Fotoğraf: MA
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi, Mardin Milletvekili Pero Dündar ve HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, Aydın E Tipi Kapalı Cezaevi’ne şüpheli şekilde hayatını kaybeden Yılmaz Ekinci’yle ilgili önerge verdi.
Ayrıca Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’na başvurarak cezaevinde inceleme yapmalarını talep ettiler.
TIKLAYIN – Aydın Cezaevi’nde şüpheli ölüme soruşturma
TIKLAYIN – Tahliye olan mahpus anlattı: 1,5 metrede kendini asması imkansız
Ne olmuştu? |
Bitlis’in Hizan ilçesinden olan ve geçen yıl Temmuz ayında “yaralama” suçundan tutuklanarak Aydın E Tipi Kapalı Cezaevi’ne konulan 28 yaşındaki Yılmaz Ekinci’nin, 13 Ocak’ta intihar ettiği ileri sürüldü. MA'nın haberine göre, cezaevi yönetimi, 1 metre 70 santim boyundaki Ekinci’nin, kendisini tutulduğu koğuşun kapısının yerden 1 metre 48 santim yüksekliğindeki demire astığını öne sürdü, ailesine, “Ekinci'nin psikolojisinin bozuk olduğunu” söyledi. Ailesi, Ekinci’nin cenazesinin çıkarıldığı müşahede odasının kapısını gören kamera görüntülerinin kendilerine verilmemesini ve asıya dair çelişkili bilgilere dikkati çekerek, iddiaları inandırıcı bulmadığını açıkladı. Şüpheli ölümün ardından Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Aydın E Tipi Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü de olaya dair vukuat raporu hazırladı. Raporda, Ekinci'nin bulunduğu koğuşta küfür edip bağırması üzerine götürüldüğü odada kendisini eşofman ipiyle astığı ileri sürüldü. |
“Aileye iletilen kamera görüntüleri eksik”
MA’dan Semra Turan ve Tolga Güney’in haberleştirdiği olayla ilgili önergede, “170 cm boylarında ve iri yapılı birisinin ayakkabı bağcığıyla veya çamaşırla intihar etmesi nasıl mümkün olabilir? Ekinci’nin müşahedeye itilerek içeri atıldığı ve bu esnada boynunun kırılması sonucu yaşamını yitirdiği doğru mu?” soruları yöneltildi.
HDP MYK üyesi Dündar’ın, İHİK’e yaptığı başvuruda komisyonunu acilen toplanması ve cezaevine ziyarette bulunması istendi:
“Yılmaz Ekinci’nin ailesine savcılık tarafından iletilen, cezaevinin 12-13 Ocak tarihli kamera görüntülerinde, tutuklunun yaşamını yitirdiği an ve koğuş bulunmuyor. Savcılık ise ailenin talebine verdiği yanıtta bu görüntülerin mevcut olmadığını belirtti. Buradan da aileye iletilen görüntülerin eksik ve kesik olduğu açıkça anlaşılıyor.
“Şüpheli ölümün ardından C-6 koğuşunda kalan bir tutuklunun Ekinci’nin ailesine gönderdiği mektupta, ‘Yılmaz’ın müşahedeye darp edilerek getirildiği ve itilerek içeri konulduğunda boynunun kırıldığı, ağzından kan geldiği ve bu esnada yaşamını yitirdiği’ belirtildi.”
İHD: İdari soruşturma başlatılmalı
İnsan Hakları Derneği (İHD) Aydın Şubesi de önceki gün yaptığı açıklamada, Yılmaz Ekinci'in ölümünün aydınlatılması için Adalet Bakanlığı'nın soruşturma başlatmasını istedi.
İHD Aydın Şube Başkanı Melek Demir, “Cezaevlerinde son dönemlerde şüpheli ölümlerin olduğu sıkça basına yansıyor. Ölümlerin, cezaevinde işkence ve baskılar sonucu olduğu iddia ediliyor” dedi.
“Adalet Bakanlığı'nı acil bir şekilde bu konuları araştırarak gerekli önlemleri almaya davet eder, cezaevinde hayatını kaybeden Yılmaz Ekici ve benzer tüm şüpheli ölüm vakalarının titizlikle soruşturulmasını, önlem almayan cezaevi idaresi hakkında idari ve cazai yönden soruşturma başlatılmasını ve işkence iddialarında adı geçen personelin derhal açığa alınarak görevden uzaklaştırılmasını, cezaevlerinin mahpuslar için insan onuruna yaraşır yaşanılabilir yerler haline getirilmesini kamuoyu adına talep ederiz.”
“Psikolojisi bozuksa hastaneye gönderseydiniz”
Basın toplantısında söz alan Yılmaz Ekinci’nin ablası Filiz Ekinci de kardeşinin cezaevinde şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdiğini yineledi:
“Kardeşimin ölümüyle alakalı hiç kimse bize bilgi vermedi. Bizim avukatımız bize haber verdi. Cezaevine gittiğimde cezaevi müdür bana 'Senin kardeşinin psikolojisi bozuktu biliyor musun?' diye sordu. Eğer benim kardeşimin psikolojisi bozuksa onlarca gardiyanın ne işi vardı başında, neden hastaneye göndermediniz, neden hücreye attınız? Benim kardeşim hayat dolu, kendisini seven bir insandı koğuş arkadaşlarının bile bu yönde ifadeleri var.” (AS)