Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Gazze'de 7 Ekim'den bu yana geçen 100 gündeki gelişmeler hakkında basın açıklaması yaptı.
Tüm rehinelerin serbest bırakılmasını talep eden Guterres, aynı zamanda Hamas'ın gerçekleştirdiği iddia edilen cinsel şiddet olaylarının soruşturulması gerektiğini belirtti.
Guterres, "Hiçbir şey sivillerin öldürülmesi, yaralanması, kaçırılması ya da sivillere yönelik roket fırlatılmasını meşru kılamaz" diye konuştu.
Gazze'ye yönelik İsrail güçlerinin saldırılarının 100 gündür devam ettiğine dikkati çeken Guterres, "Saldırıların meydana getirdiği yıkım ve öldürülen sivil sayısı, benim Genel Sekreter olarak görev yaptığım dönemde görülmemiş boyutta" dedi.
“Gazze'de hiç kimse güvende değil”
Guterres, "Hiçbir şey Filistin halkının toplu olarak cezalandırmasını meşru kılamaz" vurgusunda bulunarak Gazze'deki durumun kelimelerle ifade edilemeyecek kadar kötü olduğunu söyledi.
Gazze'de hiçbir yerin güvenli olmadığını ve hiç kimsenin güvende olmadığını ifade eden Guterres, "Travmatize edilen insanlar, güneyde tehlikeli bir boyutta kalabalıklaşan kısıtlı alanlara itiliyor" uyarısında bulundu.
“Uluslararası insancıl hukukun açık şekilde ihlali”
Hayat kurtarıcı yardımın, gerekli düzeyde muhtaç kişilere ulaşamadığına dikkati çeken Guterres, "Hastalık, gıdasızlık ve başka sağlık riskleriyle beraber açlığın gölgesi Gazze halkına korku salıyor. Gazze'de uluslararası insancıl hukukun açık bir şekilde ihlal edilmesinden derin endişe duyuyorum" dedi.
Guterres, etkili insani yardım ulaştırılması için güvenliğin sağlanmasının ön koşul olduğunun altını çizerek, aynı zamanda ticari faaliyetlerinin tekrar başlatılmasının önemine işaret etti.
“İnsani yardım engelleniyor”
BM personeli ve ortaklarının, “yoğun, yaygın ve acımasız bombalama” devam ederken etkili bir şekilde insani yardım sağlamayacağını kaydeden Guterres, çalışanların da hayatının riske girdiğini ifade etti.
Guterres, "7 Ekim'den bu yana Gazze'de 152 BM personeli öldürüldü. Bu, tek bir olayda örgüt tarihimizin en büyük kaybı" bilgisini paylaştı.
İnsani yardım operasyonlarının Gazze sınırında da büyük engellere takıldığını aktaran Guterres, hayati öneme sahip malzeme ve teçhizatın girişinin açıklama yapılmadan engellendiğini dile getirdi.
Guterres, tek bir malzeme reddedilince tüm kargonun onay sürecinin baştan başladığını ve temel ihtiyaç ve servislerin girişinin engellendiğini söyledi.
Gazze içinde insani yardımların dağıtımlarının önemli engellerle karşılaştığını aktaran Guterres, yüz binlerce insanın bulunduğu Gazze'nin kuzeyine erişime izin verilmediğine dikkati çekti.
Guterres, "İnsani yardım operasyonlarının güvenliğini sağlamak için kullanılan insani bildirimlere saygı duyulmuyor" diyerek, aynı zamanda iletişim ve elektrik kesintilerinin, dağıtım esnasında sorun yarattığını ifade etti.
BM'nin insani yardımları artırmak istediğini ve bunun için de bazı temel koşulların sağlanması gerektiğini kaydeden Guterres, "Taraflar uluslararası insancıl hukuka saygı göstermeli, sivilleri korumalı ve ihtiyaçlarının giderilmesini güvence altına almalı" mesajını verdi.
“Gerginliğin daha geniş alana yayılma riski”
Guterres, işgal altındaki Batı Şeria'da gerginliğin arttığına dikkati çekerek, aynı zamanda Kızıldeniz ve ötesinde de gerginliğin yüksek seyrettiğini dile getirdi.
İsrail ve Lübnan arasındaki Mavi Hat'ta çatışmadan derin endişe duyduğunun altını çizen Guterres, "İsrail ve Lübnan arasında gerginliğin daha geniş bir alana yayılma riski, bölgesel istikrarı derinden etkiliyor" değerlendirmesinde bulundu.
Guterres, söz konusu çatışma nedeniyle İsrail ve Lübnan'da çok sayıda insanın yerinden edildiğini belirterek, "Gelişmelerden derin endişe duyuyorum" dedi.
“Lübnan'da tekrarlanmasına izin veremeyiz”
Genel Sekreter olarak tüm taraflara bir mesaj vermesi gerektiğini söyleyen Guterres, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Mavi Hat'ta ateşle oymaya son verin. Gerginliği azaltın ve BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararı uyarınca çatışmaya son verin."
Tüm bu sorunların üstesinden gelmek için tek bir çözüm olduğunu kaydeden Guterres, "Acilen insani ateşkese ihtiyacımız var; yardımları ihtiyacı olanlara ulaştırmak için, rehinelerin serbest bırakılmasını kolaylaştırmak için, daha geniş savaş ateşini söndürmek için. Gazze'de çatışma ne kadar uzun sürerse gerginliğin artması ve yanlış hesap yapma riski o kadar artar. Gazze'de gördüklerimizin Lübnan'da tekrarlanmasına, Gazze'de mevcut durumun sürmesine izin veremeyiz" dedi.
“1948’den bu yana en büyük yerinden edilme”
Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA), X sosyal medya hesabından, İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki saldırılarında oluşan yıkımı anlatan “100 saniyede 100 gün” başlıklı bir video paylaştı.
Videoda, Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilerin, 1948’den bu yana en büyük yerinden edilmeye maruz kaldığını belirtti.
Görüntülerde, İsrail’in hava saldırıları, yıkılan binalar, evlerini terk etmek zorunda kalan aile ve çocukların okullara ve derme çatma çadırlara sığınması ve zorlu yaşam şartlarını yansıtan karelere yer verildi.
Açıklamada, bir nesil çocuğun travmaya uğradığı, binlercesinin öldürüldüğü, sakat bırakıldığı ve ailesiz kaldığı vurgulanarak, insanların “yaşanmaz” bir hayat sürdüğüne işaret edildi.
İsrail'in saldırılar nedeniyle 1 milyon 900 bin kişinin yerinden edildiğini belirten UNRWA, "Gazze'de 280 bin nüfusu olan Refah, şu anda 1 milyondan fazla yerinden edilmiş insanı ağırlıyor" açıklamasında bulunmuştu.
Birleşmiş Milletler İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), Gazze Şeridi'nde yerinden edilenlerin kaldığı çadırlardaki yoğunluğun bulaşıcı hastalıklara yol açtığını belirtmişti.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırılarında en az 10 bin 300 çocuk olmak üzere, 24 bin 100 Filistinli öldürüldü, 60 bin 834 kişi yaralandı.
2023 Filistin-İsrail Savaşı
(AS)