Merhaba arkadaşlar,
İlk kez tanımadığım ve önceden hiç konuşmadığım kişilerle böyle kalemin gücü ile iletişime geçiyorum. Aslında ben önceleri Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma İnisiyatifi (TÖDİ) ile ilişkiye geçmeyi düşünüyordum. Amed'de bu inisiyatifte olan birkaç arkadaşım var. Hatta yakalandığım gün bile bu arkadaşlarla telefonla görüştüm, bu konu ile ilgili konuştuk. Ve o akşamüzeri yakalanıp cezaevine getirildim.
Sizin hangi üniversitelerde okuduğunuzu, neler yaptığınızı, ne tür çalışmalarda yer aldığınızı ve bunları nasıl yürüttüğünüzü bilmiyorum. Ama gerçekten dışarı çıktığımda (umarım yakın bir zamanda çıkarım) sizinle tanışıp, haksız ve hukuksuz yere yıllardır, aylardır cezaevinde olan benim gibi öğrenci arkadaşlar için mücadele yürütmek istiyorum. Umarım çıktığımda sizinle tanışırız.
(...)
Aslında TÖDİ ile tanışmak istediğimden buraya bir mektup yazmak istedim. Ben şu an önce kendi durumumu, sonra burada bulunan ancak size mektup yazamayan başka bir arkadaşın durumunu, ardından da öğrenci iken arkadaşları ile birlikte tutuklanıp ve ceza alan ancak size mektup yazmadıklarına inandığım ağabeyim ve arkadaşlarının durumunu aktarmak istiyorum.
Ben Raif Ölmez. Yüksekovalıyım. 2009 yılında Dicle Üniversitesi Matematik Bölümünü kazandım.
Üniversitenin kimliği, geçmişi ve bulunduğu coğrafi bölge ortadadır. İlk yıl üniversitede gerçekleşen legal anlamdaki demokratik protestolara katılıyordum. Bunlar; YÖK protestosu, okul arkadaşımız Aydın Erdem'in şehadetinin faillerinin ortaya çıkması ve onu anma, ülkemizde çocuklar ölmesin, askeri ve siyasi operasyonlar olmasın, anadilde eğitim isteği, üniversitelerin özerk yapısının korunması vb.
Bunlardan dolayı ilk yıl iki kez gözaltına alındım ve mahkemelik oldum. Ardından ikinci yıl üniversite içerisinde dolaşıp ahlaksızlık yapan ve öğrencileri provoke etmeye çalışan bir-iki sivil polisin yanlış teşhisleri ve yalan dolan uydurmaları üzerine ben ve iki arkadaşım tutuklandık. Hem de terör suçu işlemekten ağır ceza mahkemesinde yargılandık. Sekiz ay boyunca tutuklu kaldık (12 Mayıs 2011 - 15 Aralık 2011). 3. duruşmada hiçbir delilleri olmadığından savcılık beraatımızı istedi ve mahkeme beraat kararı verdi.
Tutuklu bulunduğum süreçte hakkımda önceki yıla ait altı ayrı dosyadan dava açıldı. Bu davaların bir tanesinde üniversitede yapmış olduğum iki-üç satırlık Newroz konuşmasından, mahkeme daha ilk duruşmada, savunmamı hiç almamasına ve avukatım duruşmada hazır bulunmamasına rağmen üç yıl ceza verdi. Yine tutuklu olduğum süreçte 4. Ağır Ceza Mahkemesi ayrı bir dosyadan dava açmış ve bu davanın ilk duruşmasına katıldım. Tutuksuz yargılandığımız için ilk duruşmadan sonra bütün arkadaşları duruşmalardan vareste tutmuştu. Ben de dışarı çıktıktan sonra duruşmalara katılmıyordum. Ancak avukatım duruşmaları takip etmesine rağmen mahkeme hakkımda yakalama kararı çıkardı. Cezaevinden çıkalı dört ay olmamasına rağmen 14 Mayıs 2012 günü yapılan yol aramasında tutuklanıp tekrar cezaevine getirildim. Şu an iki haftadır Ceyhan M Tipi Cezaevinde yatmaktayım. Hakkımda şu an sekiz ayrı dava bulunuyor. Şu an 3. sınıfta olmam gerekiyordu ancak bir yılım cezaevlerinde geçti. Genel olarak sağlık durumum iyi.
Kardeşim de tutuklu öğrenci
Büyük kardeşim Ayhan Ölmez 2010 yılında üniversiteye girdi.
Adana Çukurova Üniversitesi'nde Sınıf Öğretmenliği öğrencisiydi. Daha ilk yılının ilk döneminde, bir arkadaşı adına posta ile gelen kitapları almak için beş arkadaş posta haneye gidiyorlar. Kargo alındısı üzerinde kitapların kim tarafından nereden geldiği ve kime gönderildiği yazılmasına rağmen polis tarafından gözaltına alınıyorlar. Kitapların yasaklı olduğunu söylüyorlar. Ama bu kitaplar hakkında beş öğrenci tutuklandıktan dört gün sonra yasaklama ve toplama kararı çıkıyor.
Adına kitap gelen kişi serbest bırakılıyor. Diğer dört öğrenci 2. duruşmada 7 yıl 1 ay hapis cezası alıyorlar. Duruşmada kitapların sahibi, "Bu arkadaşlar kolide hangi kitaplar olduğunu bilmiyorlar; sadece bana yardıma gelmişlerdi" demesine rağmen... Bu arkadaş yaşı 18'den küçük olduğu için serbest bırakılıyor. Ayrıca diğer dört arkadaş da, biz kolide hangi kitaplar olduğunu bilmiyorduk, sadece yardım için gittik şeklinde ifade veriyorlar. Savcılık iddianamede kitapların toplama kararının tutuklamadan dört gün sonra aldığını yazmasına, belirtmesine rağmen örgüt üyeliğinden ceza istemiş. Bu arkadaşlardan Berivan Yayık Karataş Kadın Cezaevinde; diğerleri ağabeyim Ayhan Ölmez ile soyadlarını bilmediğim Cihan ve Serhat arkadaşlar ise Adana Kürkçüler F Tipi'nde yatıyorlar. (RÖ/HK)
* Raif Ölmez, 28.05.2012, Ceyhan M Tipi Kapalı Cezaevi C - 6 Ceyhan / Adana
** Meçhul Öğrenci Postası mektuplarını okumak için tıklayın.