CHP, LBT (lezbiyen, biseksüel ve trans) kadınları da kapsayacak şekilde kadınların işe alımda ve iş hayatında maruz kaldığı ayrımcılığın giderilmesi amacıyla kanun teklifi verdi.
CHP İstanbul Milletvekili ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Mahmut Tanal, teklifin Genel Gerekçe bölümünde İş Kanunu’nun “Eşit davranma ilkesi”ni düzenleyen 5. maddesinin, kadınların istihdamda yaşadığı ayrımcılığı gidermekte yetersiz kaldığını belirterek, “Kadınlar, sırf kadın oldukları için, ev içi emek, kayıt dışı çalışma ve güvenceli istihdam alanlarında erkeklerden farklı engellemelere ve uygulamalara maruz kalmaktadır. Kadınların istihdamda yaşadığı ayrımcılığı önlemek konusunda Türkiye’deki yasal düzenlemeler eksik ve yetersiz” dedi.
İşveren tarafından yayınlanan iş ilanlarında açıkça erkek aday kriterlerinin belirtiliyor olmasının bir ayrımcılık tezahürü olduğunun vurgulandığı teklifte, aday kadınların iş görüşmelerinde medeni hal, gebelik durumu ve ileride evlenme ve çocuk sahibi olmayı düşünüp düşünmediği gibi soruların yaygın olarak sorulduğu belirtildi.
LBT kadınlara istihdamda eşitlik
Kanun teklifi gerekçesinde Türkiye’nin de taraf olduğu Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW) ve Uluslararası Çalışma Örgütü’ne (ILO) referanslarda bulunuldu.
Varolan 5. maddenin kapsamının geniş tutulduğu ancak kanunda bulunan muğlak ifadelerin pratikte toplumun önyargıyla yaklaştığı kesimlerin kapsam dışı bırakılabildiğini ifade eden Tanal, “Bu nedenle, özellikle trans kadınların istihdama katılmak konusunda yaşadığı ayrımcılığın yasal çerçevede görünür ve hakların korunur olması için cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ifadelerinin İş Kanunu md. 5’e ve Anayasa md. 10’a eklenmesi bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkmaktadır” dedi.
CEDAW’ın sözleşmeye taraf devletleri kalıplaşmış toplumsal cinsiyet rollerine ve önyargılara karşı yasal düzenlemeler de dahil olmak üzere her türlü gerekli tedbiri almakla ve yasaların uygulanmasını sağlamakla yükümlü tuttuğu belirtilen kanun teklifinde, İş Kanunu Madde 5’in 1’inci ve 3’üncü fıkralarının aşağıdaki gibi değiştirilmesi gerektiği belirtildi:
“İş ilişkisinde dil, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve benzeri sebeplere dayalı ayırım yapılamaz. (1)”
“İşveren, biyolojik veya işin niteliğine ilişkin sebepler zorunlu kılmadıkça, bir işçiye, iş başvurusu sırasında, iş ilişkisinin kurulması esnasında, iş sözleşmesinin yapılmasında, şartlarının oluşturulmasında, uygulanmasında ve sona ermesinde, cinsiyet veya gebelik nedeniyle doğrudan veya dolaylı farklı işlem yapamaz. (2)” (BK/ÇT)
(1) Varolan İş Kanunu md. 5/1: “İş ilişkisinde dil, ırk, cinsiyet, siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayırım yapılamaz.”
(2) Varolan İş Kanunu md. 5/3: “İşveren, biyolojik veya işin niteliğine ilişkin sebepler zorunlu kılmadıkça, bir işçiye, iş sözleşmesinin yapılmasında, şartlarının oluşturulmasında, uygulanmasında ve sona ermesinde, cinsiyet veya gebelik nedeniyle doğrudan veya dolaylı farklı işlem yapamaz.”