*Annalena Baerbock, Olaf Scholz ve Christian Linder. Picture Alliance.
Almanya'da yaklaşık sekiz hafta önce yapılan seçimlerin ardından partiler bugün, Almanya'da Sosyal Demokratlar, Yeşiller ve Hür Demokratların koalisyon görüşmelerini neredeyse bitirmek üzere olduğunu duyurdu.
Bu, ülkenin Noel'den çok önce yeni bir hükümete sahip olacağı anlamına geliyor.
Sosyal Demokratlar'a yakın kaynaklar, Almanya'da yeni bir koalisyon hükümeti kurmayı planlayan üç partinin, bir gecede yapılan görüşmelerde ekonomi, iklim politikaları ve bakanlık görevlerindeki bazı farklılıkların çözülmesinin ardından Çarşamba günü bir taslak anlaşmayı sonuçlandıracağını söyledi.
Scholz Şansölye olacak
Die Welt'in haberine göre partiler, Yeşiller'in davetiyesinde belirttiği gibi, parti liderlerinin "önceki haftalarda müzakere edilen koalisyon anlaşmasını sunacakları" bir öğleden sonra konferansı için basına davetiye gönderdi.
Kaynaklar, partilerin yeni hükümetin çalışmalarına başlayabilmesi için SPD adayı Olaf Scholz'un Federal Meclis tarafından Aralık ayının ikinci haftasında şansölye seçilmesini istediklerini söyledi.
Bu aynı zamanda, görevi bırakacak olan Şansölye Angela Merkel'in, Helmut Kohl'un görev yaptığı gün rekorunu geride bırakmayacağı anlamına da geliyor.
İklim politikasında 'yeni dinamik'
DW İngilizce'nin haberine göre ise yeşillerden kaynaklar, koalisyon anlaşmasının çevreci partinin ulaşım ve inşaattan tarıma tüm politika alanlarının küresel iklimin korunmasını dikkate alması yönündeki taleplerini yerine getirmesinden memnun olduklarını söylediler.
Almanya'nın küresel ısınmayı sanayi öncesi seviyelerin üzerinde 1,5 santigrat derecenin (2,7 derece Fahrenheit) altında tutma hedefine bağlı kalmasına yardımcı olmak için "yeni bir dinamiğin" harekete geçirildiğini söylediler.
Yeşiller'den müzakereciler, Almanya'nın planlanan koalisyon hükümeti altındaki iklim politikasının rüzgar ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını büyük ölçüde artırmaya yönelik önlemleri içereceğini açıkladı.
Bunun, ülkenin son hükümet altında planlanandan sekiz yıl önce, yani 2030 yılına kadar kömürü bir enerji kaynağı olarak terk etmesini sağlayacağını söylediler.
Üç partinin Türkiye bakışları
Hür Demokratlar (FDP). Parti, bu yılki seçim manifestosunda, 2017'de olduğu gibi, Almanya'nın liberalleri katılım müzakerelerinin sona ermesini savundu:
Manifestoları "Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından otoriter bir şekilde yönetilen bir Türkiye, üyelik için aday olamaz" diyor.
26 Eylül seçimleri için hazırlanan programında Yeşiller, "Siyasi hedefimiz, AB üyeliği için görüşmelerin yeniden başlatılmasıdır" derken, bunun ancak Türkiye'de demokrasi ve hukuk devletine geri dönüşü sağlayacak bir "U dönüş" ile mümkün olabileceği belirtiliyor.
Yeşiller, Türkiye'de son dönemde hukuk devleti ve insan hakları alanındaki ihlaller kınanırken, "Türkiye'de demokrasi ve hukuk devleti, eşitlik ve insan hakları için mücadele edenlerin yanında duruyoruz" diyor.
Parti programında AKP hükümetinin "agresif dış politikasından" vazgeçerek çok taraflı dış ve güvenlik politikasına dönmesi beklentisinin altı çiziliyor.
Türkiye'nin İstanbul Sözleşmesi'nden çıkma kararını iptal etmesi de kayda geçirilen beklentiler arasında yer alıyor.
Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) seçim manifestosunda ise Türkiye bu üç cümleyle yer alıyordu:
"Türk hükümetinin iç ve dış politikasındaki gelişmeleri kaygıyla izliyoruz. Türkiye hukukun üstünlüğü, demokrasi ve uluslararası hukuk ilkelerine saygı göstermelidir. Bu konuları eleştirel bir şekilde ele almak için AB ile Türkiye arasındaki diyaloğu yoğunlaştırmak çok acil."
(PT)