Cindy Sheehan'dan W. Bush'a sert mesajlar
Dünya Cindy Sheehan'ı ilk kez, kendisi gibi çocuklarını Irak'ta kaybeden kadınlar ile birlikte Teksas'ta Bush'un evinin önüne kamp kurduğunda tanıdı. O eylemlerine hiç ara vermeden devam etti. Sadece ABD'de değil dünyanın pek çok bölgesinde forumlara, eylemlere, yürüyüşlere katıldı. ABD'li askerlerin Irak'tan evlerine dönebilmeleri, koalisyon güçlerine bağlı ülke ordularının Irak'tan çıkmalarını sağlamak için çaba harcadı. Sheehan, bu kez de Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu'nun düzenlediği bir toplantıya katılmak üzere İstanbul'a geldi, ben sordum o yanıt verdi.
Sheehan, "Başından beri George Bush'un saldırgan politikalarına karşı çıkıyoruz. Ama ancak o görevinin sonlarına doğru saldırganlığına devam ediyor. Irak'a 25 bin 500 asker daha gönderdi ve öldürmeye devam ediyor. Biz de barışın sağlanabilmesi için çalışmayı sürdürüyoruz. ABD'nin bu politikası bölgede şiddetin daha da yayılmasına neden oluyor. Bir yandan da biz senatonun Bush'a savaş için kullanma hakkı verdiği fonu kesmesini istiyoruz" diyor.
Aynı zamanda George Bush ve Dick Cheney'nin artık Beyaz Saray'dan uzaklaştırılması için çalışmaya devam ettiklerini vurgulayan Cindy Sheehan, "Bütün bunlar Bush'un politikalarını durdurmaya onu koltuğundan etmeye yeter mi? Yetmeyecektir ama yine de ABD halkının ortaya koyduğu baskılar onları ne yaptığını bir kez daha düşünmeye itecek. 17 Mart'ta bütün ABD'de büyük gösteriler düzenleyeceğiz. En büyük ve geniş katılımlı gösterimiz ise Washington'da olacak" sözleriyle bundan sonraki eylem takvimini de açıklıyor.
17 Mart'ta barış için sokaklara...
Cindy Sheehan'a göre George Bush ve onun gibi düşünenler dışında dünyada herkes barış istiyor. ABD'nin eski başkanlardan Eisenhower'ın bir sözünü hatıratıyor Sheehan, tabii onun da büyük bir savaş çığırtkanı olduğunu hatırlatmayı ihmal etmeden: "Eğer dünyada insanlar barışı talep ediyorlar ise hükümetler savaş yolundan dönmelidirler." Bu yüzden sınırların çok ötesinde barış ve kardeşliğin tesis edilebilmesi için seyahat ettiğini anlatıyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Dünyanın pek çok bölgesinde konuşmalar yapıyorum. 17 Mart günü tüm dünyada ABD Büyükelçiliklerinin önünde eylemler düzenlenmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Irak'taki koalisyon güçlerine bağlı ülkeler de artık askerlerini geri çekme kararı veriyorlar.
"Avustralya ve Britanya bu kararlarını açıkladılar. Diğer ülkelerin de aynı kararı vermeleri için devletlerin üzerindeki baskıları artırmamız gerekiyor. Dünyanın yüzde 90'ında insanlar Bush'un politikalarına karşı çıkıyor ama önemli olan hükümetlerin de kararlarını bu yönde etkilemek. Bilmemiz gereken bir şey daha var. Eğer biz Irak'a demokrasinin götürülmesine yardımcı olamazsak, o zaman kendi ülkelerimizde demokrasiyi yaşamamızın da tek başına fazla bir anlamı kalmıyor. ABD'de ülkenin en az yüzde 75'lik kesimi askerlerin Irak'tan evlerine dönmesini istiyor. ABD halkı bu haksız ve ahlak dışı işgalin bir an önce bitmesini istiyor."
"Hillary Clinton'dan başkan olmaz , Obama için erken"
Amerika'da seçim sürecine girildiğini hatırlattığımız Cindy Sheehan, Demokrat Parti'nin başkan adaylarından Hillary Clinton'ın özellikle Irak konusunda Bush'a yakın fikirleri savunduğunu, diğer aday Barrack Obama içinse şimdilik erken olduğunu savunuyor.
Sheehan, "Biz ülkemizde bağımsız, lobilerin etkisinde olmayan adayları destekliyoruz. Amerikan emperyalizmi hastalığının bütün dünyada yayılmasına engel olmak isteyen adayları destekleyeceğimizi ifade ediyoruz" diye konuşuyor. Cindy Sheehan ABD'nin Irak'ı işgalinin ardından terörist saldırıların eskisine oranla büyük artış kaydettiğini hatırlatarak, "ABD eskiden de komünizm yayılmasın diye Vietnam'da savaşıyordu. Ancak bu bir sonuç getirmedi. Bush da şimdi ise terörizm yayılmasın diye Irak'ta. Ama buna rağmen ortada artan bir şiddet var. Bu gerekçeler ile bakarsak ABD Irak'ta Vietnam'dakiyle karşılaştırılabilecek bir konumda" diye konuşuyor.
Sheehan, röportajımız boyunca hayatı algılayışının savaşlarla nasıl değiştiğini anlatıyor bir yandan. ABD'deki ekonomik sorunlardan, Cumhuriyetçi iktidarın ülke içindeki acil çözüm bulunması gereken konular ile ilgili başarısızlığından, ama ille de Bush'tan. Sadece çocuklarını Bush'un savaşlarına kurban veren anneler için değil, dünyanın barış içinde yaşamak isteyen tüm insanları için Neo-con iktidarın Beyaz Saray'dan uzaklaşmasının önemini konuştuk Cindy'yle.
Bush'un bir kukla olduğunu anlatırken yardımcısı Dick Cheney ve Dışişleri Bakanı Condoleeza Rice'ın da ofislerinden uzaklaştırılmalarının ne kadar önemli olduğunu anlattı uzun uzun. Röportaj bittikten sonra, yerinden kalkmadı. "Benimle bir röportaj daha var şimdi. Alıştım, dünyanın her yerine seyahat ediyorum, derdimi anlatıyor, Bush'tan mustarip diğer insanlar ile yaşanan acıları paylaşıyorum. Artık yaka mikrofonu nasıl takılıyor, nasıl çıkarılıyor, bir kameraman nasıl detay görüntü çekiyor, bir fotoğrafçı ne istiyor biliyorum" diyor.
Evet Cindy gerçekten önemli bir figür olarak muhalif Amerikalıların, Irak Savaşı'na, Lübnan'daki İsrail saldırganlığına, İran'a yönelik savaş tehditlerine karşı çıkan bir isim.
Ertesi gün Küresel BAK'ın düzenlediği "Savaşsız Bir Dünya için Uluslararası Buluşma" toplantısındaki panelde söyledikleri ise erdemli bir insanın başkalarının kabahati yüzünden zor duruma düşen Amerikan halkının mahcubiyetini dile getirmesi açısından önemliydi.
"Burada bulunan Iraklı arkadaşlarımdan özür diliyorum" diyordu Cindy, Bush'un yaptıkları yüzünden kendisini suçlu hisseden tüm Amerikalılar adına. Iraklılarsa katledilen onlarca bilim insanından biri olan Isam El Rawi'nin acısını ölen tüm Iraklılarınkiyle birlikte hissederken, sessizce başlarını öne eğip bu özrü kabul etti. Temel sorun bir halkın ülkelerini yönetenlerin acımasız emperyalist hırsları yüzünden dünyanın diğer ucundaki başka halklardan özür dilemek zorunda bırakılmasıydı belki de. Ama Sheehan özür dilemenin aslında nasıl unuttuğumuz bir erdem olduğunu bir kez daha hatırlatmış oldu. (MU/TK)