Bir zamanlar hemşirelerin evlenmelerinin yasak olduğu bir ülke vardı: Portekiz.
1960'larda fikirlere olduğu gibi duygulara da yasaklar koymaya çalışan Salazar rejiminin kuralları karşısında bir hemşirenin verdiği mücadeleyi ve hapse atıldığını söylüyor Maria kendi hikayesine başlamadan önce...
''Biz evlendikten dört ay sonra tutukladılar eşim Alfredo'yu. Komünist olduğu için... Faşist rejim döneminde insanları fikirlerinden ötürü kolayca yakalıyor, hapse atıyorlardı. Hatta göz altında kaybediyorlardı. Çıkarıldığı mahkemede 20 ay hüküm giydi Alfredo. Ama kurulan mahkeme ve yargılama tamamen kurmacaydı. Şahitlik edenlerin kendileri zaten polis teşkilatının üyeleri idi."
"Uyku işkencesi denilen bir yöntem uyguluyorlardı o zaman. Mahkumu ayakta tutuyor, konuşturana kadar oturmasına, uyumasına izin vermiyorlardı... Günlerce...Tabii bir süre sonra kişi halisülasyonlar görmeye başlıyordu...Tıpkı Alfredo'ya olduğu gibi..."
"Portekiz'de Salazar döneminde kadınlar kocalarının yazılı izni olmadan seyahat edemezler, ülke dışına çıkamazlardı. Eşinin izni olmadan ev kiralayamazlardı. Hemşireler evlenemezlerdi. Hatta öğretmenlerin de evlenebilmek için Milli Eğitim Bakanlığı'ndan izin almaları gerekirdi – ki bunun da sıkı bazı koşulları vardı...
O dönemde sokakta bir araya gelemezdik çünkü üç kişiden fazla kişinin bir araya gelmesi ve birlikte yürümesi yasaktı. Bir de eylem yapmanın sonuçlarını düşün...
Bence umut tek başına yeterli değil, ama gerekli... Mücadele şart... 25 Nisan Devrimi ile özgürlüğümüzü kazandık. Faşizm dönemindeki kadına yönelik eşitsizlikleri bizler değiştirdik ama bugün bu kazanımları korumak için daha çok mücadele etmemiz gerek."
Projeye ait sosyal meyda hesapları: https://www.instagram.com/autruitr
(ST/PT)