Cevap, ülkeye göre değişiyor. Kısa süre önce Almanya'da genel seçim yapıldı ve Sol Parti eski DAC'yi oluşturan 6 doğu eyaletinde de yüzde 20 oy oranının altına düşmedi. Demek ki duvar onun yanında yaşayanların değil, uzağındakilerin üzerine yıkılmış. Geçmişe takılıp kalmayan, onu eleştirebilen ve özeleştirilerini de yapabilenler, kendilerini yenileyebiliyorlar.
1989'da DAC'de iktidardaki partiye karşı aylarca süren gösteriler düzenleyen bir halkın, 20 yıl sonra Avrupa ülkelerindeki solun en dikkat çekici bölümünü oluşturacağı kimin aklına gelirdi?
DAC reel sosyalizmi temsil etmez, Bulgaristan daha fazla temsil özelliğine sahiptir.
SSCB'ye en bağlı ülke
Varşova Paktı'nın tüm ülkeleri SSCB'ye bağlı olmakla birlikte, 1878'de Çarlık Rusyası sayesinde Osmanlı İmparatorluğu'ndan bağımsızlığını elde eden Bulgaristan'ın bağlılığı sosyalizm öncesi döneme uzanacak kadar fazladır. Ekim Devrimi (7 Kasım) SSCB dışında sadece Bulgaristan'da resmi tatildir.
Bulgaristan istikrarlı bir ülkedir. Bulgaristan Komünist Partisi Genel Sekreteri Jivkov 1954-1989 yılları arasında 35 yıl bu görevde kalmıştır. BKP iktidarı kaybedince de yakınlarını kayırma ve yolsuzluk nedeniyle 7 yıl hapse mahkum oldu ve orada öldü.
Bulgaristan'daki sosyalist rejimin son dönemdeki marifetlerinden bir tanesi 1984 yılından başlayarak ülkedeki yaklaşık 900 bin Türk kökenlinin adlarını değiştirmesidir. Bu nedenle o yıllarda yaklaşık 350 bir kişi Türkiye'ye göç etmişti.
En kirli ülke
Bulgaristan Avrupa'nın en sanayileşmiş ülkesi değildi ama en pis ülkesiydi. Çevre kirliliği korkunç boyuttaydı. Pilovdi gibi sanayi kentlerinde havadaki zararlı madde oranı normalin 17 katına kadar çıkıyordu. İşin ilginç tarafı, hava kirliliği değerlerinin devlet sırrı olarak saklanması ve açıklanmamasıydı.
Bulgaristan'daki ilk büyük muhalefet örgütünün Ökoglasnost adını taşıması rastlantı değildir. Ekim 1989'da Sofya'da yapılan uluslar arası çevre konferansında muhalefet de sokağa döküldü. Diğer sosyalist ülkelerde olanlar Bulgaristan'ın cılız muhalefetine güç verdi. Sonuçta 10 Kasım'da BKP Merkez Komitesi Jivkov'u görevden aldı, yerine Dışişleri Bakanı Miladenov geçti.
Bu gelişme muhalefeti durdurmadı. 18 Kasım'da 50 bin kişi komünist partisine karşı gösteri yaptı. İstekleri şöyleydi:
- Ülkeyi felakete sürüklemiş olan KP yöneticilerinin cezalandırılması
- Serbest seçimler ve yeni anayasa (belirtmeye gerek yok, bu anayasada komünist partisinin öncü rolünü garantiye alan madde olmayacaktı) ve çoğulculuk...
BKP MK'si 11 Aralık'ta yaptığı toplantıda Jivkov ve yakın çalışma arkadaşlarını partiden ihraç etti.
35 yıl genel sekreterlik yapan Jivkov'un görevden alındıktan bir ay sonra partiden atılması olacak şey değildi, ama oldu. Jivkov'un günah keçisi olması gerekiyordu.
Olaylar durmadı, BKP kendisini feshetti ve aynı kadrolarla Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) adını aldı. İlk seçimde de oyların çoğunluğunu aldı.
Radikal dönüşüm
Eski bakanlardan Lukanov başbakan oldu ve vahşi bir ekonomik politika uygulamaya başladı. Fiyatlar serbest bırakıldı, işsizlik büyük hızla arttı.
Bu arada yıllardan beri gizlenen ülkenin dış borcu da açıklandı. Halk dış borcun yüksekliği karşısında şoke oldu.
BKP'nin son ve BSP'nin ilk döneminde dış ticaretin liberalleştirilmesinden büyük işletmelerin özelleştirilmesine kadar bir dizi "reform" hayata geçirildi. 1990'da komünistlerin çoğunlukta olduğu Parlamento'da dış ticarette kayıt yükümlülüğü kaldırıldı. Böylece devletin daha kolay soyulması mümkün olacaktı. 1994'te yapılan tahmine göre 1989-90 arasında ülkenin üç milyar dolarlık döviz rezervi ortadan kayboldu.
Bulgaristan'da nomenklatura'nın ekonomik ve politik kesimi birbiriyle iyi anlaşıyordu ve devletin soyulmasında birlikte çalıştılar.
Mafya dönemi
Bulgaristan'da sosyalizm sonrası dönemin yaklaşık on yılı mafya dönemi olarak da anılır. Nomenklatura, Ukrayna ve Rusya Federasyonu'nda olduğu gibi burjuvaziye dönüşürken rakip gruplara da ayrıştı. Bulgaristan'da mafya gruplarından birisinin yöneticisi Lukanov idi ve 1996'da öldürülecekti.
Bulgaristan ve daha doğudaki eski sosyalist ülkelerde, sosyalizm sonrası dönemin önemli özelliklerinden bir tanesi de polis ve gizli servisin etkinliğidir. Bu ülkelerde yeni burjuvazi ile gizli servis iç içedir.
Azerbaycan Devlet Başkanı Haydar Aliyev SBKP Politbüro üyesi ve KGB başkanıydı. Putin'in de KGB'den yetiştiği biliniyor.
Bulgaristan'da yüksek düzeydeki yolsuzluk bu ülke Avrupa Birliği üyesi olduktan sonra bile sürmektedir.
Kalan miras
Berlin Duvarı'nın yıkılmasıyla sembolleşen sosyalist sistemin dağılmasının üzerinden 20 yıl geçti. Şimdi bu ülkelerdeki sol hangi durumdadır?
Çekoslovakya 1990'lı yıllarda ikiye ayrıldı. Çek Cumhuriyeti'nde Bohemya ve Silezya Komünist Partisi güçlüdür. Almanya'nın eski DAC'yi oluşturan doğu eyaletlerinde de Sol Parti en az yüzde 20 oranında oy almaktadır.
Bu kadar!
Polonya'da sol marjinal durumdadır. Macaristan'da da öyle... Bulgaristan'da yeniden kurulmuş olan komünist partisi seçimlerde ancak yüzde 1 oy alabilmektedir. Romanya ve Arnavutluk'ta da durum farklı değildir.
Solun halen güçlü olduğu iki ülkenin sosyalizm döneminde benzer bir özelliği vardır: İki ülkede de iktidardaki partiye karşı sol içi muhalefet güçlüydü. Ülkenin kapitalizme geçmesini engelleyemediler ama solda kaldılar. Diğer ülkelerde ise yıllarca kayda değer muhalefet görülmedi. Halk rejimi destekliyordu! Rejim değişince de solda durmak ne kelime, komünist kelimesi küfür olarak kullanılır oldu.
Sosyalizmin 20. yüzyıl tarihi daha ayrıntılı değerlendirme bekliyor. Bunu yapabilenler Almanya'daki Sol Parti örneğinde görüldüğü gibi kendilerini yeniden üretebiliyorlar ya da gerçek dışı söylemlerle kendilerini avutmayı sürdürüyorlar. (EE/EK)