Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (TÜRK-İŞ) bağlı Banka-Sigorta İşçileri Sendikası (BASİSEN) Ankara ve İç Anadolu Şube Başkanı Seyman; "Kadınların yönetim mekanizmalarına katılamamasının gerçek nedeni, erkek egemen bakış. Sendikaların tüzüklerine kota koyması, atamaların sona ermesi; kadınların yönetim mekanizmalarına taşınması gerekir" dedi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu'na (KESK) bağlı Tüm Belediye Emekçileri Sendikası (TÜM BEL-SEN) Genel Başkanı Baykara bu durumu, "Sol yelpazede erkeklerin birleştiği tek bir nokta var, kadınlar. Farklı konularda ne kadar ayrışırlarsa ayrışsınlar, kadınları dışlama konusunda birlik ve bütünlük arz ediyorlar" diye açıkladı.
"Kadınların yönetimde olması, bir ütopya"
Baykara, "1 Mayıs görüşmelerini kadınlar yürütseydi, sonuç farklı olur muydu?" sorusunu, "Kadınların görüşme yürütmesi mümkün değil, çünkü kadın yönetici yok denecek kadar az. Erkeklerin kadınlara yer açacaklarını düşünmek ise, benim için bir ütopya. Solun kadınlara bakışı değişmediği, kadın konusunda yazdıklarıyla yaptıkları örtüşmediği sürece, bu ütopyanın gerçekleşmesi de mümkün görünmüyor" diye yanıtladı.
Seyman ise aynı soruya, "Kadınlar karar mekanizmalarında yer alsaydı, her şey çok daha çağdaş ve barışçı olurdu" diye yanıt verdi.
Sendikalarda kadınlar
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Yönetim Kurulu yedi, denetim kurulu üç, disiplin kurulu beş erkekten oluşuyor. 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin görüşmeleri ise, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi yürütüyor.
DİSK'e üye sendikalarda, kadınların oranı yüzde 30-60 arasında değişiyor. Tekstil ve sağlık alanında faaliyet gösteren sendikalarda, kadınların oranı yüzde 50'nin üzerinde.
DİSK'e üye sendikalardan sadece birinin genel başkanı kadın: Türkiye Sinema Emekçileri Sendikası (Sine-Sen) Genel Başkanı Sevda Sevil Aktolga.
KESK: Yönetim kurulunda tek kadın
KESK'in yaklaşık 395 bin üyesi var. Üyelerinin yüzde 37'si kadın olduğu halde, yedi kişilik yönetim kurulunda sadece bir kadın görev yapıyor. Kadın Sekreteri Sevgi Göyçe.
KESK'e üye 11 sendikadan da sadece TÜM BEL-SEN'in başkanı kadın, Vicdan Baykara.
Üye sendikalardan, BES üyelerinin yüzde 39'u; SES üyelerinin yüzde 54'ü; TÜM BEL-SEN üyelerinin yüzde 23'ü; EĞİTİM-SEN üyelerinin yüzde 41'i, HABER-SEN üyelerinin yüzde 23'ü, KÜLTÜR SANAT-SEN üyelerinin yüzde 30'u, YAPI YOL-SEN üyelerinin yüzde 21'i; BTS üyelerinin yüzde 8'i, ESM üyelerinin yüzde 22'si, TARIM ORKAM-SEN üyelerinin yüzde 13'ü kadın.
TÜRK-İŞ: Kadın yönetici yok
TÜRK-İŞ Yönetim kurulu beş, denetim kurulu üç, disiplin kurulu beş erkekten oluşuyor. 35 sendikanın genel başkanları da, 26 bölge temsilcisi de erkekler.
Seyman: Divan başkanları erkek, katipler kadın
* Erkekler, kadınların sendikacılığa zaman ayırmadığını, evlerini sendikaya tercih ettiğini, yeterince atik olamadıklarını öne sürüyorlar. Oysa kadınların eylemleri, erkeklerin bu sözlerini yalanlıyor.
* Kadınlar sendikalarını sahipleniyor, sendikal çalışma yürütüyor, eylemlerde, alanlarda yer alıyorlar. İş yönetim organlarına geldiğinde, kadınların önüne ciddi barikatlar kuruluyor.
* Genel başkan adayları, kuruluna kadın delegeler de katılıyor, ama divan başkanları hep erkek oluyor. Kadınlarsa, divan katibi oluyorlar; ne yönetim ne denetim ne de disiplin kurullarında yer alabiliyorlar.
Emek Platformu işlevini yitirdi
* Dünyanın her yerinde 1 Mayıs, işçilerin yasal bayramıdır, resmi tatildir. Türkiye'de ise 1 Mayıs'ta alanlar yasaklı, daha önce dökülen kanların failleri hala bulunamadı. 1 Mayıs'ın yasal bayram olması için iktidardaki sendika kökenli milletvekillerinin önerge vermesini bekliyoruz.
* 1 Mayıs çerçevesindeki bu ayrışmayı, Emek Platformu'nun AKP'nin iktidara geldiği andan itibaren işlevini yitirmesiyle ilişkilendiriyorum. Türkiye'de yapay bir işçi-kamu çalışanı ayrımı yaratılıyor. Bu ayrılığın işçi sınıfına yararı yok, zararı çok.
Baykara: Erkeklerin beyin operasyonuna ihtiyacı var
* TÜRK-İŞ ya da DİSK'te kadınların 1 Mayıs görüşmelerine katılmaları mümkün değil, Erkeklerin bu görüşmelere katılmayıp kadınlara yer açacaklarını düşünmek ise, benim için bir ütopya.
* Birer "erkek alanı" olan sendikalarda tek kadın genel başkan benim... Şubelerdeki kadın yöneticilerimizin sayısı da parmakla sayılacak kadar az. Oysa pek çok sendikada, kadınlar erkeklerden daha yoğun çalışıyorlar.
Destek yerine barikat
* 15 yıldır TÜM BEL-SEN Genel Başkanlığı görevini yürütüyorum. Destek görmedim, aksine her kongrede erkek arkadaşların barikatıyla karşılaştım. Pozitif ayrımcılık ilkesi sendikaların tüzüklerinde yer aldığı halde, hayata geçirildiğine tanık olmadım.
* Sol yelpazede pek çok konuda farklı düşünen erkeklerin tamamının birleştiği tek bir nokta var, kadınlar. Farklı konularda ne kadar ayrışırlarsa ayrışsınlar, kadın konusunda birlik ve bütünlük arz ediyorlar.
"Yönetici" doğanlar
* Erkekler yönetici doğduklarına inanıyorlar. Erkek aday olduğunda, yetenekleri, eğitim düzeyi tartışılmazken, kadınların yetenekleri tartışmaya açılıyor.
* Bu durumun değişmesi için kadınların kadın bakış açısına sahip olması ya da kendi cinsine sahip çıkması yetmiyor; erkeklerin de ciddi bir beyin operasyonuna ihtiyaçları var. (BB)
