İnternet üzerinden yayınlar ve ifade özgürlüğünün kısıtlandığına ve/veya kısıtlanmadığına dair birçok tartışma yapıldı. İnternet ve özel hayat tartışmaları üzerinden sorun sürüyor.
Hatta “edepliler” ve “edepsizler” bile politikanın ve İnternet’in gündemindeydi…
TBMM tarafından 6 Şubat 2014 kabul tarihli 6518 sayılı “Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” kabul edildi.
6518 sayılı Kanunun başlığına bakarak Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının teşkilatı ve görevleri ile ilgili olarak kanun değişiklikleri yapıldı veya kanun hükmünde kararnameleri (KHK) değiştirildi sanılmasın.
Neler mi oldu?
Kanun Hükmünde Kararnamelerde yine değişiklikler yapıldı.190 sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK’lerde değişiklikler yapıldı. 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin, 633 sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede ise çok sayıda değişiklik yapıldı.
Vazgeçemedikleri “resmi olarak herkesin ahlakını belirleme” hakkını kendilerinde görenlerin çoğaltıldığı bir Kurul ile başlayalım. 21 Haziran 1927 tarihli ve 1117 sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanununa göre on üyeden kurulu olarak çalışan “Muzır Kurul” 11 üyeye çıkarılıyor.
Kanun değişikliği ile “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığınca en az daire başkanı düzeyinde seçilecek bir üye” daha Kurul’a katılıyor. Böylece 87 yıldır yürürlükte olan bu kanunla “küçükler”; devlet tarafından muzır neşriyattan korunuyor…
Önemli bir başka değişiklik İş Yasası’nda yapıldı. Özürlü, eski hükümlü ve terör mağduru çalıştırma hakkındaki İş Yasası’nın 30. maddesinde yapılan düzenlemeye göre; maddenin üçüncü fıkrasında yer alan “nasıl işe alınacakları,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının görüşü alınarak” ibaresi eklendi. 6. fıkrasında yer alan işveren tarafından ödenecek prim hisselerinin oranı hakkındaki “yüzde ellisi” ibaresi “tamamı” şeklinde değiştirilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunda düzenlenen “Eşit Davranma İlkesi” hakkındaki 5. maddesinin birinci fıkrası ise “İş ilişkisinde dil, ırk, renk, cinsiyet, engellilik, siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamaz.” şeklinde değiştirilerek “engelli” madde metnine eklendi.
Değişen diğer kanunlar…
İcra ve İflas Kanunu, Gider Vergileri Kanunu, Türk Standartları Enstitüsü Kuruluş Kanunu, Gelir Vergisi Kanunu, Harçlar Kanunu, Devlet Memurları Kanunu, Millî Eğitim Temel Kanunu, Belediye Gelirleri Kanunu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun Kuruluşuna İlişkin Kanun, Karayolları Trafik Kanunu, Katma Değer Vergisi Kanunu, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu, Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, Karayolları Genel Müdürlüğü Dışındaki Kuruluşların Erişme Kontrollü Karayolu (Otoyol) Yapımı, Bakımı ve İşletilmesi ile Görevlendirilmesi Hakkında Kanun, İşsizlik Sigortası Kanunu, Türk Akreditasyon Kurumu Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun, Türk Medenî Kanunu, Özel Tüketim Vergisi Kanunu, Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun, Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun…
Sosyal Hizmetler Kanunu’nun çok sayıda maddesi, hatta Terörle Mücadele Kanununun ek 1. maddesi, özellikle 11 maddesi değiştirilen ve geçici bir madde eklenen ve yine değişikliğe uğrayan Kamu İhale Kanunu…
Araya sıkıştırılan, yani torbaya atılan 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunun 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9 ve 11. maddesi başlığıyla birlikte değiştirildi. 5651 sayılı Kanunun ek 1 inci maddesi değiştirildi, işe alınacak ve ihdas edilecek kadrolar hakkında yeni madde konuldu ve Ek Madde 2, Geçici Madde 3 eklendi
Kanunun 6. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 6/A maddesi ile yeni bir kurulumuz daha oldu, “Erişim Sağlayıcıları Birliği”… 9. maddeye eklenen 9/A maddesi (Özel hayatın gizliliği nedeniyle içeriğe erişimin engellenmesi). Kanunun 10. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan “yayınları önlemeye” ibaresinden sonra “, internetin güvenli kullanımını sağlamaya, bilişim şuurunu geliştirmeye” ibaresi eklenerek 5. fıkra da değiştirildi. Bu maddeye ek fıkralar getirildi ve (Başkanlık) nedir şöyle açıklandı:
“(5) Başkanlık; Bakanlık bünyesinde 26.9.2011 tarihli ve 655 sayılı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümleri uyarınca oluşturulan İnternet Geliştirme Kurulunca internetin yaygınlaştırılması, geliştirilmesi, yaygın ve güvenli kullanılması gibi konularda yapılacak öneriler ile ilgili gerekli her türlü tedbir veya kararları alır.”
5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanununun 5, 6, 56, 63 ve (Siber Güvenlik Kurulu) ile ilgili Ek madde 1 başlığı altında önemli değişiklikler yapıldı.
Bu arada kamuoyunda çok duyulmayan ve pek tartışması yapılamayan 12 Ağustos 1960 tarihli ve 57 sayılı Anadolu Ajansının Malları ve Personeli Hakkında Kanuna ek madde eklendi. Bir nevi ticarete uygun ve hatta yasayla Anadolu Ajansı’nın sanki parça parça satışı sağlanıyor gibi…
İfade özgürlüğünün internet hakkında yapılan kanun değişiklikleri üzerinden tartışıldığı şu günlerde, Anadolu Ajansı üzerinden de bazı işler dönüyor sanki, payların “sair yöntemlerle satışı” dâhil…
Hatta İnternet ile ilgili düzenlemenin yapıldığı aynı Kanun’da Anadolu Ajansı hisselerinin iktisabı, rehin olarak kabulü ile ilgili düzenlemede aynı torbanın içinde hallediliyor…
Hukuki bilgilerimin çok yeterli olmadığı değerlendirme yerine olup biteni Kanun’dan özetlemek daha uygun olacak…
Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 379. maddesinin birinci fıkrasındaki oran sınırlamasına tabi olmaksızın, kendi paylarını, doğrudan veya dolaylı bir şekilde, ivazlı veya ivazsız olarak iktisap edebilir ya da rehin olarak kabul edebilecek. Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi tarafından kendi payları iktisap edilirken, 6102 sayılı Kanunun 379. maddesinin üçüncü fıkrasındaki şart aranmayacak.
Bu düzenlemeye göre; Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi sermaye artırımına katılabileceği gibi, Ajans Yönetim Kurulu sermaye artırımı neticesinde kullanılmayan rüçhan haklarının Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketinin kendisi tarafından kullanabileceğine de karar verebilir.
Değişikliğe göre, bu madde kapsamında Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi tarafından iktisap edilen paylar üzerinde Hazine’nin intifa hakkı vardır. Söz konusu intifa hakkı, Hazine Müsteşarlığı tarafından kullanılır. İntifa hakkı, paylar Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi tarafından iktisap edildikçe iktisap tarihinden itibaren bir ay içinde şirket pay defterine işlenir ve tescil edilir.
Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi tarafından iktisap edilen paylar, genel kurul toplantı nisabının hesaplanmasında ve kâr payı gibi hakların dağıtımında dikkate alınır. Şirketin herhangi bir nedenle sona ermesi hâlinde söz konusu paylara ait mülkiyete bağlı haklar intifa hakkı sahibi olan Hazine’ye geçer.
Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi tarafından iktisap edilen payların halka arzı veya sair yöntemlerle satışı, 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun çerçevesinde gerçekleştirilir.
Anadolu Ajansı Türk Anonim Şirketi tarafından iktisap edilen veya rehin olarak alınan paylar hakkında 6102 sayılı Kanunun 384. ve 385. maddeleri uygulanmaz.
Cumhurbaşkanı internet ile ilgili düzenlemeler bakımından bu kanunda bazı sıkıntılar olduğunu belirtti. Bu sıkıntıların neler olduğunu öğreneceğiz.
Anlaşılan torba kanun hakkında Cumhurbaşkanı dâhil yasa yapıcılarının, yasa yazıcılarının hiç bir sıkıntısı yok. Torbada ne istersen var, hangi kanunda ne değişiklik istersen… Ararsan bulursun.
Dört ayrı ve hatta Anayasa Mahkemesi’nde çoğu maddeleri iptal edilmiş KHK’de ve birçoğu temel kanun olan 25 ayrı kanunda çok önemli değişiklikler, yeni kadro ihdasları yapıldı.
Türkiye-Afganistan-Pakistan Sekizinci Üçlü Zirvesi çerçevesinde gerçekleştirilen ortak basın toplantısında gazeteci Cumhurbaşkanına soruyor: “Son günlerde çok tartışılan bir düzenleme var efendim, yeni internet yasası. Uluslararası alanda da oldukça yankı buldu. İnternete sansür geldiği noktasında değerlendirmeler var. Yasa artık Çankaya Köşkü’nde. Sizin düzenlemeyle ilgili değerlendirmeleriniz nelerdir? Yasayla ilgili nasıl bir tasarrufunuz olacak?” (13.02.2014)
Cumhurbaşkanı Gül: “Bahsettiğiniz yasa üzerinde çalışıyoruz. Bir iki sıkıntılı konu var, üstünde çalışıyoruz.”
Cumhurbaşkanının dediğine göre; sadece bir iki sıkıntılı konu var(mış)…
Kanun imali işi bu kadar basit, anlayamamışız! Sadece bir iki sıkıntılı konu, o kadar.
Bütün bu “torbaları” hak ettik mi? Kaf dağının ardındaki umutlar bile, umuttur.
Ama internet ve ifade özgürlüğünün sağlanması için umutlanmayın. Umarım bu sözümden utanırım.
Umutla istediğimiz demokratik hukuk devleti olmak için ifade özgürlüğünün sağlanmasında gösterdiğimiz çabalarımızla yıllardır açıkça alay ediliyor. (Fİ/HK)