DHKP-C operasyonu kapsamında 18 Ocak sabahı saat 04.00'da Grup Yorum'un çalıştığı İdil Kültür Merkezi ile Okmeydanı'nda birçok adrese ve Yürüyüş Dergisi'nin Mecidiyeköy'deki bürosuna baskın yapıldı. Bu baskınlarla gözaltına alınanlar arasında Grup Yorum üyeleri Selma Altın, İnan Altın, Caner Bozkurt, İbrahim Gökçek ve Ali Aracı da vardı. Grup Yorum üyelerinin de aralarında bulunduğu 11 kişi 20 Ocak'ta serbest bırakıldı.
Serbest bırakılan Grup Yorum üyeleri İnan Altın ve Selma Altın Çağlayan Adliyesi önünde yaptıkları basın açıklamasında gözaltına alınışlarını, sorgulama koşullarını ve İdil Kültür Merkezi'nin durumunu anlattı:
"Sabah dört gibi kapıların kırılma sesiyle uyandık. 10, 15 dakika içinde kapı parçalandı ve beş dakika içinde de gözaltına alındık. Avukatlarımız olmadan yapılan bu arama eşkıyalıktır. Ertesi gün öğle saatlerine dek arama yapılmış ancak sadece 10 dakikalık kamera görüntüsü var."
"Biber gazı, tekme, dipçik darbeleriyle ters kelepçelenerek gözaltına alındık. Vatan Emniyeti'ne götürülene dek 10 saat ters kelepçeli olarak bekletildik. Kelepçeler gevşetilmedi, bazı arkadaşlarımız parmaklarından omuzlarına dek kısmi felç geçirdi, bazılarının kolu şişti."
Sema Altın, 35 saat su ve şeker ihtiyaçlarının karşılanmadığını ve tuvalet ihtiyaçlarını gidermelerine izin verilmediğini bu durumun ancak avukatlarının çabalarıyla düzeldiğini söyledi:
"Adliye'ye de ters kelepçeli şekilde getirildik. Bu keyfi uygulama, avukatlarımızın polisle olan mücadelesi sonucunda düzeltildi."
"Kültür Merkezi'nin bir kapısı var"
İdil Kültür Merkezi'ne helikopterle yapılan baskında grubun çalışma yaptığı stüdyoya ve müzik aletlerine zarar verildi. İnan Altın, İdil Kültür Merkezi'ndeki zararı anlatırken basının yedi çelik kapı ve kozmik oda bilgilerini doğrulamadan yayınlamasına tepki gösterdi:
"Tüm eşyalar paramparça edilmiş halde. Eşyalarımız yağmalandı. Yağma diyorum çünkü tutanak tutulmamış. Bilgisayarlarımız ve tabletlerimiz alındı. Enstrümanlarımızın içi açılmış, parmak izi araması nedeniyle her yer kirlenmiş halde. Altı aydır sürdürdüğümüz ve sonuna geldiğimiz albüm çalışmasının olduğu bilgisayar da alındı. Bize bir kopyasını bırakmaları gerekmelerine rağmen bunu yapmadılar.
Basın yedi çelik kapı ve kozmik oda bilgilerini doğrulamak için Kültür Merkezi'ne gitmedi. Burada tek bir kapı var. Kozmik oda denilen yer ise fotoğraf çalışmalarının yapıldığı arşiv odası."
İnan Altın, İdil Kültür Merkezi'nin tüm Türkiye'ye malolan üretimlerin yapıldığı bir yer olduğunu ve süreçle ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını söyledi. (BK/HK)