Taraf gazetesinin duyurduğu ve 1. Ordu Komutanı Çetin Doğan'ın hazırladığı ifade edilen "Balyoz" darbe planında "tutuklanacaklar" arasında geçen 36 gazeteciden 27'si, suç duyurusunda bulanacaklarını açıkladılar; açıklamalarının ardından da öyle yaptılar.
21 Ocak'ta gündeme geldiğinden beri sert tepkilere neden olan planla ilgili Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ve Genelkurmay Sekreteri Tümgeneral Ferit Güler de bunun bir darbe planı değil, bir "plan semineri" olduğunu açıklamışlardı; sızdıranları da soruşturduklarını söylemişlerdi.
Planda 137 gazeteci "faydalanılacaklar", 36'sı da tutuklanacaklar olarak tasnif edilmişlerdi. Bu son kategoride gösterilen 27 gazetesi, dün (28 Ocak) İstanbul Grand Cevahir Otel'de bir basın açıklaması yaparak, kişilik haklarının hiçe sayıldığını açıkladılar.
Ilıcak: EMASYA Protokolü iptal edilsin
Ortak açıklamayı okuyan gazeteci Nazlı Ilıcak, Türkiye'de 27 Mayıs 1960'da başlayan askeri darbe sürecinin hala sona ermediğini ifade ederek, "21. asra adım attığımız yıllarda da askerin yoğun bir şekilde siyasete müdahalesinden kurtulamadığımız peş peşe ortaya çıkan belgelerden anlaşılıyor" dedi.
Harp oyunlarında iktidarın devrilmesi, yeni bir hükümet kurulması, bürokratların görevden alınması, 200 bin kişinin tutuklanmasının yeri olamayacağını söyleyen Ilıcak, "Sözde harp oyununda bizler de tutuklanacaklar tarafında tasnif edildik. 137 gazeteci de faydalanılacaklar, diye tasnif edilmiş. 137 meslektaşımızın boynuna onların iradesi dışında 'işbirlikçi' yaftasının asılmasını kınıyoruz. Onlar da bir suç duyurusunda bulunabilirler. Organize olamadığımızdan birlikte değiliz" diye konuştu.
Ilıcak, darbeleri engellemek için Emniyet Asayiş Yardımlaşma (EMASYA) Protokolü'nün iptal edilmesi, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ve Askeri Yargıtay'ın kaldırılmasını, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinin iptal edilmesini ve Meclis Araştırma Komisyonu'nun konuyu araştırmasını istedi.
Dövizde "İpekçi, Mumcu, Dink Bir Daha Asla" yazılıydı
Ayrıca söz aldığında Ilıcak, "Gayrimüslimlerin ibadethaneleri de camiler kadar kutsal. Onları bombalayacaksanız camiyi de bombalarsınız" şeklinde konuştu.
Konuşmacıların arkasında bazı eylemciler Genç Siviller üyeleri, "Genç Siviller Rahatsız", "Bir Daha Asla", "Balyoz Bir Daha Asla", "İpekçi, Mumcu, Dink Bir Daha Asla" yazılı dövizler tuttular.
Bayramoğlu: Yararlanılacaklar nerede?
Yeni Şafak yazarı Ali Bayramoğlu, Poyrazköy Davası'nın sivil yargıya alınmasını Anayasa'ya uygun olduğunu söyledi; "Sadece tutuklanacaklar değil, destek verecek listedeki insanların da itiraz etmeli ve suç duyurusunda bulunmalı. Asıl mağdur öbür listedekilerdir. Hiçbir ordu vatandaşını kullanılacak mermi olarak görmemeli" dedi.
Zaman Gazetesi genel yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı da, "TSK'yla ilgili ağır suçlamalarda mutlaka makamların adım atması gerekiyor. Burada andıçlar çıkıyor, darbe planları çıkıyor, silahlar çıkıyor harekete geçilmiyor. Maalesef Türkiye ciddi bir tehlikeyle karşı karşıyadır. Bu tüm ülkeyi tehdit ediyor" şeklinde konuştu.
Anadolu'da Vakit gazetesi yazarı Yavuz Bahadıroğlu, Zaman gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce ve Radikal gazetesi yazarı Perihan Mağden da iddialara tepki gösterdi.
Mağden, "Eğer sen cuntacıları içinden çıkartmıyorsan, o ordu da çok ciddi sorunlar vardır. Ordu bunların hesabını sormuyor, muğlaklık yaratıyor" dedi.
Toplantıya katılanlar arasında Mehmet Altan, Abdurrahman Dilipak, Cengiz Çandar, Ekrem Dumanlı, Hasan Celal Güzel, Sadık Albayrak, Gülay Göktürk, Etyen Mahçupyan, Ahmet Taşgetiren, Ali İhsan Karahasanoğlu, Hidayet Karaca, Hüseyin Gülerce, Mustafa Karaalioğlu da vardı. (EÖ)