"Yosma Altunbey'in yaşadıkları ilk değil. Köylerde, kadınların gördükleri şiddeti ev dışına taşıyabilecekleri bir mekanizma yok. Şiddet ancak kadın ölürse ya da ağır yaralanırsa gün yüzüne çıkıyor. O zaman da kolluk kuvvetleri devreye giriyor."
Kars KA.MER'den Arzu Orhankazi, Kars'ın Çığırgan köyünde eşi ve kayınpederi tarafından dövüldükten sonra burnu kesilen Yosma Altunbey'in yaşadıklarını değerlendirirken köylerde yaşayan kadınların mağduriyetlerine dikkat çekiyor.
"Altunbey koruma altında, köyde gerginlik sürüyor"
Altı çocuk annesi Altunbey'in (30), kendisinden 12 yaş büyük bir erkekle evlendirilip ilk kez 15 yaşında anne olduğunu anlatan Orhankazi, olayın basına yansımasından sonra Altunbey'e ulaşmaya çalıştıklarını ancak ailenin tepkisiyle karşılaştıklarını belirtiyor.
Valilik ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ile iletişime geçerek konunun takipçisi olduklarını belirten Orhankazi, Altunbey'in koruma altına alınarak akrabalarının yanına yerleştirildiğini ve hakları konusunda bilgilendirildiğini söylüyor.
Orhankazi'nin verdiği bilgiye göre, Çığırgan köyünde ise gerginlik sürüyor. Dün de Altunbey'in erkek kardeşi, eşinin ailesi tarafından dövülmüş.
Öte yandan, Altunbey'in savcılığa ifade verdiği sırada yanında bulunan ve ifadesine değiştirmesi için baskı yaptığı öne sürülen bir uzman çavuş hakkında soruşturma başlatıldığı da söyleniyor.
Lütfiye Ö. artık evinde, şiddet şimdilik durdu
Orhankazi, aile içi şiddetin önlenmesinde şiddetin konuşulur ve bilinir olmasının yarattığı etkiye dikkat çekiyor.
"Kars'ta 20 Mart'ta eşi tarafından iki metre yüksekten aşağı atılan ve tren yolunda baygın halde bulunan Latife Ö., aldığı koruma kararı ve sosyal hizmet kurumlarının devreye girmesiyle şiddetten 'şimdilik' kurtuldu. Ancak gözümüzü oradan çektiğimizde neler olacağını kestirmek zor değil."
Peki kadınlara yönelik şiddeti önlemek için yapılabilecekler neler?
Orhankazi, Kars'ta altı yıldır faaliyet gösterdiklerini, bu sürede resmi kurumlarla ve merkezde yaşayan kadınlarla iletişimlerini güçlendirseler de köylerde yaşayan kadınlara ulaşmakta büyük güçlükler yaşadıklarını anlatıyor.
"Haberdar olduğumuz vakalarda kadına ulaşmaya çalışıyoruz ama tepkiyle karşılaşıyoruz. Resmi kurumların yaklaşımları çok önemli. Ayrıca caydırıcı cezalar uygulanmalı. Yasalar ve yasa uygulayıcılar failin yanında yer aldıkça kadına yönelik şiddetin önünü almak çok çok zor. Bunun için de öncelikle zihniyetin değişmesi gerekiyor."
Altı yılda 100 kadın başvurdu
Altı yıllık çalışmaları süresince şiddet gören yaklaşık 100 kadının başvuruda bulunduğunu anlatan Orhankazi, "Bu çok önemli. Çok yoğun yaşandığını, üstünün kapatıldığını, meşrulaştırıldığını bilsek de Kars'ta şiddet yeni yeni konuşuluyor" diyor.
Kars'ta ilk ve şiddet konusunda çalışan tek kadın kuruluşu olduklarını belirtiyor; "En zoru, resmi kurumların direncini kırmaktı. Valilikten randevu almakta bile zorlandık. Şiddetten söz etmek imkansız gibiydi. Şimdi bizi kabullendiler. Sığınmaevi ihtiyacı gündemde" diyor. (BB)