"Ben köyüme gittiğimde bile tecavüze uğruyorsam, çevremden daha niye korkayım ki, aile daha mı güvenli?"
!f İstanbul'da gösterilecek, yönetmenliğini ve senaristliğini Ebubekir Çetinkaya'nın yaptığı "Yuva" belgesel filmi, aileiçi cinsel taciz ve tecavüzü konu alıyor ve tabularından beslenen toplumun "mutlu aile" tablosunu sorguluyor.
İki yıllık bir araştırma sürecini kapsayan Yuva'da, aile içinde tacize ve tecavüze uğrayan beş kişinin hikayeleri, kendi seslerinden anlatılıyor. İzleyici de bu yaşanmış hikayelere tanıklık ediyor.
Aileiçi istismar çok yaygın bir sorun
Yönetmen, bu projeye 2007 yılında okuduğu bir haberden sonra karar vermiş. "Bir belgeselci olarak bu gerçeği okuyunca hayretler içerisinde kalmıştım" diyor.
Haberde "Dünya Bankası verilerine göre 15-44 yaş arası kadınların aile içi şiddete ve tecavüze maruz kalma riskinin kanser, trafik kazası, savaş ve sıtma riskinden daha yüksek" olduğu yazıyormuş.
Projeye fon bulmak oldukça zor olmuş, çünkü hiç bir kurum ve şahıs adının ensestle yanyana kullanılmasını istememiş. Sonunda Hollanda Kraliyeti Başkonsolosluğu İnsan Hakları Programı'nın desteğiyle proyeji hayata geçirmişler.
Filmde yer alacak karakterleri bulmak da ilk başlarda oldukça zor olmuş. Çetinkaya o süreci şöyle anlatıyor:
"Aileiçi taciz ve tecavüz ifadesini duyan herkes kaÇıyordu. Ancak biz birçok kişinin aile içinde istismara uğradığını biliyorduk. Mesela bu konuda araştırma yaptığımızı bilen yakınlarımız 'benim de bir arkadaşım aile içinde cinsel istismara uğraşmış' dediğinde bizi onunla tanıştırmasını istiyorduk. Ama herkesin ilk tepkisi 'aman beni bulaştırmayın' oluyordu. Bu nedenle çok uzun süre binlerce mağdur olduğunu bildiğimiz halde kimseye ulaşamadık."
Ancak proje ilerledikçe, aileiçi istismara uğrayanların sayısının beklediklerinden de fazla olduğunu farketmiş ekip. "Bir süre sonra inanılmaz sayıda kişi bize ulaşarak aile içinde yaşadığı istismarı anlatmaya başladı. Bir kadın yürüyüşünde genç bir kadın 'projenizi duydum babam tarafından tecavüze uğradım' diyerek gitti. Bir kafede sohbetimize tanık olan bir garson lavaboda beni yakalayıp abisinin tecavüzünü anlattı."
"Susmayı iyi öğretiyorlar"
Filmde yer alanlardan bir tanesi erkek. Çetinkaya, "Genelde kadınların ve kız çocukların cinsel istismara uğradığı düşünülür oysa erkekler de cinsel istismara uğrayabilir" diyor, "ama biz kadın tacizci ve tecavüzcüye hiç rastlamadık. Zaten konuyla ilgili yapılan araştırmalarda da ensestin cinsel kimliği erkek olarak tanıtılıyor".
Peki aileiçi istismar yaşandığını o evde kimse farketmiyor mu? Yoksa önleyemiyor mu? Çetinkaya, "Genelde aile içerisinde istismarı yaşayanın dışında bir tanık olur ve bu da genelde annedir. Ancak anneye öğretilen 'yuvanı bozma' nasihati etkin olur ve anne yuvasını bozmamak için görmezden gelir" diyor.
Burada annenin sessizliğini doğru bulmadığını belirten Çetinkaya, sessiz kalmasının koşullarını yaratan toplumsal şiddeti de göz ardı etmemek gerektiğinin altını çiziyor. "Filmdeki bir karakterimiz mesela annesi için şunu diyor 'kadınlara susmayı iyi öğretiyorlar'. Dediğine kesinlikle katılıyorum."
Bu filmi çekecek ekibi kurmak da, erkek bir yönetmen olarak taciz, tecavüz konusunda bir belgesel çekmek de zor olmuş. "Çünkü taciz ve tecavüzün kimliği erkek olarak tanımlarken bunun karşısında travma yaşayan bir çok kişiyle görüşmek, kadın kurumlarıyla irtibatta olmak, onların hissettiklerini erkek olarak da hissedebileceğime inandırmak çok kolay olmadı".
Çetinkaya, izleyici açısından da tüm bu hikayelere tanık olmanın büyük bir mevzu olduğunu anlatıyor. "Umarım tanıklığımız sırt çevirmeyle sonlanmaz" diyor, "Ben filmin izleyicileri rahatsız etmesini isterim. Kutsadığımız ve sürekli korumaya çalıştığımız mutluluğumuzun arkasındakileri görmemiz gerekir. Umarım tek yapacağımız şey kısa süreli üzülmek ve filmdekilere acımak olmaz. Sadece üzülmek ve acımak bizleri rahatlatan bir durum. Görmezden gelip sırt dönmekten farksız değil."
"Yuva", !f İstanbul kapsamında ücretsiz gösterimleri ile 21 Şubat Salı günü saat 14.30 AFM Fitaş Salonu'nda ve 25 Şubat Cumartesi günü saat 14.00'da Kargart Kadıköy Salonu'nda seyirci ile buluşacak. 1 Mart'ta Ankara 2 Mart'ta ise İzmir'de izleyici karşısına çıkacak. (ÇT)
* Özel gösterimler için [email protected] adresine mail atabilirsiniz.