"206 Odalı Sessizlik: Büyükada Rum Yetimhanesi Üzerine Etüdler" sergisi kapsamında Büyükada’da özel bir otelde, “Yetimhaneden Öğrenmek” başlıklı panel düzenlendi.
Paneli, Bilgi Üniversitesi akademisyenlerinden Prof. Dr. Asu Aksoy yönetirken, yazar Akillias Milas, modern sanatçı Hera Büyükütaşçıyan, mimarlar Korhan Gümüş ve Nevzat Sayın ile Hrant Dink Vakfı'ndan Vahakn Keshishian konuşmacı olarak yer aldı.
Milas:Tanıklığım üzücü
İlk olarak yazar Akillias Milas söz aldı. Milas, Büyükada’daki Rum Yetimhanesi’nin tarihini anlattı. Yetimhane’nin 1960’larda kapatıldığını söyleyen Milias, kendi tanıklıklarına değindi:
“Bütün çocuklar aynı sınıfta ders görüyordu. 3,4,5’inci sınıflar aynı sınıftaydı. O koşullarda nasıl eğitim görülebilir?. Benim tanıklıklarım hoş değildi, üzücüydü. Benden çok daha eskiler de aynı fikirde. Peki, bu binaya ne olacak?”
Gümüş: Son dönemde tarihi mekanlar otele dönüştürüldü
Milas’ın ardından mimar ve kent hakkı savunucusu Korhan Gümüş konuştu.
“Yetimhanenin aslında bir kamu kurulu mudur değil midir?” tartışması olduğunu söyleyen Gümüş, bütün mülklerin otele dönüştürüldüğünü belirtti:
"Patrikhane de bu binayla ilgili olarak üzerine yapmalıdır. Bu konuda birileri insiyatif kurulmalı ve biran önce harekete geçmek gerekiyor. Biz, binaya gidiyoruz bilmiş bilmiş konuşuyoruz. Bina bize ne yaşandığını anlatıyor aslında onu duymuyoruz, dinlemiyoruz."
Büyükütaşçıyan: Binaya sadece mimari olarak bakmamak lazım
Gümüş’ün ardından Kayıp hafızası üzerine işleriyle öne çıkan sanatçı Hera Büyükütaşciyan konuştu. Büyükada Rum Yetimhanesi’ne “Okullar okulu” denildiğini anlatan Byükütaşciyan, okuldan öğrenilecek çok şey olduğunu söyledi. “Yetimhaneden öğrenmek sadece binadan değil herşeyden öğrenmek anlamına geliyor” diyen Byükütaşciyan, binaya yönelik çok sayıda efsane olduğunu belirtti:
“Binaya sadece mimari olarak bakmamak lazım. Binanın sürekli öğreten ve yaşayan bir okula dönüşen hali var. Bina ısrarla ayakta duruyor. Biz bienalde yetimhaneden detaylara çok yer vedik. Binayı hissetmek istedik bienalede."
Keskishian: Hafıza silinmeye çalışılıyor
Daha sonra Hrant Dink Vakfı’ndan araştırmacı Vahakn Keshishian konuştu. Vakfın sözlü tarih çalışmalarına ilişkin bilgiler aktaran Keshishian, kültürel mirasın gösterildiği haritanın güncellendiği bilgisini aktardı. Keshishian, vakfın sözlü çalışması yaptığı üç bina üzerinden, hafızanın silinmeye çalışıldığını söyledi.
Sayın: Biran önce çalışmalar başlamalı
Son olarak Mimar Nevzat Sayın söz aldı. Sayın, “Bu topraklarda ortak bir şey var, hiçbir şey kalmaması” diye sözlerine başladı ve şunları söyledi:
"Yetimhane biran önce restore edilmeli. Eğer geç kalınırsa, mesela iki yıl sonra bu binayı kurtaramazsınız. Şimdi hemen restorasyon başlamalı. Önemli olan binayı değil anıları korumak. Ben meseleye böyle bakıyorum."
Panel, soru cevap bölümüyle sona erdi.
Büyükada Rum Yetimhanesi hakkında
Büyükada Rum Yetimhanesi, İstanbul'un önemli mimarı Alexander Vallauri tarafından 1899 yılında, lüks bir otel ve kumarhane olarak inşa edildi. 1900'lerin başında Prens Adaları kentin kozmopolit karakterini yansıtan, İstanbul'daki değişik dini ve etnik kökenden gelen cemaatlerin tercih ettiği yazlık bir mekâna dönüşmüştü. Yetimhane o dönemi ve dönemin toplum yapısını yansıtması açısından da önemli kabul ediliyor.
1903'te Sultan II. Abdülhamid yapının orijinal işlevine izin vermemesi üzerine, yapı önde gelen bir Yunan bankerin eşi tarafından satın alınıp yetimhane olarak kullanılması şartıyla İstanbul Rum Ortodoks Patrikhanesi'ne bağışlandı. 1964'te kapanana kadar bu işlevini sürdürdü. O zamandan beri ihmal edilmiş olan yapı giderek yıprandı. Mülkiyetine ve kullanım biçimine dair çözümsüzlükler, yapının bakımını ve konservasyonunu zora soktu, kullanılma girişimlerinin önünde engel olduve yapının durumunun iyileştirilmesi yönündeki çabaları sonuçsuz bıraktı. 1980'deki yangın ile zarar gören yapı bugün olumsuz hava şartlarına tümüyle açık durumda. Yapının denize yakın oluşu da daha da kötüleştirmekte. Çatının bazı bölümleri ve köşe dikmeleri düşmüş durumda ve bina bütünüyle çökme tehlikesi ile karşı karşıya. (EMK)
*Fotoğraflar Evrim Kepenek