez ağırlıklarını koymak istemesiyle açıklayabiliriz. Kıbrıs'taki ve Kuzey Irak'taki gelişmeler bu kesimlerde endişe yaratıyor. Değişim istemeyenlerin oyları DYP ve MHP'nin toparlanmasını sağladı.
SHP'ye "sistemle uzlaşma" eleştirisi
* Radikal siyasi kimlik sahibi kişiler de seçime giren partileri "sistemle uzlaşmış" buldukları için temsil sorunu yaşıyorlar. Radikal İslamcılar AKP ve SP'nin; Radikal solun bir kısmı Demokratik Güç Birliği'nin kendilerini temsil etmediği görüşünde.
* Radikal Kürtçülerden mülakat yaptıklarım, "SHP de bu düzenin partisi. Geçmişte doğu ve güneydoğuda yaşananlar karşısında tavır almadı" diyorlardı.
"Ekonomik gelişmişlik düzeyi, belirleyici"
* Önceki çalışmalarımızda, insani ve ekonomik gelişmişlik düzeyi düşük illerde sandığa gitmeme oranının yükseldiğini görmüştük. Mutsuzsanız, sistemi protesto etmek istiyorsanız, kendinize uygun bir parti olduğunu düşünmüyorsanız, sandığa gitmiyorsunuz.
* Ekonomide iyileşme olduğu söyleniyor ama, istihdamda hiçbir gelişme yok. Genç nüfus, yeni mezunlar yani yeni işsizler olarak karşımıza çıkıyor. Gençler umutsuz, Türkiye'nin geleceğine ve kendi geleceklerine ilişkin umutlarını kaybediyorlar.
* Üniversite gençliğinin kendileriyle ilgili umutları çok sınırlı, birçoğu Türkiye'den göç etmek istiyor. Geleceğini Türkiye'de biçimlendirmeyen bu gençler de sandığa gitmiyorlar. (BB/YS)