Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek, SADAT’ın (Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. Danışmanlık), Libya'daki silah ambargosunu ihlal ettiğine ilişkin Birleşmiş Milletler (BM) raporunu Meclis gündemine taşıdı.
Çiçek, BM’nin 2021 ve 2023 yıllarına ait raporlardaki iddiaların araştırılması için komisyon kurulmasını talep etti.
SADAT tekrar gündemde, nedir bu SADAT?
Çiçek, Meclise sunduğu önergede şu ifadelere yer verdi:
"Fransız İstihbarat Araştırma Merkezi’ne göre SADAT en az 22 Müslüman ülkede faaliyet gösteriyor. Libya’da Halife Hafter’e bağlı güçlere karşı Türkiye’nin desteklediği Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne yardım ettiği iddiaları bulunuyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yakınlığıyla bilinen Federal Haber Ajansı, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) militanlarının SADAT tarafından Libya’ya götürüldüğünü iddia etmişti.
Rusya’nın Birleşmiş Milletler (BM) için hazırladığı bir rapora göre, SADAT Suriye’de savaşan muhalif gruplara eğitim veriyor. Rusya 2015’te Irak ve Suriye’ye giden 900 paralı asker hakkında soruşturma başlatmış, birçoğunun SADAT’la doğrudan bağlantısı olduğunu öne sürmüştü.
SADAT’ın Tokat ve Konya başta olmak üzere birçok bölgede silahlı eğitim kampları olduğu, selefi örgüt olan El-Nusra’ya SADAT organizasyonuyla silah gönderildiğini iddiaları basında yer almıştır.
Son olarak, BM’nin 2021 yılına ait 548 sayfalık rapor ile 2023 yılına ait 289 sayfalık raporda Türkiye’nin hangi tarihte, hangi nakil vasıtası ile silah ambargosunu ihlal ettiğine ilişkin bilgilerin aktarıldığına dair iddialar basında yer bulmuştur."
SADAT’a değil, SADAT’ı yazanlara soruşturma
Çiçek, BM’nin 2021 yılına ait 548 sayfalık rapor ile 2023 yılına ait 289 sayfalık raporuna atıf yaptı ve Türkiye’ye yönelik iddiaları şöyle sıraladı:
- Avrasya Denizcilik Şirketi tarafından işletilen ve Türk askerleri eskortluğundaki Tanzanya bandıralı “Çirkin” isimli geminin BMGK’nın 1970 sayılı kararının 9’uncu maddesinde öngörülen ambargoyu ihlal ederek yasaklı askeri materyali Libya’ya götürdüğü,
- Türkiye’nin 23 Ekim 2019 tarihinde ASELSAN Koral Elektronik Muharebe Sistemini Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği,
- Türkiye’nin 17 Ocak 2020 tarihinde 6 MİM-23 ve Korkut Hava Savunma Sistemlerini Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği,
- Türkiye’nin 27 Ocak 2020 tarihinde Roketsan UMTAS Anti-tank Savunma Sistemlerini Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği,
- Türkiye’nin 21 Mart 2020 tarihinde FNSS ACV-15 muharebe aracını ve Fırtına toplarını Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği,
- Türkiye’nin 19 Nisan 2020 tarihinde TAI Anka SİHA’ları Libya’ya götürdüğü ve bu şekilde silah ambargosunu ihlal ettiği,
- Türkiye’nin 27 Mayıs 2020 tarihinde STM Kargu-2 Mühimmatı ile silah ambargosunu ihlal ettiği,
- Türkiye’nin 18 Temmuz 2020 tarihinde Roketsan T-122 Sakarya ÇNRA’yı Libya’ya götürerek silah ambargosunu ihlal ettiği,
- Türkiye’nin 9 Ekim 2020 tarihinde 120 mm Havanları Libya’ya götürerek silah ambargosunu ihlal ettiği."
"SADAT 5 bin kişiyi Libya’ya götürdü"
Sözcü yazarı Saygı Öztürk, dünkü yazısında BM’nin 2021 yılına ait 548 sayfalık rapor ile 2023 yılına ait 289 sayfalık raporunun ayrıntılarına yer verdi.
2021 yılına ait 548 sayfalık raporda Mısır, Ürdün, Suriye, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Türkiye’nin silah ambargosunu deldiği belirtildi.
Ayrıca raporda, "Türkiye'nin çeşitli silahları ve silah sistemlerini Libya’ya transfer etmesinin silah ambargosunun ihlali olduğu" ifade edildi.
Öztürk'ün yazısında SADAT'ın savaş eğitimi verdiği bilgisine de yer verdi ve şöyle dedi: "En dikkat çekici iddialardan birisi Türk Savunma Şirketi olarak tanımlanan SADAT’ın Milli Mutabakat Hükümeti Hava Kuvvetlerine ve Suriyeli savaşçılara eğitim desteği verdiğidir. Söz konusu raporda, verilen eğitim desteğinin BM Güvenlik Konseyinin 1970 sayılı kararının 9’uncu maddesinde öngörülen ambargoyu ihlal niteliğinde olduğu belirtiliyor. SADAT’ın Suriye Milli Mutabakat Hükümeti yanlısı yaklaşık 5 bin kişiyi Libya’ya götürdüğü ve maaşlarını ödediği tespiti yapıldığı kaydediliyor."
SADAT: Libya’da bir faaliyetimiz olmadı
Saygı Öztürk'ün iddiaları yalanlayan SADAT Yönetim Kurulu Başkanı Melih Tanrıverdi ise dün yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Rapora 30 gün içinde cevap verilmesi istenmişti. ‘Libya’da böyle bir faaliyetimiz yoktur’ diye cevap verdik. Kaynak olarak bir profesör ve bir internet sitesi gösterilmiş, bizim cevabımız üzerine BM’den ‘Her ne kadar SADAT iddiaları reddetse de SADAT’ın Libya’da faaliyette bulunduğu düşünülmektedir’ deniliyor. İstenilirse mal varlıklarını dondurma, seyahati engelleme getirebilirler. Ciddi kanaate varsalardı bize yaptırım uygularlardı. Örneğin WAGNER Grubu (Rus hükümeti, paralı asker grubu) ile ilgili bilgi ve belgelere ulaşmışlardı. Şirketimiz Afrika’ da Ortadoğu’da önemli iş geliştirmeleri yapıyor. BM’i kullanıyorlar. Ayağına basıyoruz o nedenle bizi karalamaya gidiyorlar. Bizim Libya’da bir faaliyetimiz olmadı. Olsaydı bunu WAGNER de olduğu gibi belgelerler ve yayınlarlardı"
(RT)