"Bana ilk reglimi yaşadığım anı hatırlatan olay. İğrenç bir gündü hiç unutmam.14 yaşındaydım. Yaz tatiliydi. Yengemlere gitmiştik. Kuzenler, yeğenler oynayıp zıplıyoruz, denize giriyoruz, her günümüz bir heyecan, bir muziplikle akıp geçiyor. Bir sabah yatak kanlar içindeyken uyandım (...)"
Ekşi sözlük'te psikolog Şule Akdağ'ın 12 yaşındaki kızının ilk reglini davet vererek kutlamasına yapılan yorumlardan biri böyle başlıyor ve devam ediyor.
"Şunu demek isterdim o zamanlar erkek kuzene: 'Hani senin annen her ay oluyor ya hatta annenin annesi de her ay olmuş zamanında, ondan oldum işte'. Sonra cevap şöyle gelse güzel olurdu: 'Hadi ya geçmiş olsun, madem öyle kumdan kale yapalım, boş ver denizi çak bir beşlik.' Düğün dernekle de kutlanabilirdi o gün. Benim için sakıncası olmazdı. Hatta o gün için önemli biri sayardım kendimi. Hediyeler falan alırdım, gururlanırdım. Yeter ki kimseden saklamayayım, bir ayıpmış gibi davranmayayım onun dışında her şey daha iyi olurdu."
Akdağ'ın kızına verdiği davetin haberlere okur yorumlarına göz atıyorum. Çoğunluğu tepkili, "Böyle şey mi olurmuş, Akdağ utanmıyor muymuş?". Ancak o okur yorumları içinde gözüme takılanlar yukarıdaki gibi "anlatılmayan deneyimler" oluyor. Akdağ'ın partisiyle gündeme gelen bu konu üzerine kadınlar kendi hikayelerini paylaşıyorlar.
"Keşke bana da kutlama yapılsaydı, kadınlığımla gurur duyardım"
Milliyet gazetesindeki habere yorum yapan başka bir okur şöyle diyor:
"Annemizi tebrik ediyorum. Keşke ben de genç kızlığa adım atarken ailem de bana böyle bir kutlama yapsaydı. Çok onurlanırdım. Kadınlığım ile gurur duyardım."
Bir forumda yapılan yorumlardan biri de şöyle:
"Kadınlığa ilk adım regl, kimileri kızına tokat atar. Ayıptır gizlenir. Söylenmez 'kadın olmaya başladığın' herkesten gizlenir. Niye? Bu bir parti olmalı mı bilmiyorum. Ama kadın olmak utanılacak bir şey değil onu biliyorum."
"Anneannem anneme tokat atmış, annem bana parti yaptı"
Başka bir kadın üç kuşak arasındaki ilk regl sürecindeki deneyimi anlatıyor:
"Anneannem, annem (11) ilk regl olduğundaki şoku atlatsın diye annemin suratına geleneksel tokadı yapıştırmış ki hâlâ annemin aklına geldiğinde gözleri dolar, 'ben zaten korkmuştum anne, valla ben bişey yapmadım hissetmedim bile altıma mı yaptım ne ki bu diye saçmalıyordum ağlarken hıçkırırken' der. (...) Aynı şoku ben yaşadığımda bana sarılarak gözyaşlarına boğuldu ve hemen ertesi gün etraftan yaşıt arkadaşlarımı en güzel kıyafetlerini giymelerini söyleyerek eve doluşturdu. Kızkıza pastalar börekler yedik, annem bizi klozetin üstüne sırayla oturtarak yalandan makyaj yaptı, ayakkabılarını giymemize bile izin verdi."
"Akdağ süper bir anneymiş"
Bir başka yorumsa kötü bir deneyimin ileride nasıl etkileri olabileceğini anlatıyor:
"Yıllar yıllar önce annem bana 'regl olmuşsun' dediğinde biraz tedirgindi, canı sıkılmış gibiydi hatırlıyorum. Belki aniden büyümeme sıkılmıştı. İlk kez adet olan kıza tokat atmak ya da başka türlü ifade edilen hoşnutsuzluk, çocuğa başına gelenin kötü, pis, ayıp bir şey olduğu bilgisini veriyor. Kadın olmaya ilk adım utanç içinde atılıyor. Söz konusu anne ise, kızını kendi bedeniyle barıştıran süper anneymiş; takdir ettim." (EZÖ)