Gülibik, bir horozun ve ismini bu horozdan alan bir öykünün adıdır. “Tahtadan atları, kurşundan askerleri, lastikten topları, plastikten arabaları, kısacası parayla satın alınabilen hiçbir oyuncağı olmamış yoksul bir çocuğun öyküdür bu öykü.” (s.27)
Çocuk kahramanımızın, horozuna neden Gülibik ismini koyduğunu merak ettiğiyseniz söyleyeyim hemencecik: İbiğinin rengi ve şekli sebebiyle.
Çocuğunuz, bir horozun doğumuna tanıklık etti mi? Günlük hayatta tanıklığı yoksa eğer, çocuk kahramanımızla düşsel arkadaşlık kurup onun tanıklığına ortak olabilir.
“Usulca okşayıp tırnağımla tıklattım yumurtayı. Kıpırdamaz mı. Bir daha tıklattım, içindeki civciv karşılık verdi. Şaşkınlıktan küçük dilimi yutacaktım nerdeyse. Ben yumurtayı tıklatıp, okşayıp dururken çok ilginç bir şey oldu. Çatlak yumurta dağılıverdi; önce pembe bir gagacık, sonra da Gülibik çıkmaz mı içinden. Şaşkınlığım bir kat daha arttı. Bir civciv doğmuştu. Çok mutluydum.” (s. 15)
Gülibik Çetin Öner Can Çocuk Yayınları, 1997, 86 s. |
Horozunun ismi olan, kendisinin ismi olmayan çocuk kahramanımız, Gülibik’i kendisine arkadaş edinir. Yoksul köy yerinde oyuncakları, kitapları, cicili bicili kıyafetleri olmayan çocuk kahramanımızın biricik arkadaşıdır Gülibik. Evden ayrılıp kabaya okula veya babasıyla pazar yerine gitmek zorunda kaldığında Gülibik’i öyle özler ki… Bu özlemini anlamayan arkadaşları dalga geçtiğinde ise gücenmez. Horozları olmadığı için onların kendisini anlayamadıklarını düşünür.
Bakın, Gülibik’e olan özlemini nasıl dile getirmiş çocuk kahramanımız! “Köye dönüşümüz yaklaştıkça içim içime sığmaz olurdu. Gülibik’i göreceğim için. Dağın gölgesi pazaryerini kaplamaya başlayınca otobüse doğru yürürdük. Biner, gün batımına yakın yol ayrımına gelirdik. Ordan ötesi kolaydı artık.” (s. 30)
Çetin Öner’in Gülibik adlı eserinde temel ileti hayvan sevgisidir. Eserde temel ileti olan havyan sevgisiyle birlikte hayvanlara karşı şiddet ve eziyet karşısında farkındalık da yan ileti olarak çıkar karşımıza. “Horozlardan biri çok sert bir kanat attı karşısındakine, düşüverdi. Sonra da üstüne çıkıp yüzünü gözünü gagalamaya başladı./ Babamın elinden tutup çektim: “Gidelim baba, köye dönelim!” dedim./ Beni duymadı bile. Eğilip yüzüne baktım. Gülüyordu. Çok şaşırdım. İki küçücük horoz birbirlerini parçalarken nasıl gülebilirdi insan?” (s.70)
Gülibik’teki yan ileti sadece bu değil, bilime saygı ve diğer toplumlara karşı hoşgörü de var.
Baş karakterimizin arkadaşı Alişir, “ İnanmazsan abime sor, dedi. O her şeyi bilir. Çünkü çok kitabı var; durmadan okur. Öğrendiklerini de bana anlatır. Bütün bunları da abim anlattı bana.” (s. 21) diyerek bilime saygıyı dile getirir.
Eserdeki en önemli yan iletilerden birisi de çocuk gözünden düşman kavramının sorgulanırken diğer toplumlara karşı hoşgörünün geliştirilmesidir. “Düşman ne demek?/Babam bir süre düşündükten sonra:/ Düşman, tembel, ama obur bir hayvandır, dedi./Kendi çıkarları için hiç gereği yokken öteki canlılara zarar verir./Tembeldir, ama sofradan en büyük yapı da o alır./ Öyleyse, filler bizim düşmanımızdır, dedim. Çünkü, onlar hem tembel hem de oburdurlar./ Hiç de değil. Filler çalışkan hayvanlardır, diye karşılık verdi babam. Sonra da bir süre düşünüp “Ama içlerinde tembelleri de olmaz değil,” diye bitirdi konuşmasını. / Bir süre konuşmadan yürüdük./ Yıllar sonra bir tarih dersinde: “Tembel ve obur Yunanlılar düşmanımız, çalışkan ve yoksul Yunanlılar dostumuzdur,” demiştim./ Tarih öğretmenimiz bir süre düşünmüş, bir şeyler söylemek istemiş, tam ağzını açacakken, paydos zili çalmıştı.” (s. 32)
Çetin Öner’in Gülibik adlı eserinden başka çocuklar için yazdığı “Portakal, Piyango, Kargalar Kara Değildi, Mavi Kuşu Gören Var mı?” ve “Dünyanın Bütün Kedileri” adlı eserleri de vardır. Çocuk edebiyatı eserleri incelenirken temel iki soru olan “Çocuğa göre mi?”, “Sanatsal duyarlılıkla mı hazırlanmış?” sorularını Çetin Öner’in eserleri için sorarsak eğer hakkını tam olarak verebilir miyiz bilemiyorum. Çetin Öner’i bu temel iki sorudan ziyade çocuk edebiyatı tarihi içinde de ayrıca değerlendirmeliyiz.
Çeviriyle başlayan sonrasında ısmarlama eserlerle yoluna devam eden çocuk edebiyatı tarihimizde belirli bir döneme damgasını vuran Çetin Öner, çocuk edebiyatının sorunlarını kavramış, çocuğa göre eserler üretmiş, anadilinin inceliklerini sanatsal duyarlılıkla eserlerine yansıtmış bir yazardır.
Çocuklarımızın, Çetin Öner’in eserleriyle buluşması umudumla, keyifli okumalar. (ED/HK)