*Fotoğraflar: Evrim Kepenek/bianet
Haberin İngilizcesi / Kürtçesi için tıklayın
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul Sözleşmesi'ni feshetmesinin ardından bugün Türkiye, Sözleşme'den resmi olarak çekilmiş oldu.
Karara tepki gösteren kadınlar, İstanbul Sözleşmesi'ni Uygula Kampanya Grubu'nun çağrısıyla "hayatımıza da haklarımıza da sahip çıkıyoruz" diyerek Taksim Tünel'de toplandılar.
"İstanbul Sözleşmesi'nden vazgeçmiyoruz, Bizim için bitmedi" yazılı pankart açan yüzlerce kadın "Biz bitti demeden bitmez", "Deniz Poyraz ölümsüzdür", "İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılması yok hükmündedir", "Bu daha başlangıç mücadeleye devam", "Homofobik devlet" sloganları attılar.
Daha sonra Tünel'den Galatasaray Meydanı'na doğru yürüyüşe geçen kadınların önünü İstiklal Caddesi ortasında barikatla kesen polis gruba biber gazıyla müdahale etti. Polisin sert müdahalesi sırasında bazı kadınlar baygınlık geçirdi.
Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesi kararını kadınlar protesto ediyor.
— Özgür Gelecek (@ozgur__gelecek) July 1, 2021
Kadınlar, İstiklal caddesinde polis barikata yüklenen kadınlara gaz sıktı!
➡️https://t.co/XbgkeD5lEe#İstanbulSözleşmesi pic.twitter.com/VfgfCRYwlv
"Karar yok hükmünde, bizim için bitmedi"
Kadınlar polis müdahalesi sonrası abluka altında basın açıklaması yaptılar. İstanbul Sözleşmesi'ni Uygula Kampanya Grubu adına yapılan açıklamada, Sözleşme'den çıkma kararının kadınlar nezdinde "yok hükmünde" olduğu belirtilerek, "Buradan bir kez daha ilan ediyoruz: Bizim için bitmedi. Biz her gün yeniden başlıyoruz, hayatın her alanında, her yerde, her an mücadele ediyoruz. Çok iyi biliyoruz ki biz İstanbul Sözleşmesi'ni uygulatacağız. Yüzyıllardır süren bu mücadele erkek-devlet şiddetine maruz kalmadan; emeğimizle, bedenlerimizle, kimliklerimizle, arzularımızla eşit, özgür, yaşayana kadar da bitmeyecek" denildi.
"Bu bizim için bir hayat mücadelesi"
Lütuf değil eşitlik istedikleri vurgulayan kadınlar, İstanbul Sözleşmesi'nin, toplumsal cinsiyet temelli şiddetle mücadelede bugüne dek yazılmış en kapsamlı hukuksal metin ve uluslararası sözleşme olduğunu hatırlattılar:
"Temelini kadınların yüzyıllardır savundukları eşitlik talebi oluşturuyor. Eşitlik talebi reddedilerek erkek şiddetiyle mücadele edilemez, yalnızca şiddet yeniden üretilir.
"Devletin yaşam haklarını korumakla yükümlü olduğu yurttaşları eşit kabul etmemesi, itaate, ikincil olmaya zorlaması demektir.
"Bunu asla kabul edemeyiz. İşte bu yüzden bizi cinsel yönelim, cinsiyet kimliği, konuştuğumuz dil, yaşadığımız hayat üzerinden ayrıştırma çabalarının karşısında, birimizin şiddet gördüğü koşulda hiçbirimizin güvende olmadığının bilinciyle, hep birlikteyiz. Katilleri değil kadınları, LGBTİ+ları engellemek için yaptıkları her şeye rağmen sokaklardayız. Çünkü bu bizim için bir hayat mücadelesi!"
Kadınlar açıklamalarını "Nasıl bu sözleşmeyi mücadelemizle var ettiysek, bugünden sonra da daha eşit, daha özgür günleri birlikte var edeceğiz. Yaşasın kadın dayanışması!" sözleriyle noktaladılar.
Eylemi bitirdik, bitirirken birbirimize söz verdik: İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatacağız! #İstanbulsözleşmesibizim pic.twitter.com/F94zCCMCnW
— İstanbul Sözleşmesini Uygula (@istsozuygula) July 1, 2021
Polis eylem öncesi Taksim'i ablukaya aldı
Saat 19.00'da başlayan eylem öncesinde Taksim'de onlarca polis aracı, gözaltı aracı ile tomanın olduğu, birçok yolun da bariyerle kapatıldığı gözlemlendi.
TIKLAYIN - Fesih hukuka aykırı, gerekçesi meçhul
TIKLAYIN - Danıştay İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmeyi iptal etmeli
TIKLAYIN - İstanbul Sözleşmesi'nin tüm maddeleri
TIKLAYIN - Türkiye kadınlarla açıkça savaşan bir ülke haline geldi
TIKLAYIN - İstanbul Sözleşmesi feshi sonrası neler yaşanıyor?
Ne olmuştu?Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 20 Mart 2021 Cumartesi İstanbul Sözleşmesi'nin tek taraflı olarak feshedildiğini duyurdu. Fesih kararı 23 Mart 2021 Pazartesi günü Avrupa Konseyi'ne de bildirildi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada "Fesih kararının" nedeni olarak "Sözleşme'nin eşcinselliği meşrulaştırıyor olması" iddia edildi. Danıştay kadınların ve muhalefet partilerinin yürütmeyi durdurma talebini 29 Haziran'da reddetti. Kadınlar ve LGBTİ+ hareketi, 20 Mart'tan beri Türkiye'nin birçok ilinde İstanbul Sözleşmesi'ni savunmaya devam ediyor. İstanbul Sözleşmesi hakkındaTam adı “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi” 11 Mayıs 2011'de İstanbul'da imzaya açıldı ve ilk imzalayan ülke Türkiye oldu. Sözleşme 1 Ağustos 2014'te yürürlüğe girdi. Sözleşme, ''kadına yönelik şiddet'', ''aile içi şiddet'', ''kadına yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet'', ''kadın'' kavramlarını tanımlıyor. Sözleşmenin getirdiği yükümlülükler öncelikle devlet görevlilerine yönelik. Devlet kendi adına hareket eden görevlilerinin İstanbul Sözleşmesi'nin gereklerini yerine getirmesini sağlamak zorunda. Devletlerin sorumluluğu bununla sınırlı değil. Şiddeti gerçekleştiren ister kadının sevgilisi, ister kocası, ister babası, ister patronu olsun, yani kim olursa olsun şiddetin önlenmesi, soruşturulması, cezalandırılması, zararın tazmin edilmesi yükümlülüğü de devlete ait. |
(EMK)
