İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Kocaeli Şubesi Başkanı Ali Akgün, resmi açıklamalara göre 18 bin 373 kişinin öldüğü, 48 bin 901 kişinin yaralandığı 300 binden fazla binanın hasar gördüğü, doğrudan ya da dolaylı olarak 16 milyon insanın etkilendiği 7,6’lık 17 Ağustos 1999 depreminin 24. yıl dönümünde bianet’e konuştu.
Körfez’de uzmanların yakın bir zamanda deprem beklemediğinden bahseden Akgün, olası bir İstanbul depreminin etkilerine dikkat çekti.
Akgün “Jeologlar yakın bir dönemde merkez üssünün Kocaeli olduğu bir deprem beklemiyor. Kocaeli’ndeki üç aktif fay da kırık durumda. Stres biriken fay Adalar bölgesinde, İstanbul depremini yapacak olan. O fay Kocaeli’yi de etkileyecek ama İstanbul kadar değil. Yani deprem Kocaeli’ni, İstanbul'la aynı şiddetle sallamayacak. Bu Kocaeli için bir avantaj” dedi.
“Eski yapılar halen bir risk”
Kocaeli’nin 99 depreminin acı sonuçlarıyla yüzleştiğini dile getiren Akgün, yapı stokunun yer geçen gün yenilendiğini ifade etti. Fakat 99 öncesi mühendislik hizmeti almadan yapılan eski yapıların kent için halen bir risk olduğunu söyledi:
Depremi 24 yıl önce ağır şartlarda yaşamamız her şeyi değiştirdi. Hem Kocaeli hem de devlet bir takım önlemler aldı. Kocaeli'nde depreme karşı alınan en büyük önlem kat adedi düşürüldü. Önceden 5-6 kata izin verilirken 3 kattan fazlasına izin verilmemeye başlandı.
Devlet yıkımlarının önüne geçmek için yasa ve yönetmeliklerle standartlar oluşturdu. Eskiden zemin etüdü yoktu, beton ve demirin standardı yoktu mesela. Yapı Denetim Kanunu çıktı. Vatandaşın yapısı özel şirketlerce denetlenmeye başladı. Bunu yaparken de yapı malzemeleri laboratuvarları kuruldu her şehirde. Betonun standardına, dayatımına bakılmaya başlandı.
Kocaeli'nde yapıların yüzde 55-60’ı, 99 sonrası hazırlanan yönetmeliklere göre yapıldı. Kocaeli'nde 305 bin civarında bir yapı stoku var. Sanayi yapıları da buna dahil. Bunun yaklaşık 170 bini yani yaklaşık yüzde 55’i 99 sonrası yeni yönetmeliklere göre yapılan yapılar.
6 Şubat depremlerinde de gördük ki 99 öncesi eski yapı diye tabir ettiğimiz mühendislik hizmeti almamış binalar bizim için her zaman bir risk. Kocaeli'nde bu riski azalttık. Fakat İzmit’in merkezinde eski yapılar mevcudiyetini koruyor. İşin odak noktası dönüşüm.”
“Kentsel dönüşümden başka alternatif yok”
Kentsel dönüşümün önemine değinen Akgün, hem devletin hem de halkın bina yenileme çalışmalarına destek vermesi gerektiğini ifade etti. Kentsel dönüşümün önünün tıkandığını söyledi:
Yapılarımız, binalarımız, evlerimiz yaşadığımız müddetçe bize lazım. Ev eski, mühendislik hizmeti almamış. İlk depremde yıkıldı, kişi öldü gitti. Kim kazandı bu işten?
Ya da İzmit’te çarşı içindeki bir apartmanda kişinin bir ofisi ya da dairesi var. Dönüşüme girdiği zaman mevcut metrekare düşüyor. İnsanlar da bir daire verip üç daire almaya çalışıyor.
İnsanların kentsel dönüşüme mantılı, makul bir şekilde yaklaşmaları lazım. Herkesin çok kazandığı bir sistemde kimse kazanamaz.
Depreme en büyük hazırlık kentsel dönüşümdür. Depreme dayanıksız binaların yenilenmesidir. Başka bir alternatifimiz yok. Yeni yaptığımız binalar zaten sağlam.”
“Büyükşehir Belediyesiyle iş birliği yaptık, tarama yapıyoruz”
Konuşmasında depremin normal bir tabiat olayı olduğunu hatırlatan Akgün, “Depremin felaket olmasının sebebi yapıların bozuk olması” dedi. Depremlerde yapı yıkılmadıktan sonra ölme ihtimali olmadığını söyledi.
“Bilime, yönetmeliklere, şartnamelere inandığımız için bu yapılara güveniyoruz” diyen Akgün Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’yle yaptıkları işbirliğinden bahsetti:
İnşaat Mühendisleri Odası olarak, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’yle teknik iş birliği yaptık. Yapıların envanter raporlarını çıkartıyoruz. Kentsel Dönüşüm Kanunu uyarınca hızlı tarama yöntemiyle tarama yapıyoruz. Belli kriterlere göre binaların bilgilerini topluyoruz.
Raporları Büyükşehir Belediyesine teslim ediyoruz. Onlar da hazırlanan raporlar doğrultusunda gerekli çalışmaları yapıyor. Yani kentsel dönüşüm altyapısı oluşturuyor.
99 depreminin merkez üssü bugün yeni bir depreme hazırlıklı diyemeyiz ama hazırlanıyoruz. Bu bir zaten süreç. Bizim de istediğimiz bir vatandaş olarak herkes gibi güvenli şehirlerde yaşamak. Depreme dayanıklı şehirler oluşturmak.
TIKLAYIN - "Eczanenin Camlarını Kırıp İnsanlara Sakinleştirici Dağıttım"
TIKLAYIN - Depremzede Başkandan Uyarı: İzmit'te Büyük Bir Dolgu Alan Var
TIKLAYIN - Fatma ve Mesut Tokçan; Aynı Acıları Paylaştılar, Hayata Birlikte Tutundular
(HA)