İnsan Hakları Savunucuları Dayanışma Ağı ve İnsan Hakları Ortak Platformu üyesi örgütler yargılanan 46 Cumartesi Annesi/İnsanı’nın tamamının beraat ettirilmesi ve ifade özgürlüğü ve barışçıl toplanma haklarının güvence altına alınmasını istedi.
TIKLAYIN - "Şiddete uğrayan bizdik, devletin yargılanması gerekirdi"
"Haklarını kullandılar"
Açıklamada şöyle denildi:
"Cumartesi Anneleri 1995 yılından beri zorla kaybedilen yakınlarının akıbetini öğrenmek ve adalete erişmek için Galatasaray Meydanı’nda barışçıl şekilde toplanıyordu.
"25 Ağustos 2018’de 700. buluşma için meydanda barışçıl şekilde toplanan zorla kaybedilenlerin yakınları, insan hakları savunucuları ve milletvekillerinin de aralarında bulunduğu gruba yönelik polis gereksiz ve aşırı güç kullandı. Biber gazına boğulan meydanda onlarca kişi polis tarafından darp edildi, yerlerde sürüklendi ve 47 kişi gözaltına alındı. Galatasaray Meydanı bu tarihten itibaren tüm eylemlere kapatıldı.
"26 yıl boyunca Cumartesi Anneleri buluşmalarına katılanların birçoğu baskı, taciz, aşırı güç kullanımı, keyfi gözaltı ve adil olmayan yargılamalara maruz kaldı. Mayıs 1995’ten beri gerçekleştirilen 869 buluşmada olduğu gibi, 25 Ağustos’taki protestoya katılanlar hem iç hukukun hem de uluslararası insan hakları hukukunun güvencesi altında olan haklarını kullanıyordu.
'Dava temelsiz'
"Hiçbir yasadışı davranışta bulunmayan gruba karşı gereksiz ve aşırı güç kullanan ve en az 12 kişiyi yaralayan polisler hakkında soruşturma açılması için yapılan tüm idari ve hukuki başvurular reddedildi. Bunun yerine yalnızca ifade özgürlüğü ile barışçıl toplanma hakkını kullanan 46 kişi hakkında “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” suçlamasıyla dava açıldı.
"Bu temelsiz dava, Türkiye’deki sivil topluma, insan hakları savunucularına ve muhalif görüşlerini barışçıl biçimde ifade eden kişilere yönelik sürmekte olan baskı ve sindirme amacı taşıyan yargısal tacizin bir örneğidir. Yargılananlar arasında insan hakları savunucuları, gazeteciler ve zorla kaybedilenlerin yakınları yer alıyor. Bu dava, Cumartesi Anneleri’ni ve onların adalet taleplerini destekleyenleri susturma amacı taşımaktadır.
"Bu nedenle, 24 Kasım 2021 günü saat 10:30’da 21. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan duruşmayı izlemek üzere insan hakları örgütleri temsilcileri Çağlayan Adliyesi’nde olacak.
"Aşağıda imzası bulunan İnsan Hakları Savunucuları Dayanışma Ağı ve İnsan Hakları Ortak Platformu üyesi örgütler olarak, yargılanan 46 kişinin tamamının beraat ettirilmesi ve ifade özgürlüğü ve barışçıl toplanma haklarının güvence altına alınması çağrımızı yineliyoruz.
İmzası bulunan örgütler:
AĞ-DA Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dayanışma Ağı, Civil Rights Defenders, Eşit Haklar için İzleme Derneği, Hakikat Adalet Hafıza Merkezi, Hak İnisiyatifi Derneği, İnsan Hakları Derneği, İnsan Hakları Gündemi Derneği, Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği, P24 Bağımsız Gazetecilik Platformu, Research Institute on Turkey, Sivil Alan Araştırmaları Derneği, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı, Türkiye-Almanya Kültür Forumu, Türkiye İnsan Hakları Davalarına Destek Projesi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi, Yaşam Bellek Özgürlük Derneği, Yurttaşlık Derneği.
Ne olmuştu?
Cumartesi Anneleri/İnsanları, kayıpların bulunup faillerin yargılanması talebiyle 27 Mayıs 1995’te Galatasaray Meydanı’nda başlattıkları oturma eylemine 15 Ağustos 1998'de başlayıp yedi ay süren polis saldırısı sonucu 13 Mart 1999’da ara verdi. 31 Ocak 2009’da yeniden başlayan Cumartesi oturmaları 25 Ağustos 2018’deki 700. Haftada tekrar polis saldırısı ile karşılaştı.
700. haftada polis plastik mermilerle saldırdı, çok sayıda kayıp yakını gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar ifadelerinin ardından aynı gün serbest bırakıldı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Başkanı, avukat Gülseren Yoleri, konuyla ilgili açıklamasında, 700. Hafta etkinliğinin “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun bilgisi dahilinde Beyoğlu Kaymakamlığı imzalı bir karar ile keyfi olarak yasaklanmış olduğunu” söyledi.
TIKLAYIN - Maside Ocak: 97’de 2 Kuşak Gözaltına Alınırdık, Bugün 3 Kuşak Alınıyoruz
700. Hafta buluşmasında gözaltına alınan Maside Ocak, “1997'de iki kuşak olarak gözaltına alınırdık, bugün üç kuşak gözaltına alındık” dedi.
21 Mart 1995’te gözaltına alındıktan sonra cansız bedenine kimsesizler mezarlığında ulaşılan Hasan Ocak’ın ablası Maside Ocak, 82 yaşındaki annesi Emine Ocak’ın da gözaltına alınmak istendiğini, son anda polislerce otobüse bindirilmediğini, annesinin kalkanlarla itildiğini, kollarının morartıldığını anlatmıştı.
46 hak savunucusuna dava
Haklarında dava açılanların isimleri şöyle: Koray Çağlayan, Koray Kesik, Leman Yurtsever, Levent Gökçek, Lezgin Özalp, Maside Ocak, Mehmet Günel, Muhammed Emin Ekinci, Ayça Çevik, Besna Koç, Cafer Balcı, Can Danyal Aktaş, Cihan Oral Gülünay, Cüneyt Yılmaz, Deniz Koç, Ercan Süslü, Ezgi Çevik, Faruk Eren, Fecri Çalboğa, Ferhat Ergen, Gamze Elvan, Hakan Koç, Hasan Akbaba, Hasan Karakoç, Jiyan Tosun, Kenan Yıldızerler, Murat Akbaş, Murat Koptaş, Onur Yanardağ, Osman Akın, Özer Oymak, Özge Elvan, Ramazan Bayram, Rüşa Sabur, Sadettin Köse, Adil Can Ocak, Ahmet Karaca, Ahmet Süleyman Benli, Ali Ocak, Ali Yiğit Karaca, Atakan Taşbilek, Ataman Doğa Kıroğlu, Saime Sebla Arcan, Sinan Arslan, Ulaş Bedri Çelik, Volkan Uyar.
O gün eyleme katılmak üzere alanda bulunan milletvekilleri ile ilgili de dokunulmazlıkları olduğu gerekçesiyle dosyalarının tefrikine karar verildi.
(EMK)