Avrupa Parlamentosu, Hollandalı Parlamenter Ria Oomen-Ruijten'in kaleme aldığı ve Türkiye'de ifade ve basın özgürlüğünün durumundan endişe edildiğinin vurgulandığı Türkiye raporunu kabul etti.
Avrupa Birliği reformlarında üç yıldır yavaşlama gözlendiğine işaret edilen rapor Parlamento Dışişleri Komisyonu'nda bir çekimser oyun kullanıldığı oylamada 4'e karşı 65 oyla kabul edildi.
AP: 301 halen şiddet içermeyen düşünceyi hedef alıyor
Türkiye'nin geçen yıl yaptığı ilerlemeye ilişkin raporunda AP, "Parlamenterler, Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğünün hala tam anlamıyla güvence altına alınamamış olmasını üzüntüyle karşılar" deniliyor.
Ceza Yasası'nın (TCK) 301. maddesiyle ilgili Nisan 2008'de yapılan ve 8 Mayıs'ta da yürürlüğe giren değişikliğe de değinilen raporda, "301 değişikliği, şiddet içermeyen düşünceler dile getirenlerin yargılanmasının önüne geçmediğinden yeterli görülemez" deniliyor; bu kişilere örnek olarak da AP'nin 1995 yılında Sakharov Ödülü'nü verdiği Leyla Zana gösterildi.
"Erişim yasakları ve davalar basın özgürlüğüne yaramıyor"
AP, İnternet sitelerine sıklıkla getirilen yasaklarla, eleştiride bulunan basına yönelik baskının ve açılan davaların, demokratik ve çoğulcu bir toplumda basın özgürlüğüne hizmet etmediği görüşündedir" denildi
Özellikle Demokratik Toplum Partisi'nin (DTP) kapatılması endişe konusu oluşturduğuna işaret edilen raporda, Siyasi Partiler Yasası'nın değiştirilmesi isteniyor.
"Namus cinayetleri" ile mücadele edin
Ayrıca Türkiye hükümetinden, yeni bir Laik Anayasa oluşturulması çalışmalarına yeniden başlaması ve kadınların hedef olduğu "namus cinayetleri"ne karşı mücadele etmesi talep ediliyor.
Kürtçe eğitim entegrasyona hizmet eder
AP'li vekiller, Kürt Sorunu'na kalıcı bir çözüm bulunmasına vurgu yaparak, "Bu girişim, Kürt kökenli yurttaşlara, ekonomik ve sosyal yaşamda daha iyi entegrasyon sağlamalarından geçer, ki buna, özel ve kamuya ait okullarda Kürtçe öğrenmeleri için gerçek imkanların sağlanmasını, bu dili radyo ve televizyon yayıncılığında, günlük yaşamda ve kamu hizmetine erişimlerinde kullanabilmelerini da içerir. Bu anlamda, 1 Ocak 2009 itibariyle bir kamu televizyonunda (TRT Şeş) Kürtçe yayına başlanmış olmasını kutlarız" dedi.
Raporda, Kıbrıs Sorunu'nda küresel bir düzenlemeyle çözülmesinin ve Nabucco Gaz Hattı'na ağırlık verilmesinin önemine de işaret edildi. (EÖ)