Avrupa Birliği (AB), insan haklarını ihlal edebilecek casus ekipman satışını denetim altına almak için adım atması insan hakları ve basın özgürlüğünü savunan uluslararası hak hareketini memnun etti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FİDH), Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF), Privacy International ve Dijital Derneği (Digitale Gesellshaft) adlı örgütler, denetleyeceği araçlar arasına yeni tür teknolojik donanımları da ekleyen Komisyonun kararını memnuniyetle karşıladıklarını açıkladılar.
Gamma International, Hacking Team, Amesys...
Avrupa Birliği, yeni düzenlemeyle, kişi ve İnternet ağlarının izlenmesi için casus veya zararlı yazılım satan Gamma İnternational, Hacking Team ve Amesys gibi AB merkezli teknoloji şirketlerinin daha şeffaf ve hesap verebilir olmalarını amaçlıyor; bu amaçlı işlemlere denetimini artırıyor.
Beş insan hakları örgütü, salt bu düzenlemenin söz konusu şirketlerin tüm icraatlarını şeffaf kılmaya ve ihracatlarını engellemeye yetmeyeceğini ancak bu adımın yasa yapıcıya veya kamuoyuna hesap vermek konusunda bir başlangıç teşkil edebileceğine inanıyorlar. Ayrıca düzenleme, hükümetlere, insan haklarını ihlal eden rejimlere bu tür teknolojilerin ihraç edilmesine sınırlama getirmeleri durumunda veri de sağlayabilecek.
Privacy International: AB ayak sürümeyi bırakmalı
Privacy International örgütü temsilcisi Kenneth Page, bu tür yazılımların ihracının yasal çerçeveye kavuşturulması konusunda AB üyelerini “ayak sürümeyi bırakmaya” davet etti. Page, bu düzenlemenin şirketleri sınırlandırma konusunda yeterli olamayacağını ifade etti.
Digitale Gesellschaft: Bu bir ilk adım
Digitale Gesellschaft genel direktörü Alexander Sander de, düzenlemeden memnun ancak bunu sadece “bir ilk adım” olarak görüyor.
RSF: Fransa bu şirketleri davet etti
RSF Programlar direktörü Lucie Morillon ise, Fransa’nın Technology Against Crime (TAC) Sergi Salonu’nda İnternet düşmanı iki kuruluş olarak Gamma International ve Hacking Team şirketlerine de ev sahipliği yaptığını hatırlattı. Morillon, Avrupa’da izleme alt yapısının denetim altında tutulmasıyla ilgili “Alınacak daha çok yol var” dedi.
RSF Almanya: Almanya hükümeti çekincesinden vazgeçti
RSF Almanya Seksyonu başkanı Christian Mihr, Almanya hükümetinin bu tür yazılımların ihracına düzenleme getirmek konusundaki çekincesinden vazgeçmesini memnuniyetle karşılıyor. Mihr, AB kararını “İnsan haklarının korunmasında önemli bir ilk aşama” sözleriyle değerlendirdi.
HRW: Teknolojileriniz işkence doğurdu
HRW müdürü Wenzel Michalski ise, AB içinde geliştirilen teknolojiler yüzünden hak savunucuları ve ailelerinin ihbar edildiği, tutuklandığı ve işkence gördüğünü anımsattı; bu tür şirketlere dair getirilen düzenlemeleri “doğru yönde atılmış bir adım” olarak görüyor ancak “daha ileri adımlar” bekliyor.
FİDH: Libya ve Suriye’deki suçlar ikna edici oldu
FİDH başkanı Karim Lahidji de, Amesys ve Qosmos gibi şirketlerin Libya ve Suriye’de giriştikleri suç ortaklığı iddialarını gündeme getirmelerinin AB’yi buna düzenleme getirme konusunda ikna edici olduğunu açıkladı. Temsilci yeni hak ihlallerinin önüne geçilmesi bakımından şirketlere ilişkin bu adım önemsediklerini bildirdi (EÖ).