Devletin içindeki kontrgerilla yapılanmasını araştırırken, 24 Mart 1978'de Ankara'da ülkücü İbrahim Çiftçi tarafından öldürülen savcı Doğan Öz'ün kızı Bengi Heval Öz, Toplumsal Bellek Platformu'nun Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) ziyaretinin ardından, "Tarihi bir görevi yerine getirdik. Umutluyum" diyor.
"Biz elimizden geleni yaptık. Bundan sonrası, Meclis'teki siyasetçilerin erdemine kalmış" diyen Öz, sözlerini, "Çok büyük bir yük kalktı üstümden. Yıllardır ilk defa bu kadar huzurlu olduğumu hatırlamıyorum. Bu gece iyi uyuyacağım" diye sürdürüyor.
Öz, Meclis ziyareti sırasında faili meçhul bırakılmış cinayetlerle ilgili zamanaşımı uygulamasının kaldırılması için gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını ve Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını istediklerini hatırlatıyor.
"Tetikçilerin yanı sıra azmettirenlerin, onları koruyanların, kaçırıp saklayanların, bu cinayetlerin içyapılarını oluşturanların, bilgi sızdıranların ağının ortaya çıkarılmasını istiyoruz. Bu, bizim devletten talebimiz."
Siyaset malzemesi değil, vicdani bir görev
Son dakikada "işlerinin yoğunluğunu" bahane gösterip kendilerini kabul etmeyen Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) üyeleri dışında tüm partilerin temsilcileriyle bir araya geldiklerini anlatan Öz, karşılaştıkları tutumu ise şöyle anlatıyor:
"Bizi samimiyetle karşıladılar. Her birinin çok güzel temennileri oldu. Hazırladığımız dilekçenin altına her bir milletvekilinin partisinden bağımsız olarak, 'Bu benim vicdani görevimdir' diyerek imza atacağına inanmak istiyorum."
Ancak Öz'e göre bunun gerçekleşmesi ancak "partiler üstü bir irade gösterilmesiyle" mümkün. Meclisteki yetkililerde ise "bugüne kadar tüm teşebbüslerin başarısızlıkla sonuçlanmış olmasının yarattığı bir umutsuzluk" var:
"Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin ve tüm vekiller bizi iç tüzük ve icraatlara ilişkin taleplerimizin hayata geçirilebilmesinin Meclis içindeki çalkalanmalarla çok ilgili olduğu konusunda uyardılar. Herkesin bireysel yaklaşımı çok olumlu ancak bugüne kadar tüm teşebbüslerin başarısızlıkla sonuçlanmış olmasının yarattığı bir olumsuzluk da var."
Ancak Öz, yine de umudunu koruyor:
"Görüştüğümüz herkes, samimiyetle, bu konuyu siyasi malzeme haline getirmek istemediğini söyledi. Biz de netice almak istediğimizi ve konunun takipçisi olacağımızı belirttik. Görüştüğümüz herkesin hükümetle çatışma yaşamadan karar çıkartabileceğine inanıyorum. Önemli olan, bu kararın bir an önce çıkarılması olacaktır." (BB)