Deniz Gezmiş ve arkadaşları, 1971 yılının başlarında İş Bankası Emek şubesi kasasını kamulaştırmalarının ardından Sevim Onursal’ın Kavaklıdere’deki evinde saklanmaya başlamışlardı.
O zamana kadar faaliyetlerini Türkiye İşçi Partisi (TİP) içerisinde sürdürmüş olan Sevim Onursal’ın evi Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO) militanlarının ilk aranacağı yer değildi elbette. Ancak apayrı bir nedenle polislerin eve gelmesi, kendilerinin THKO tarafından geçici olarak tutuklanmasına ve Sevim Onursal’ın da arananlar arasındaki yerini almasına yol açtı.
Kaçaklığı çok uzun sürmedi. Birkaç gün içerisinde Ankara Emniyet Müdürlüğü marifetiyle iki yıl yatacağı Dışkapı Askeri Hapishanesine gönderildi.
1926 Yılında doğan Sevim Onursal, 60’lı yılların başlarında TİP içerisinde yer almış ve daha sonra Sinan Cemgil’le birlikte THKO saflarına katılmıştı. Hapishaneden çıktıktan sonra devrimci hareketin genelde bir destekçiliğini sürdüren “Sevim Abla”mızın, üç çocuğu var.
İlk, orta ve lise öğrenimini İstanbul'da yaptı. 1945-1950 arası İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi'nde misafir öğrenci ve 1950'den sonra da Ankara'da Refik Epikman'ın öğrencisi oldu. 1962 ve 1965'de Ankara Devlet Resim ve Heykel Müzesi karma sergilerine katıldı. 1965-1967 arası Ankara Amerikan Haberler Merkezi sanat danışmanlığı ve sergi organizatörlüğü yaptı. 1967'de Stüdyo İn grafik stüdyosunu kurdu. 1967-1972 arası çeşitli grafik tasarım, dergi, kitapkapak düzenlemeleri, afiş ve dekor çalışmaları yaptı.
Her devrimci faaliyete katılmayı ilerleyen yaşlarında da bir görev bilen Sevim Abla altı yıl önce geçirdiği bir felç sonucu yürüyemez duruma geldi.
Sevim Ablayı devrimci harekete olan katkıları, birbirinden güzel tabloları ve özellikle de onun “kötü insan yoktur” iyimserliğiyle hep hatırlayacağız.(MS/EÜ)