Türkiye'de farklı cezaevlerinde 2 bine yakın insan süresiz ve dönüşümlü açlık grevlerini sürdürürken, Fransa'nın Strasbourg kentindeki St. Maurice Kilisesi lokalinde 15 kişi de süresiz ve dönüşümsüz açlık grevinin 50. gününde.
Bakırköy Kadın Cezaevi'nden 14 kadın da açlık grevine girdi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) adına açıklama yapan Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü ile İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Bağımsız İstanbul Milletvekili Levent Tüzel Meclis'te konuyla ilgili basın toplantısı yaptı.
Grevdekiler sekiz aydır sağlık ve güvenliği hakkında bilgi alınamayan, avukatlarıyla görüşmesi önlenen İmralı Cezaevi'ndeki PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın tecridine son verilmesinin yanı sıra, Öcalan'a özgürlük, Kürt halkına statü ve anadilde eğitim talep ediyor.
Fırat Haber Ajansı'nın haberine göre, açlık grevi yapılan çadırın önünde "Edi Bes e! An azadi an azadi", yazılı pankart asılı. Grevcilerin bazıları 20 kilo kadar zayıfladı.
Üzerinde "Ölüme kadar açlık grevini durdurmak için, bizi dinleyiniz!" yazılı posterle de Avrupa kurumlarına çağrı yapılıyor. Dönüşümsüz açlık grevine paralel olarak, 50 günde yaklaşık 310 kişi de dayanışma amacıyla beşer günlük dönüşümlü grevlere katıldı.
Bakırköy'de 14 kadın grevde
Ayrıca, Bakırköy Kadın ve Çocuk Cezaevi'nde de 14 kadın mahpus süresiz açık grevine girdi. Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) soruşturmasından aynı cezaevindeki tutuklu gazeteci Zeynep Kuray'ın haberine göre, dört gündür açlık grevindeki kadınların isimleri şöyle:
Hacire Tanırgan, Berivan Arvaz, Hicran Akın, Semra Tekin, Sibel Akdeniz, Gülistan Balkaş, Halime Ürselendi, Esra Cebe, Ayşe Günay, Fatma Koçak, Beral Yılmaz, Hanım Çelik, Ayşe Oyman ve Gülcan Bal.
Vekillerden çağrı
BDP vekilleri Kürkçü ve Önder ile Bağımsız Milletvekili Tüzel de Meclis'teki basın toplantısında 50. gününe gelen Strasbourg'daki açlık grevinin hayati sınıra dayandığına dikkat çektiler.
"Grevciler 'Öcalan'a özgürlük, Kürt halkına statü ve anadilde eğitim' taleplerinin değerlendirilebileceğini ancak Öcalan'a yönelik tecridin sona erdirilmesi talebinden vazgeçmeyeceklerini, bunun tartışılmaz olduğunu açıkladılar."
Milletvekilleri, bu talebin karşılanmasının önünde hiçbir yasal, idari, insani ve ahlaki engel bulunmadığını, tersine Öcalan'ın tutuklandığı günden sekiz ay öncesine kadar avukatlarıyla rutin bir biçimde sürdürdüğü görüşmelerin yasaklanmasının hukukla açıklanamayacağını söyledi.
"Bütün hükümlüler gibi Öcalan'ın da süregiden diğer davaları ve başka yargısal süreçlerle ilgili olarak avukatlarıyla görüşme hakkı var."
Görüşmelerin keyfi biçimde önlendiğini ifade eden vekiller, Öcalan'ın Kürt özgürlük mücadelesinin siyasi önderi olduğunu belirtti.
Açıklamada, 15 Şubat'ta Diyarbakır'da lise öğrencisi 17 yaşındaki Ramazan Malkoç'un, 23 Ocak'ta Bingöl Cezaevinde siyasi tutuklu Şehmus Anik'in, geçen yıl yedi kişinin Öcalan üzerindeki tecride dikkati çekmek için kendilerini ateşe vermelerine yer verildi. (AS)