DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi "12 Eylül bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmalı ve başta Kenan Evren olmak üzere bütün 12 Eylülcüler yargılanmalı" dedi.
Çelebi: 12 Eylül hâlâ yasalarla korunuyor
DİSK üyesi yaklaşık elli kişi, bugün Türkiye Otel, Lokanta ve Eğlence Yerleri İşçileri Sendikası (OLEYİS) binası önünden Taksim Gezi Parkı'na kadar "12 Eylül'de Türkiye kaybetti, ne unutuyoruz ne affediyoruz" yazılı pankartla yürüdü.
"Darbeciler yargılansın", "Gün gelecek devran dönecek darbeciler halka hesap verecek", "12 Eylül zinciri kırılacak", "Kenan Evren yargılansın"
sloganları atan topluluğun ellerinde taşıdığı dövizlerdeyse şunlar yazılıydı:
"Sanat, emek, düşünce özgürlüğü, anneler, kadınlar, işçi sınıfı, hukuk devleti, toplumsal barış, kültür, sendikal haklarımız, eğitim sistemi, ülke itibarı çok şey kaybetti. 12 Eylül'e af yok".
Taksim Gezi Parkı'nda açıklama yapan topluluk adına basın metnini Çelebi okudu.
Çelebi "26 yıl önce, tank sesleriyle ve marşlarla uyandırılmamızla başlayan süreç Türkiye'yi siyasal, sosyal, hukuksal ve bilimsel alanlarda büyük tahribata uğrattı. Emekçilerin kazanılmış bütün hakları zorla ellerinden alındı" dedi.
"12 Eylül'ün ardında ABD'nin Ortadoğu çıkarları var"
12 Eylül hukukunun hâlâ geçerli olduğunu ve 12 Eylül askeri yönetimi tarafından hazırlanan Anayasa'nın temel hükümleriyle hala yürürlükte olduğunu anımsatan Çelebi geçici 15. madde ile, 12 Eylül sürecinin yargılanmasının engellenmesini eleştirdi.
12 Eylül darbesinin ardında Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) varlığının tartışılmaz olduğunu söyleyen Çelebi, "12 Eylül askeri darbesi ABD'nin Ortadoğu çıkarları doğrultusunda 'ılımlı Müslüman ülkeler kuşağı' yaratmak için gündeme geldi" dedi.
"Emekçinin omzuna bindirilen yükle sendikal haklar da ortadan kalktı"
Çelebi "12 Eylül'le ekonomik krizin yükünün emekçinin üzerine yıkılması için gündeme getirildi ve mevcut sömürü düzeninin onarılmasını hedefledi" diyerek darbenin 24 Ocak Kararları'nın Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) işaret ettiği şekilde ekonomik bunalımın yükünü halkın omuzlarına yıkarak, sermaye kesimlerine geniş olanaklar sağlamayı öngördüğünü söyledi.
Durumdan sendikal hakların da zarar gördüğünü belirten Çelebi, "Örgütümüz DİSK ve diğer ilerici işçi sendikaları, mallarına el konularak kapatılırken, yüzlerce sendika önderi de tutuklandı, işkence tezgahlarına yatırıldı. TİSK, MESS ve işveren örgütleri hükümet politikalarını birinci dereceden etkileyen örgütler haline geldiler" dedi.
"12 Eylül'de halk kaybetti, tekeller kazandı"
Çelebi TİSK Başkanı Halit Narin'in "Onlarca yıl biz ağladık, onlar güldü; şimdi gülme sırası bizde" sözlerini "Narin'in bu sözleri 12 Eylül'ün esas anlamının tekelleri güldürmek ve işçileri ağlatmak olduğunun itirafıydı" diyerek yorumladı.
Çelebi rejimin tahrip ettiği bir diğer alan olarak özgür düşünceye dayanarak otoriter toplumsal bir yapının oluşturulduğunu söyledi.
Üç insanın bile sokakta yan yana yürümesinin yasaklandığı bu dönem için Çelebi, binlerce insanın işkenceden geçirildiğini, yüzlercesinin sakat kaldığını, sürek avlarında kurşuna dizildiğini, işkencede öldürüldüğünü, 50 kişinin idam edildiğini, binlerce insanın yıllarca cezaevlerinde tutulduğunu, gazetelerin dergilerin toplatıldığını, yasaklandığını, binlerce kitabın yakıldığını, sendika, dernek ve partilerin kapatılarak mallarına el konduğunu söyledi.
"1961 Anayasası ortadan kaldırıldı. 12 Eylül'de 650 bin kişi gözaltına alındı. 210 bin davada 230 bin kişi sıkıyönetim mahkemelerinde yargılandı. 21 bin 764 kişi örgüt üyesi olma suçundan hüküm giydi. 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı. 23 bin 700 derneğin faaliyetine son verildi. 9 bin 962 adet işkence soruşturma ve davası açıldı."
O dönemde yaşananların etkilerinin hala devam ettiğini vurgulayan Çelebi "Bunca acı, yoksulluk ve sefaletin nedeninin, bugün yaşadığımız ekonomik yıkım ve siyasi bocalamaların, halkımızın sahte kutuplaşmalarla karşı karşıya getirilmelerinin temelinde 12 Eylül hukukunun ve anlayışının yattığını söylemek yanlış olmaz" dedi.
DİSK'in talepleri şöyle:
* Anayasa'nın darbecileri koruyan 15. Maddesi değiştirilerek başta Kenan Evren olmak üzere bütün 12 Eylülcüler yargılanmalı,
* Seçim ve siyasi partiler kanunu demokratik bir içerikle yeniden düzenlenmeli,
* Sendikaların önündeki bütün engeller kaldırılarak, 12 Eylül hukuku ortadan kaldırılmalı, demokrasiye ulaşmak için önümüzdeki tek seçenek bu. (EZÖ/TK)