Afganistanlı göçmenin sağlık hakkı bürokraside tıkandı

Afganistan’da askerlik yaptığı dönemde ağır işkencelere maruz kalan Tebriz Saifi ve ailesi, yaklaşık on yıl önce Türkiye’ye sığındı.
Uluslararası koruma başvurusuyla Türkiye'de yaşamını sürdüren aile, yaşadıkları tüm hukuki ve sağlık sorunlarına rağmen hayatta kalma mücadelesi veriyor. Bugün 29 yaşında olan Saifi, %99 engelli, diyabet hastası ve görme engelli. Hayatta kalabilmesi için haftada üç gün diyalize girmesi gerekiyor. Ancak Bursa İl Göç İdaresi’nin sağlık güvencesini kapatması nedeniyle bu temel tedaviye erişimi engellenmişti.
Hukuki zaferin ardından keyfi idari engel
Saifi ailesi ilk olarak Yalova’da uluslararası koruma başvurusunda bulundu, ancak başvuruları reddedildi. Açtıkları dava sonucunda bu ret kararı iptal edildi, kimliklerini geri aldılar ve yeniden uluslararası koruma statüsü kazandılar. Ardından Bursa’ya sevk edilen aile, burada ikinci kez bir ret kararıyla karşılaştı. Kimlikleri ellerinden alınarak sağlık hizmetlerine erişimleri engellendi.
Avukat Duygu İnegöllü, idarenin bu işlemi mahkeme kararlarını yok sayarak gerçekleştirdiğini belirterek, “Yürütmenin durdurulmasına rağmen müvekkilimizin sağlık hakkı sistem üzerinden hâlâ kapalı. Bu, açık bir hak ihlalidir ve hayati risk doğuruyor” dedi.
Acil yönlendirme yapıldı, ama çözüm değil
Türkiye İnsan Hakları Vakfı temsilcileri ve avukatlar, 18 Mart 2025'te Bursa İl Göç İdaresi ve hastane yetkilileriyle görüşmeler gerçekleştirdi. Sağlık güvencesi aktif hale getirilmemesine rağmen yetkililer, Saifi'nin tedavisini alabilmesi için bazı sözlü taahhütlerde bulundu. Ertesi gün Saifi, evine oldukça uzak olan İstanbul’daki Süleyman Yalçın Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne yönlendirildi. Acil servisin kırmızı alanında kaydı açılan Saifi, burada diyaliz hizmeti almaya başladı.
Ancak bu çözüm, geçici ve oldukça zahmetli. Hastaneye servis sağlanmadığı için Saifi, birden fazla toplu taşıma aracıyla, görme engelli olarak hastaneye ulaşmaya çalışıyor. Ayrıca, kesik parmakları için gerekli plastik cerrahi kontrollerine ulaşamıyor ve düzenli kullandığı ilaçları da cebinden almak zorunda. Bu ay için ilaçların maliyeti 15 bin TL’yi buldu ve dayanışmayla karşılandı.
“Diyaliz alabiliyor olması sevindirici ama sağlık güvencesi açılmadıkça bütüncül tedavi imkânsız” diyen İnegöllü, tek çözümün Bursa İl Göç İdaresi’nin sağlık güvencesini tekrar aktif hale getirmesi olduğunu vurguluyor.
Bursa Tabip Odası ve Af Örgütü'nden çağrılar
Bursa Tabip Odası İnsan Hakları Komisyonu da bir açıklama yaparak, Saifi’nin yaşadığı mağduriyete dikkat çekti. Açıklamada, “Bu durum sadece Tebriz Saifi’nin değil, tüm insanlığın ortak vicdanını ilgilendiriyor. Sağlık hakkı evrensel bir haktır ve bu hak göçmenler için de geçerlidir” denildi. Komisyon, sürecin takipçisi olacaklarını da duyurdu.
Uluslararası Af Örgütü ise Saifi için acil eylem başlattı. Göç İdaresi Başkanlığı’na hitaben hazırlanan dilekçe kamuoyunun imzasına açıldı. Örgüt, Saifi’nin düzenli diyaliz ve tıbbi tedaviye ücretsiz erişiminin sağlanması gerektiğini vurguladı.

İşkence mağduru Afganistanlı aile hayati tehlike ile karşı karşıya
(EMK)
KADINLARIN GÜNDEMİ
Şiddet bataklığını çürütmek: Başka Ahmetler öldürülmesin!

Dr. Eylem Ümit Atılgan yanıtladı: Çocukları yetişkinler gibi yargılamak çözüm mü?

Peki tiyatronun suçu ne?

Sistematik şiddeti görmeyen mahkeme, Ezgi’yi tahliye etmedi

102 GENÇ TAHLİYE EDİLDİ
Anne Baba Dayanışma Ağı: Hepsi serbest bırakılana kadar buradayız
